‘Bakırköy Cezaevi’nde yaşananlar erkek devlet şiddetinin kanıtıdır’ 2019-12-11 09:05:51 İSTANBUL - Bakırköy Cezaevi’nde yaşanan hak ihlallerinin erkek devlet şiddetinin açık göstergesi olduğunu vurgulayan tutuklu aileleri, “Bu zihniyet son buluncaya dek tutsaklarla birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.   Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde B/6 Koğuşu'nda kalan Esin Kavruk'tan Adli Tıp Kurumu'na vermek için DNA örneği almak iddiasıyla polisler tarafından baskın düzenlenmişti. Kadın tutuklulara yönelik şiddetin yaşandığı baskına tepkiler devam ediyor. Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde şiddete maruz bırakılan tutuklulardan Hülya Gerçek’in annesi Mercan Gerçek ve Hatice Duman’ın yeğeni Hasan Duman, yaşananlara karşı tutuklularla birlikte mücadele edeceklerini ifade etti.    ‘BİRÇOK KEZ ŞİDDETE MARUZ KALDIK’   Mercan Gerçek, 28 Kasım günü koğuşu basan gardiyan ve polislerin kadın tutuklukları darp etmesi olayının erkek devlet şiddetinin kanıtı olduğunu vurguladı. Dayatılan hukuksuz uygulamalara karşı birçok kez cezaevi önünde açıklama yapmak istedik ancak buna izin verilmediğini ifade eden Gerçek, “Yapmak istediğimiz açıklama sırasında çok kez polis tarafından şiddete maruz bırakıldık. Dışarıda kadına dönük şiddet, cezaevlerinde daha fazla sistematikleştirilerek uygulanıyor. Bizler kadın tutsaklara dönük saldırıların AKP zihniyetinin temsili olduğunu biliyoruz. Bu zihniyet son buluncaya dek tutsaklarla mücadele etmeye devam edeceğiz. Yaşanan hak ihlallerinin takipçisi olacağız” ifadelerini kullandı.   ‘SAÇLARINDAN TUTULARAK SÜRÜKLENDİ'   Geçen hafta kapalı görüşte kızıyla görüştüğünü dile getiren Gerçek, “Kızımın ve arkadaşlarının sağlık durumları maruz kaldıkları şiddet nedeniyle iyi değildi. Biz aileler üzülmeyelim diye maruz kaldıklarını çok aktarmıyorlar. Ancak maruz kaldıkları şiddetin büyüklüğünü görmek mümkündü. Kadın tutsaklardan birinin rahim bölgesine tekme atılmış. Bu nedenle yürümekte zorlanıyor. Yine kadınların saçlarından çekip, sürükleyerek şiddet uygulamışlar. Kadın tutsaklara dönük bu yaklaşım ve uygulamalar tutsak yakınlarına da uygulanıyor. Cezaevi görüşlerinde çıplak arama dayatılıyor. Hakaretlere maruz kalıyoruz. Tüm bu uygulamalar tutsak yakınlarını cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerini anlamamıza yetiyor. Bakırköy’de ciddi hak ihlalleri yaşanıyor. Yaşanan hak ihlallerinin takipçisi olacağız. Tutsak kadınlarla ortak mücadeleyi sürdürmeye devam edeceğiz” diye konuştu.    ‘AYM KARARI TANINMIYOR’    Hatice Duman’ın yeğeni Hasan Duman ise halasının 17 yıldır tutuklu olduğunu söyledi. Halasının Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nde (DGM) yargılanarak müebbet hapis cezasına çarpıldığını aktaran Duman, “Anayasa Mahkemesi DGM’lerde yargılandığı için ‘adil yargılama hakkı ihlal edildi’ diyerek, yeniden yargılanmasını istedi. Duman’ı yargılayan mahkeme tekrar müebbet verdi. Ardından AYM 6 Aralık’ta tekrardan ‘adil yargılama hakkı ihlal edildi’ kararı verdi. AYM kararını tanımayan bir durum var ortada” dedi.   ‘ÇOK ZOR BİR DURUM’   Halası gibi birçok suçsuz insanın işkence altında ifadesi alınıp, yüksek cezaları çarpıldığının altını çizen Duman, adil yargılama taleplerini yineledi.  Duman, “Hukuksuzca Esin Kavruk’tan istenen bir DNA testi gerekçe gösterilerek, baskın yapıldı. Yapılan baskın aileyi psikolojik olarak çok etkiledi. Baskında tutuklular çok ciddi bir şekilde darp edildi. Bu biz tutuklu aileleri için çok zor bir durum. Maalesef ki; biz bu konuda çok yıprandık” ifadelerini kullandı.    ‘CİDDİ SAĞLIK SORUNLARI VAR’    Cezaevinde baskın yapıldıktan sonra halasının görüşüne henüz gidemediğini sözlerine ekleyen Duman, şunları belirtti: “Baskından sonra ancak telefonla görüşebildim. Hatice kendisinin iyi olduğunu darp edilen diğer arkadaşları için kaygılandığını söyledi. Özellikle Esin Kavruk’un sağlık durumu için kaygılandığını aktardı. Görüşe giden diğer ailelerden aldığım bilgilere göre bazı tutuklular baskın sonrasında ciddi sağlık sorunları yaşıyormuş. Biz aileler, bu baskınların devam edeceğini ve yakınlarımıza karşı hak ihlallerinin artacağından kaygılanıyoruz. Devlet yetkilileri bir şey yapacaksa hukuk çerçevesinde yapmalı. Tutukluların aileleri olarak bu baskınları kabul etmiyoruz. Her şey hak ve hukuk çerçevesinde olsun.”