‘Devlet Kürtlerle olan kavgasını kaybetti’ 2019-12-08 18:21:47   DİYARBAKIR – “Kürt Meselesi” panelinde konuşan akademisyen Cuma Çiçek, Kürtlerin uluslararası alanda bir sempatisinin oluştuğunu belirterek, “Devlet Kürtlerle olan kavgasını kaybetti” dedi. Tahir Elçi İnsan Hakları Vakfı tarafından düzenlenen “Kürt Meselesi” başlıklı panel “Sokağa Çıkma Yasaklarından Bugüne” oturumu ile ikinci gününde devam etti.  Diyarbakır Mitannia Regency Hotel’de gerçekleştirilen panelin ikinci oturumu Vahap Coşkun moderatörlüğünde gerçekleşti. Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi’nin da katıldığı panele akademisyen Cuma Çiçek, araştırmacı yazar Fırat Aydınkaya, avukat Mehmet Emin Aktar ve avukat Ramazan Demir konuşmacı olarak katıldı. Panelde ilk olarak konuşan avukat Mehmet Emin Aktar, devlet'in Kürt sorununda yasalarla cezasızlık ilkesini uyguladığını söyleyerek konuşmasına başladı. AKTAR : DEVLETİN İŞLEDİĞİ SUÇLAR KANUNİ GÜVENCE ALTINDA Türkiye Cumhuriyeti’nin tarih boyunca Kürt sorununda yasalarla hızlı bir şekilde hareket ettiğini kaydeden Aktar, “Devletin ve devlet görevlilerinin işlediği suçlar kanuni güvence ile cezasızlığı garanti altına almıştır. Bunun ilk örneği Şeyh Sait isyanında çıkartılan Takrir-i Sükun Kanunu’nda gördük. Daha sonra Zîlan katliamı sonrasında çıkartılan yasa ile operasyonda görev alan devlet görevlilerinin ceza almayacağı kanun ile güvence altına almıştır" diye belirtti. ‘HUKUKSUZLUK HALİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ’ 2013 yılında yapılan bir kanun değişikliğiyle askeri bölgelere sivillerin girmesinin yasaklanması yetkisinin Genelkurmay’dan alınıp Valilere verildiğini belirten Aktar, 2015 yılında ilk defa Kürt şehirlerinde valilerin bu yetkiyi kullandığını ifade ederek, “Sokağa çıkma yasakları süresiz hale getirildi. Bu durum belediye hizmetlerini, eğitim hakkını ve yaşam hakkını engellemiştir" dedi. Acele kamulaştırma kararı ve sokağa çıkma yasallarında keyfi bir durum olduğunu vurgulayan Aktar, hukuksuzluk haliyle karşı karşıya olduklarını belirtti. DEMİR : YÜZÜSTÜ BIRAKILSAK DA MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK Aktar’dan sonra konuşan avukat Ramazan Demir’de, sokağa çıkma yasaklarının il idaresi kanununa göre yasakların yasal dayanaklarının olmadığını söyleyerek, “İnsanlara yaşam hakkı tanımama halini biz o zaman gördük. Devletin bu konudaki politikasını gördük” diyerek, verdikleri hukuki mücadele karşısında devletin de boş durmadığını Avrupa Konseyi üzerinden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne baskı yaptığını belirtti. Demir, "AİHM Danıştay Başkanlığı’nın Avrupa Konseyi’nde yaptığı görüşmeden sonra Cizre bodrumlarına ilişkin tedbirleri reddetti. Cizre bodrumlarına ilişkin devlete göre bodrumdaki herkes 7'den 70'e teröristti. Ölen insanlarla yürütülen soruşturmalarda hiçbir asker ve polis ismi geçmiyor. Sanki asker orada hiç bulunmamış. Orada bulunan asker ve polislerin ifadelerinin alınması gerektiğini söyledik. Ancak bu kabul edilmedi.  AİHM bizi şaşırtacak bir karar vererek başvuruları reddetti. Çok uğraştık 3 yıl boyunca geldiğimiz noktada devletin vicdanına kaldık. Yüzüstü bırakılmış olsak da hukuki mücadeleyi devam ettireceğiz" diye belirtti. ÇİÇEK : DEVLET KÜRTLERLE OLAN KAVGASINI KAYBETTİ Kürlerin uluslararası alanda elde ettiği bir sempatinin olduğunu belirten akademisyen Cuma Çiçek, “Devlet Kürtlerle olan kavgasını kaybetmiş. Devletin 100 yıllık hikayesinin bir karşılığı yok. Çözümü uzatıyor. Buradan Kürtlere iyi bir hikaye çıkmayabilir. Burada Türkiye'ye de iyi bir hikaye çıkmıyor. Bölgesel ölçekte Türk modelinin Kürt meselesi çözümünde çöktüğünü söyleyebiliriz. Olan bitenin baktığımızda derinleşen bir devlet krizi var” dedi. Konuşmaların ardından panel soru cevap bölümünden sonra sona erdi.