Öğrencilerin gözaltına alınması protesto edildi 2019-03-15 21:56:54    İSTANBUL - Beyazıt ve Halepçe katliamlarını protesto eden öğrencilere yönelik müdahale ve 33 kişinin gözaltına alınması protesto edildi.    İstanbul Üniversitesi öğrencileri, 16 Mart 1978 yılında İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi önünde 7 öğrencinin öldürüldüğü Beyazıt Katliamı ve 16 Mart 1988’de gerçekleşen Halepçe Katliamı’nda yaşamını yitirenleri anmak için yaptığı basın açıklaması sonrası öğrencilere biber gazıyla müdahale eden polis, 33 kişiyi gözaltına aldı. Öğrenciler gözaltıları protesto etmek için Kadıköy’de bulunan Süreyya Operası önünde açıklama yaptı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Zeynel Özen ve çok sayıda öğrencinin katıldığı açıklamada “Baskılar bizi yıldıramaz” pankartı açıldı.   ‘SARAY ÖĞRENCİLERİ SİNDİRMEYE ÇALIŞMAKTA’   Gençlik Örgütleri adına açıklamayı yapan İstanbul Üniversitesi öğrencilerinden Lizge Biter,  “41 yıl önce,  devlet, NATO ve CIA destekli kontrgerilla çeteleri, İstanbul Üniversitesi’nden 7 öğrenciyi katletti” dedi. Beyazıt Katliamının örgütlenen gençlik mücadelesini bastırmak için gerçekleştiğini ifade eden Biter, “1977 1 Mayısıyla artan ve devamında 12 Eylül’e giden toplumsal muhalefete yönelik saldırının önemli bir ayağıdır. İlerleyen yıllar içerisinde adaletsizliğe, emek sömürüsüne karşı özgürlük mücadelesiyle yükselen halk hareketlerini bastırmak için her zaman devletin zor ve baskı aygıtları kullanıldı. Bizler biliyoruz ki bu katliamları sürdürenlerin tarihi şiddetten ibarettir. Bugün Saray, KHK’larıyla akademisyenleri, YÖK'üyle ve atanmış rektörleriyle öğrencileri sindirmeye çalışmaktadır” diye konuştu.     ‘MÜCADELE ETMEKTEN VAZGEÇMEYECEĞİZ’   16 Mart 1988’de Irak’ın kendisine itaat etmeyen Kürt halkını Halepçe’de kimyasal gazlarla soykırıma uğratmaya çalıştığını belirten Biter, “5 saat boyunca kimyasallar ve gazlarla bombalanan kentte binlerce insan hayatını kaybetmiştir. Ancak bütün bu saldırılara ve baskılara karşı direnenler, özgür bir dünya için mücadele edenler, bitmemiştir bitmeyecektir. Bugün çeteler hala devletin güvencesi altında üniversitelerde elini kolunu sallayarak öğrencilere saldırmaya devam ediyor, biz de güvenimizi eşit, özgür ve adil bir ülke ve dünya kurmanın umudunda ve mücadelesinde buluyoruz. Onların tarihi halk hareketlerini bastırmaksa bizim tarihimiz ise özgürlük mücadelesinin kesintisiz sürdürülmesidir. Bugün 41 yıl sonra yine Beyazıt’tan, bir zamanlar bizimkilerin geçtiği yollardan ve oturduğu sıralardan haykırıyoruz. Ne katliam yapan katillerinizi unuturuz ne de mücadele etmekten vazgeçeriz. Bugün bu okulun kapısından içeriye giremeyen, geçinemeyip okuyamayan, üniversitede sesi kısılmaya çalışılan sıra arkadaşlarımıza çağrımızdır: kentlerin yağmalanmasına, doğanın talanına, emeğin sömürülmesine, cinsiyetçiliğe, asimilasyona, bilginin metalaşmasına, faşistlerin saldırılarına karşı birlikte mücadele edelim” şeklinde konuştu.   Açıklamanın ardından öğrenciler “Baskılar bizi yıldıramaz” ve “Beyazıt katliamını unutmayacağız” sloganı attı. Ardından gözaltına alınan arkadaşlarının durumunu öğrenmek için Vatan Emniyetine gitti.