Kürtçe bilmeden aleyhine ifade verdiler 2018-11-16 09:09:10 İZMİR –  Yargılandığı davada “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek”ten 5 yıl hapis cezasına çarptırılıp, cezaevine konulan 71 yaşındaki Fatma Güler, Kürtçe bilmeyen askerlerin hakkında verdiği ifadeler nedeniyle cezaevinde.  Dersim'in Hozat ilçesinde yaşayan 71 yaşındaki Fatma Güler’e, 5 Ekim 2012 tarihinde hayvanlarını otlattığı Çat bölgesinde yaşanan bir çatışma nedeniyle hakkında açılan davada, “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” iddiasıyla 5yıl hapis cezası verildi. Tunceli 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın Yargıtay’ca onanması üzerine 31 Ekim günü kızının ziyaretine gittiği Aydın'ın Didim ilçesinde tutuklanan Güler, Aydın E Tipi Kapalı Cezaevi'ne konuldu.   Güler ve diğer iki sanık hakkında hazırlanan iddianamede, yaşanan olayın ayrıntıları ile birlikte, tanık beyanları, yöneltilen suçlamalar ve yapılan yargılama sonucunda verilen cezaların dayandırıldığı gerekçelere dair ilginç ayrıntılara ulaşıldı.   Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Çat bölgesinde yürütülen operasyonda 2 PKK’linin yaşamını yitirdiği, Candaş Bozkurt’un isimli şahsın ise yaralı olarak yakalandığı ileri sürüldü. Tutuklanan Candaş Bozkurt ile birlikte operasyon bölgesinde hayvanlarını otlattıkları belirtilen Fatma Güler ve Sibel Kılıç hakkında “Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma”, “6136 sayılı Kanuna muhalefet”, “Örgüte yardım ve yataklık” suçlamalarında bulunuldu.   Hazırlanan iddianamede sanıklardan Güler ve Kılıç için “Şüpheli Fatma Güler'in bulunduğu yerden başka bir yere gitmesi ve sessiz olması konusunda uyarmalarına rağmen şüpheli Fatma'nın aynı davranışı devam ederek, ardından yüksek sesle ‘zu were, asker asker’ şeklinde bağırmaya başladığı, daha sonra aynı yerde bulunan şüpheli Sibel Özdemir'in de bu kez BTÖ mensuplarının bulunduğu yere koşarak ‘asker geldi’ şeklinde bağırarak BTÖ mensuplarına bu sesleri duyurduğu anlaşılmıştır” değerlendirmesinde bulunuldu.    KÖYLÜLER: GÜLER HAYVANLARINI OTLATIYORDU   Yöneltilen bu suçlama doğrultusunda ise, bazı köylüler ile operasyonda yer alan kimi askerlerin ifadeleri alındı. İfadeleri alınan köylüler, tutuksuz sanıklar Fatma Güler ve Sibel Kılıç ile tutuklu sanık olan Candaş Bozkurt ile aynı köyden olduklarını beyan etti.   Köylülerden Haydar Gencero, alınan ifadesinde “Benim köylüm olan Hozat ilçesi Yüceli Köyü’nde bulunduğum sırada köy merkezinde 1 km mesafede hayvanların otlatıldığı yerde Fatma Güler hayvanlarını otlatıyordu. Bu sırada patlama meydana geldi. Askeri helikopter geldi. Yoğun silah sesleri geldi. Biz telaşla evin içine girdik. Silah sesleri gelmeden önce Fatma Güler hayvanları kendisine doğru çağırıyordu. Silah sesleri başlayınca Fatma ağlayarak yanımıza gelip, ‘Hayvanlarımı kırdılar, 40 tane hayvanım kayboldu’ diye bağırdı. ‘Allah hepinizin belasını versin, kaç yıldır buraya girmeye çalışıyorlar’ sözlerini ise duymadım.  Fatma Güler ve Sibel Kılıç’ın sizin söylediğiniz ‘Asker geldi’ sözlerini de ben duymadım” dedi.   KÜRTÇE BİLMİYORUZ AMA TAHMİN ETTİK   Dosyada tanık olarak gösterilen 6 asker ise, Kürtçe bilmediklerini beyan etmelerine rağmen Fatma Güler’in örgüt üyelerine Kürtçe seslendiğini “tahmin ettiklerini” beyan etti.    “Tanık 2010-M-287/” koduyla ifadesi alınan asker, ifadesinde şunları söyledi: “Keçileriyle birlikte yanımıza bir bayan geldi. Bu bayan 45-50 yaşlarındaydı. İçimizden geçerken Kürtçe olarak, epeyce bağırdı. Bu kadın ilk başta karşı da BTÖ mensubu olduğunu görmedi. Biz ona sessiz olması yönünde telkinde bulunduk. Kürtçeyi pekte anlamıyorum. Bu kadının bize yönelik herhangi bir hakareti olup, olmadığını da bilmiyorum. Kürtçeyi bilen arkadaşlar vardı. Onlara sorduğumda sürüye hitaben söylendiğini anlattılar. Daha sonra bu kadın, genç bir kadınla önümüzden geçti ve BTÖ mensuplarını fark ettiler. Kürtçe konuştukları için ne dediklerini tam anlamamış olsam da sadece, ‘asker’  kelimesini anladım. Hem bağırıp hem de BTÖ mensuplarına doğru koşuyorlardı.”    Tanık askerlerden “2005 –T_43” ise, “Bir çoban ve kızı hayvanlarıyla geldi. Hayvanlarını bizim üzerimize doğru yürüttü ve bize ‘niye geldiniz’ demeye başladı. Kızına da Kürtçe birkaç kelime söyledi. Kürtçe bilmediğim için ne söylediğini anlamadım. O sırada kızı, ‘asker geldi’ diye bağırmaya başladı. Bana fotoğraflarda gösterdiğiniz kadın buydu. Ayrıca o gün kadın bize, ‘Allah belanızı versin gavurlar kaç yıldır buraya gelmiyordunuz, niye geldiniz’ diyordu. Kızı da bağırarak, ‘Zu were’ diyordu. Bu da sanıyorum Kürtçede ‘çubuk gel’ demek oluyor” şeklinde ifade verdi.    Yine Kürtçe bilmediğini beyan eden tanık askerlerden “2009_49” de, ifadesinde Güler ve kızının Kürtçe konuştuklarını belirterek, “Bir kadın hayvanlarıyla yanımıza gelmeye başladı. Kendisiyle muhabbet etmeye başladık ve oradan uzaklaşmasını söyledik. Kadın bunun üzerine Kürtçe bir şeyler söylemeye başladı. Kürtçe bilen arkadaşlar bize ne söylediklerini söyledi. Türkçe-Kürtçe karışık şeyler söylüyordu. Kürtçe söylediği kısımlarda ‘asker’ geçtiğinden söyledikleri anlaşılıyordu. Kadının kızı teröristlere doğru koşarak ‘asker burada’ dedi ve onlarda bize ateş açtı” dedi.   YARGITAY CEZAYI ONADI   Bu iddianamenin kabul edildiği Tunceli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 4 yıl süren yargılama sonucunda 17 Haziran 2015 tarihinde karar çıktı. Mahkeme sanıklardan Candaş Bozkurt’a “Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmaktan” müebbet hapis ve 6,5 yıl hapis cezası verdi. Sibel Kılıç ve Fatma Güler’e ise “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” suçlamasıyla 5 yıl hapis cezası verildi.    Güler’in avukatları, cezanın kesinleşmesi üzerine dosyayı Yargıtay 16. Ceza Dairesi’ne gönderdi. Dosyayı inceleyen Yargıtay, Güler hakkındaki cezayı onadı.