Demirtaş’ın davasına görevsizlik kararı: Tüm davalarda siyasi saikle karar verildi 2018-11-14 13:15:05   İSTANBUL - HDP'li Selahattin Demirtaş'ın yargılandığı davada “görevsizlik” kararı veren mahkeme, dosyayı İstanbul 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Açlık grevindeki Leyla Güven’i selamlayan Demirtaş, “Benim ve arkadaşlarımın yargılandığı davalarda, Yargıtay da dahil, verilen tüm kararlarda siyasi saikle karar verildi ve hukuk dışılık yaşandı” dedi.   Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan HDP önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın 2015 yılında dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'na "hakaret ettiği" gerekçesiyle yargılandığı davanın duruşması İstanbul 47’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmayı HDP milletvekilleri Mahmut Toğrul, Ali Kenanoğlu ve Dılşad Canbaz, HDP il ve ilçe yöneticileri ile çok sayıda yurttaş izledi. Duruşma salonunun küçük olmasından kaynaklı çok sayıda kişi salona giremedi. Çok sayıda Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP) üyesi avukatın hazır bulunduğu duruşmaya Demirtaş, SEGBİS ile katıldı.    HAKİM İLE AVUKATLAR ARASINDA TARTIŞMA   Duruşma avukat ve mahkeme hakimi Bekir Nabi Çelen arasında yaşanan tartışma ile başladı. Duruşmaya katılanların çok fazla olması ve salonda yer kalmaması üzerine mahkeme hakimi Çelen, bazı izleyicilerin dışarı çıkmasını, milletvekillerinin de arka sıraya geçmesini istedi. Avukatların duruma itiraz etmesi üzerine Çelen, “3 avukat için yer var. Sanık avukatlarının yerinde oturmayın. Duruşma düzeni size mi ait” diyerek, sesini yükseltti. HDP Milletvekili Mahmut Toğrul, milletvekili olduğunu ve arka tarafta yer olmadığını dile getirdi. Mahkeme Hakimi Çelen’in “Milletvekili olabilirsiniz ama arkaya geçeceksiniz” demesi üzerine Avukat Fırat Epözdemir, “Burada bir AKP’li vekil olsaydı bunu yapamazdınız. Sizi bir gün sonra buradan gönderirlerdi” diyerek tepki gösterdi. Hakim Çelen, “Yapardım, yapardım, yapardım” dedi.    DURUŞMA BAŞLAMADAN KARARINI AÇIKLADI   Mahkeme hakimi, duruşma başlamadan dosyada görevsizlik kararı vereceğini söyledi. SEGBİS ile duruşmaya katılan Demirtaş’ın kimlik tespiti yapıldı. Demirtaş’ın adresi için “bilmiyorum” demesi üzerine katip Necla Özdemir, “Adresiniz TBMM Çankaya” demesi üzerine Demirtaş, “eski adresim” diye yanıt verdi. Mahkeme Hakimi Çelen’in Demirtaş’a vekil olduğunu söylemesi üzerine Demirtaş, “Eskidendi. Şimdi vekil değilim” diye yanıt verdi. Demirtaş’ın adresinin tutanağa yazıldığı sırada, mahkeme hakimi Çelen’in “daire mi?” diye sorması üzerine Demirtaş, “Evet, daire. Saray değil” dedi.    DEMİRTAŞ LEYLA GÜVEN’İ SELAMLADI   Ardından Demirtaş, usule dair söz istedi. Demirtaş, SEGBİS ile savunmanın alınmasının adil yargılama hakkını ihlal ettiğini dile getirdi. Demirtaş, usule ilişkin söz almak için SEGBİS’e katıldığını söyledi. Demirtaş, Diyarbakır Cezaevi’nde tutuklu bulunan ve İmralı tecridini protesto etmek amacıyla süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemi başlatan DTK Eşbaşkanı ve HDP Milletvekili Leyla Güven’i selamlayarak, kendisi ile dayanışma içerisinde olduklarını söyledi. Demirtaş, “Benim ve arkadaşlarımın yargılandığı davalarda, Yargıtay da dahil, verilen tüm kararlarda siyasi saikle karar verildi ve hukuk dışılık yaşandı” diye konuştu.   HAKİMİN DURUŞMADAN ÇEKİLMESİ İSTENDİ   Ardından söz alan Demirtaş’ın avukatlarından Ercan Kanar, önceki duruşmada, mahkeme hakimine yönelik reddi hakim talebinde bulunduklarını, Hakim Çelen’in 24 Kasım 2017 tarihindeki duruşmada “Bu davanın yargılamasını yapmak istemiyorum” sözlerine atıfta bulunarak, hakimin duruşmadan çekilmesini istedi.    KATİP İZLEYİCİYİ ÇIKARDI, DEMİRTAŞ TEPKİ GÖSTERDİ   Bu sırada, yaşanan elektrik kesintisinden kaynaklı SEGBİS sistemi kapandı. Bir süre sonra tekrardan SEGBİS çalıştı. Mahkeme katibi Necla Özdemir’in bir izleyiciye “dışarı çık” demesi üzerine Demirtaş, “Sizin önünüzdeki hanımefendi hangi hakla kişiyi duruşmadan çıkarabiliyor. Üç kişiyi duruşmadan atmakla tehdit ediyor. Siz varken katibiniz mi karar veriyor, duruşmayı yönetiyor? Sizin evinizdeki salonda yapılmıyor bu duruşma hanımefendi” sözleri ile tepki gösterdi. Demirtaş’ın sözleri ardından duruşma salonundan ve dışardan “Selo başkan”, “Siyasi tutsaklar onurumuzdur” sloganları yükselmeye başladı. Sloganlar üzerine Hakim Çelen, “Siz istiyorsunuz buraya polis, güvenlik girsin. Mağduriyet yaşansın” sözleri ile izleyicileri tehdit etti.    DOSYA BASIN SUÇLARINA BAKAN MAHKEMEYE GÖNDERİLDİ   Bir süre sonra mahkeme hakimi Çelen, izleyicileri duruşma salonundan çıkararak, karar verdi. Hakim Çelen verdiği kararında, Demirtaş’ın dava konusu sözlerinin haber ajanslarından alındığını, bundan kaynaklı da davaya bakma görevinin basın suçlarına bakan İstanbul 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde olduğuna karar verdi. Mahkeme hakimi, dosyayı ilgili mahkemeye gönderdi.    ADLİYEDEN ‘SİYASİ TUTSAKLAR ONURUMUZDUR’ DİYEREK ÇIKTILAR   Duruşmanın bitmesi sonrasında yüzlerce kişi sloganlar eşliğinden Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’nden çıktı. Adliye önünde ise HDP Milletvekili Mahmut Toğrul açıklama yaptı. Toğrul, “MHP-AKP ittifakı bu ülkede yargıyı muhalifler üzerinde bir sopaya dönüştürmek istediğini görüyoruz. Bugünkü duruşmada iki konuşmasında çıkarılan üç dava ile karşı karşıyayız. Birisi HDP il binasında yaptığı konuşma, diğeri ise havalimanında yaptığı bir konuşma. Hükümet ve yetkililerini küçük düşürüyor muşuz gibi HDP yönelik bir saldırı politikası geliştirmiş durumda. İki yıldan fazladır rehin tutulan eş genel başkanımız, belediye başkanımız, eş başkanlarımız rehin alınarak HDP siyaset sahnesini dışına çıkarılmak isteniyor. Ama bundan tam 81 yıl önce darağacına giderken Seyit Rıza’nın bize bıraktığı mirası, bugün de biz şiar olarak alıyoruz. Seyit Rıza 81 yıl önce bugün ‘biz sizin oyunlarınızla baş edemedik, bu bize dert oldu, biz de sizin önünüzde diz çökmedik. Bu da size dert olsun’ demişti. Bugün o günden pek farklı değil. Yaşananlar o günün aynısıdır. Halkımıza sesleniyoruz. Sizlerden aldığımız yetkiyi asla ve asla yere düşürmeyeceğiz. Eş Genel Başkanımızın söylediği gibi ‘buradan dışarı çıkacağız, ıslanacağız, güneş açacak kurulanacağız.’ Direniş bizim çıkış yolumuzdur. Seyit Rıza’ların torunları olduğumuzu bir kez daha dost düşman iyi bilmelidir” diye konuştu.    AVUKATI KONUŞTU   Avukat Fırat Epözdemir de, “Diyarbakır’da yapılan iki konuşmadan kaynaklı açılan davanın duruşması görüldü. Bu duruşma neticesinde mahkeme suçun basın suçu olduğu kararı verdi. İtiraz ettik bu karara. Usul ve yasaya aykırı bir karardı. Gerekçeli karar geldiğinde bu itirazlarımızı mahkemeye sunacağız. Yargıtay 5’nci Dairesi bu dosya ile ilgili iki farklı karar verdi. Bir kararı 7 Mart 2018 tarihinde 47’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nin olumsuz birleştirme uyuşmazlığını kaldırarak bu konuda vermiş olduğu karar. 29 Mart 2018 tarihinde de aslında birleştirilmesine karar verdiği Diyarbakır 7’nci Asliye Ceza Mahkemesi ile ilgili kamu düzeni nedeni ile nakil kararı. İki kararı çok kısa sürede vermiş olması ve birbirinden farklı olmaları bir çelişkiydi. Bu karara dayanak yapılan belgelere bakıldığı zaman verilen kararın güvenlik gerekçesi ile değil, tamamıyla siyasi olduğu açık ve nettir. Belgelerde yer alan en açık husus şu; müvekkilimiz Sayın Selahattin Demirtaş’ın geniş halk kitlesine sahip olduğu ve duruşmasının görülmesi durumunda propagandaya dönüştürülebileceği gereklerden biriydi. Halkın Diyarbakır’da Sayın Selahattin Demirtaş’ı  desteklemesi bir kamu düzenini etkileyecek bir sorun olarak görüldü.    DAVA HAKKINDA   HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında 7 Eylül 2015 tarihinde Diyarbakır Havaalanı'nda yaptığı konuşma nedeniyle 3 ayrı dava açıldı. Diyarbakır 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde “Cumhurbaşkanı'na hakaret”, Diyarbakır 7’nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde “Hükümet yetkililerini aşağılamak” ve İstanbul 47’nci Asliye Ceza Mahkemesinde ise “Başbakana hakaret” iddiasıyla davalar açıldı. Diyarbakır 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan dava daha sonra Diyarbakır 7’nci Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki dosya ile birleştirildi. 24 Kasım 2017 tarihinde davanın ilk duruşması görüldü.