Ekonomist Şahinöz: Ekonomi ciddi bir durgunluğa doğru gidiyor 2018-09-14 09:13:23 ANKARA - Merkez Bankası'nın faiz artırımını "Geç kalınmış bir karar olarak" gören Prof. Dr. Ahmet Şahinöz, "Faiz oranlarındaki bu artışlar ile yapısal olarak bir düzelme olmaz. Sadece piyasadaki dolar baskısını birazcık hafifletmiş olur. Dolayısıyla Türkiye ekonomisi ciddi bir durgunluğa doğru gidiyor” dedi.  Merkez Bankası (MB) Para Kurulu Politikası, dünkü toplantısında aldığı kararlar doğrultusunda faizi oranını yüzde 17.75'ten yüzde 24'e yükseltti. Başkent Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ahmet Şahinöz, faiz artırımını geç kalmış bir adım olarak değerlendirdi.    'GEÇ KALINMIŞ BİR KARAR'   MB’nın yanlış faiz politikaları uyguladığını belirten Şahinöz, ekonominin gereksinimlerinden öte, siyasi iktidarın arzuladığı faiz oranları uyguladığı için kurların yükseldiğini söyledi. Şahinöz, "MB’nın yanlıştaki ısrarı Kurun artmasının bir nedenidir. Son zamanlarda kur 7 TL'ye kadar çıktı. Bu ne demektir. Bu yılbaşından bu yana kurların yüzde 84 oranında artması demektir. Türkiye'de binlerce belki on binlerce firma döviz borçlusudur. Özel kesimin 366 milyar dolar borcu var. Yani bunların borçları TL'ye göre yüzde 84 oranında büyümüştür. Şimdi bu insanlar borçlarını nasıl ödeyecekler? Bunun vebali büyük ölçüde Merkez Bankası'na aittir. Şimdi faizleri arttırdın ama bu kadar insanı zarara uğrattın. Yani doğru ama geç kalınmış bir karardır" diye belirtti.    'FAİZ ARTIRIMI FİYAT ARTIŞLARINI ERTELEMEZ'   MB'nın faiz artırımı kararının finansal krizi erteleyeceğini ancak fiyat artışlarındaki yükselişi ertelemeyeceğini vurgulayan Şahinöz, nedeni ise şöyle açıkladı:  "Çünkü Ağustos ayında fiyatlar yüzde 18 oranında artmıştır.  Ama bu artan TÜFE yani tüketici fiyatı. Bide Üretici fiyatı var. Esas önemli olan üretici fiyatıdır. Çünkü, üretici fiyatı zaman içerisinde girdi olarak ürünlerin üretilmesini sağlayacak. Yani maliyet unsurudur. Üretici fiyatı Ağustos 2018'de yüzde 32 oranındaydı. Bu yüzde 32'lik oran süre içerisinde fiyatlara yansıyacaktır. Eylül-Ekim ve Kasım ayında bu açık olarak görülecektir. Dolayısıyla fiyat artışları devam edecektir. Eğer Merkez Bankası faizi yükseltmeseydi çok daha hızlı fiyat artışları sağlanacaktı. Ama yine de artacaktır. Kur artışlarında iki ay bir sükunet olsa da, yıl sonuna doğru kurlar üzerinde yeni bir baskı olacaktır. Çünkü Türkiye'nin esas sorunu dış sermayeye olan aşırı bağımlılıktır. Yani firmaların, ekonominin, devletin yabancı sermayeye olan bağımlılığıdır. Dolayısı faiz oranlarındaki bu artışlar ile yapısal olarak bir düzelme olmaz. Sadece piyasadaki baskıyı yani doların baskısını birazcık hafifletmiş olacaktır. "   ‘CİDDİ BİR DURGUNLUĞA DOĞRU GİDİYOR'   Ekonomideki durgunluğun devam edeceğini ifade eden Şahinöz, "Türkiye ekonomisi ciddi bir durgunluğa doğru gidiyor" dedi.  Şahinöz,  değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: "Şimdi ekonomi birinci çeyrekte yüzde 7,4, ikinci çeyrekte yüzde 5,2 büyüdü. Bu büyümeler geçen yılın dağıtılan kredilerinin rüzgarıydı. İkinci çeyrek yani Nisan ve Haziran dönemi ise, seçim yatırımları. Yani seçimlerde yapılan harcamalar oldu. Devlet o dönem ciddi bir harcama yapmış. Nereden anlıyoruz. Bütçedeki açıktan.  Bütçe açığı geçen sene tüm yıl için 25 milyar TL iken, bu yıl 6 ayda 46 milyar TL'ye yükseldi. Sadece altı ayda. Yani bu nasıl oldu. Sözünü ettiğimiz ikinci çeyrekte seçim içi daha çok harcama yapıldığıdır. Yani gizli kapaklı bir tarafı yok. Her şey ortada. Böyle olunca  büyümenin sürdürülmesi mümkün değil.   'KAYNAK KALMADI'   Devlet bütçesinin sıkıştığına dikkat çeken Şahinöz, "Öyle bir hale geldi ki artık kaynak kalmadı" hatırlatmasında bulundu. Devletin bakanlıklara genelgeler göndererek, harcamalarda tasarruf yapmalarını  istediğini de anımsatan Şahinöz, şöyle devam etti: "Neden çünkü bütçe sıkıştı. E bütçede kaynak da yok.  Bankalarda da yok. Bakin Ağustos ayına kadar yüzde 37 olan kredi artış oranı, Ağustos ayında yüzde 2'lere düştü. Böylelikle bankalar artık kredi vermiyor. Çünkü kaynak kalmadı. Onlar da zor durumda. Dövizin yükselmesi onlar içinde finansal maliyetleri artırdı."   'ARTIK İÇ TÜKETİME DAYALI BÜYÜME DE ZOR'   "Ekonomi duvara tosladı" ifadesini kullana ve geçen hafta açıklanan büyüme rakamlarına ilişkin değerlendirme yapan Şahinöz, sözlerini şöyle tamamladı: "Büyüme rakamlarına baktığımız zaman özel tüketimden kaynaklı olduğunu görüyoruz. Büyüme yani reel sektörün büyümesi değildir. Onun için şişirilen balon patlıyor. Yine baktığınız da artık tüketicilerde tüketmiyor. Çünkü Türkiye'de 3 milyon 200 bin tüketici kredi kartları borçları nedeni ile yasal takibe uğramış. Tüm bunları birleştirdiğiniz zaman, Türkiye'de tüketime dayalı büyüme de artık zor görünüyor.”    MA / Selman Güzelyüz