Güven: Hukuk herkese eşit uygulansaydı, bunlar yaşanmazdı 2018-07-11 13:23:29 DİYARBAKIR - DTK Eş Başkanı HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven hakkında 13 gün önce oy birliğiyle tahliye kararı veren mahkeme, bugün ise Güven’in tutukluluk halinin devamına hükmetti. Karara tepki gösteren Güven, "Hukuk herkese eşit şekilde uygulansaydı bunlar yaşanmazdı" dedi.   Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven hakkında 25 yıldan 45,5 yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın 2'nci duruşması Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada, Güven ve avukatları hazır bulundu. DTK Eşbaşkanı ve HDP Ağrı Milletvekili Berdan Öztürk, HDK Eş Sözcüsü HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, HDP milletvekilleri Semra Güzel, Musa Farisoğulları, Saliha Aydeniz, Sait Dede, DTK, HDP, TJA ve DBP yöneticilerinin yanı sıra çok sayıda yurttaş Güven'e destek için duruşma salonunda bulundu. Polis adliye etrafında ve duruşma salonunda yoğun önlem aldı. Güven hakkında tahliye kararı veren mahkeme başkanının raporlu olduğu gerekçesiyle duruşmaya katılmaması dikkat çekti. Dava dosyasına gelen evrakların okunmasıyla başlayan duruşmada, Güven hakkında daha önce Diyarbakır 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan dava dosyasının tutuklu yargılandığı dava dosyasıyla birleştirilmesi kararı okunarak, bu dosyada yer alan suçlamalar Güven'e soruldu.   'BEN DE ZATEN BURADAYIM DEDİM'   Tutukluluğuna ilişkin Kürtçe savunma yapan DTK Eş Başkanı Güven, bir önceki duruşmada sadece  DTK Eş Başkanı olarak yargılandığını, bu duruşmada ise HDP Hakkari Milletvekili olarak yargılandığını belirterek, "Bu nedenle bana destek veren Hakkari halkına ve herkese teşekkür ederim. HDP milletvekili olmak ağır ve ateşten bir gömlektir. Bugüne kadar bu yolda nasıl yürüdüysek bundan sonra da o yolu yürüyeceğiz" dedi. Mahkemenin kendisi hakkında verdiği tahliye kararına sahip çıkması gerektiğini vurgulayan Güven, "Bu mahkeme hakkımda tahliye kararı verdi. Cezaevinde bana bütün eşyalarınızı toplayın, gideceksiniz denildi. Eşyalarımı topladım, arkadaşlarımla vedalaştım.  Tahliye olmam uzayınca bir şey olduğunu anladım. Daha sonra SEGBİS'e çıkarıldım. Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi, hakkımdaki tutuklama kararını yüzüme okudu. ‘Ben de zaten buradayım (Cezaevi)’ dedim. Hukuk herkese eşit şekilde uygulansaydı bunlar yaşanmazdı" diye vurguladı.   'BEN SİZDEN KENDİM İÇİN BİR ŞEY İSTEMİYORUM'   Hakkında tahliye kararı veren mahkeme başkanının duruşma salonunda olmadığına dikkat çeken Güven, "Ben sizden kendim için bir şey istemiyorum. Tahliyemi de istemiyorum. Sadece vicdanınıza, hukuka göre hareket etmenizi istiyorum. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı 6 milyon oy almış yasal partimizin, yasal bir parti olmadığını söyledi. Bu sözler üzerine gittiğimiz için herkes bize saldırıyor. Bu ülkenin İçişleri Bakanı bizden nefret ediyor. Son olarak da verdiğiniz karar ne olursa olsun vicdanları yaralamasın diyorum" diye kaydetti.    HAKİMİN FLAŞI BİLGİSAYARA TAKMASI DİKKAT ÇEKTİ   Güven'in avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir ise hukuk dışı bir müdahale ile müvekkilinin tahliye kararının kaldırıldığını belirterek, 24 Haziran'da milletvekili seçilen Güven'in Anayasa'nın 83’üncü maddesine göre yasama dokunulmazlığı olduğunu, Güven'in yargılanması için Meclis'in dokunulmazlığını kaldırması gerektiğini söyledi. Yalçındağ, açıkladığı bu nedenlerle Güven hakkındaki yargılamanın durdurulmasını istedi.    Duruşma savcısı mütalaasında, Güven'in üzerine atılı suçların yasama dokunulmazlığı kapsamında olmadığını ileri sürerek, bu talebin reddedilmesini istedi.     Karar için kısa bir ara veren mahkeme heyeti, daha sonra duruşma salonuna geldi. Mahkeme üyesi bir hakimin salona gelirken yanında getirdiği flaş diski bilgisayara takması dikkat çekti. Mahkeme başkanı, Güven üzerine atılı suçların yasa dokunulmazlığı kapsamında olmadığını, yargılamanın durdurulması yönündeki talebi reddetti. Mahkeme, Güven hakkında "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanuna muhalefet" suçundan açılan davanın dokunulmazlık kapsamında olduğunu belirterek, bu suç yönünden dosyanın ayrılmasına karar verdi.   'SİZİN SUÇ DEDİĞİNİZ ŞEY BİZİM İÇİN SUÇ DEĞİL'   Kararından ardından duruşma savcısı Leyla Güven'in tutukluluğuna ilişkin verdiği mütalaada, Güven'in tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep ederek, dava dosyasındaki eksikliklerin giderilmesini istedi. Mütalaaya karşı söz alan Güven ise hakkındaki suçlamalara tepki göstererek, "Sizin bugün suç dediğiniz şeyler bizim için suç değil. Biz sadece hakkımızı kullandık. Savcı da bir gün buna muhtaç olacak" dedi.     Güven'in tutukluluğuna ilişkin mütalaaya karşı Avukat Yalçındağ Baydemir, Kürt siyasetçi ve seçilmişlerin davalarında "korkunç bir hukuk katliamı" yaşandığına dikkat çekerek, mahkemenin Güven hakkında verdiği tahliye kararına müdahale edilerek, kararın hukuksuzca ve keyfi bir biçimde tanınmadığını söyledi. Yalçındağ, "Eğer Güven bugün tahliye edilmezse  bu hukuk dışı bir müdahale olarak okunacak" diyerek, tahliye talebinde bulundu. Avukat Cemile Turhallı Balsak ise tahliye kararı verildikten sonra Güven'in cezaevinde çıkış işlemlerinin başlatıldığını, eşyalarının imza karşılığında teslim edildiğini belirterek, cezaevi idaresinin, imza karşılığında teslim ettiği için el koyduğu bu eşyaları tekrar Güven'e vermediğini,  bunu alması için eşyalarını yakınına teslim etmesini gerektiğini söylediğini aktardı.   DURUŞMA 7 KASIM'A ERTELENDİ   Savunmaların ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Güven'in üzerine atılı "örgüt kurmak ve yönetmek" suçunu işlediği yönünde kuvvetli deliller bulunduğu, tutuklama sebebinin varlığı,  tutuklama tedbirinin ölçülülük ilkesine aykırı olmadığını ileri sürerek, oy birliğiyle Güven'in tutukluluk halinin devamına karar verdi. Kararda Güven'in tutukluluk halinin devamına karar veren geçici mahkeme başkanı ve bir üye, savcılığın itirazı üzerine kaldırılan kararda Güven'in tahliye edilmesi yönünde oy kullanmıştı. Mahkeme, tutukluluk halinin devamı kararında Güven hakkında verdiği tahliye kararını tam tersi gerekçelere yer vermesi dikkat çekti. Mahkeme, davadaki eksikliklerin tamamlanması için duruşmayı 7 Kasım'a erteledi.     ‘HAK, HUKUK, ADALET KALMAMIŞ’    Duruşmayı izleyen milletvekilleri ve beraberindeki grup, daha sonra Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yaptı. DTK Eş Başkanı Berdan Öztürk, Leyla Güven için verilen karara tepki göstererek, “Hâkimlerin, savcıların iradesi ve vicdanı saraya göre hareket ediyor. Onlara nasıl talimat vermişse, ona göre hareket ediyorlar. Burada hukuk adalet kalmamış. Sanmasınlar ki Leyla Güven dört duvar arasında, esas hâkimler ve savcıların iradeleri hapse mahkûm edilmiş. Bizler Leyla Güven ve arkadaşlarının direnişleriyle hem tutsakları hem de Türkiye’yi özgürleştireceğiz” dedi.    ‘HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ DEĞİL ÜSTÜNLERİN HUKUKU’   HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit ise şu anda mahkemelerin yasayı, anayasayı ve hukuk mevzuatını uluslararası içtihatları uygulamayacak bir pozisyona geldiğini ifade ederek, “Siyasi baskı nedeniyle mahkemeler hukukun gereğini, vicdanın gereğini yerine getirememektedir. Bütün bunların her birisi aslında hukukun üstünlüğü değil üstünlerin hukukunun Türkiye’de gerçekleştiğinin de kanıtıdır. Mahkemeler, hâkimler özgür iradeleriyle karar veremiyorlar” ifadelerinde bulundu.