Abdullah Öcalan'ın mesajı aktarıldı: Aleviler bu sürecin kalbindedir 2025-03-16 11:14:44 ANKARA - Alevi Kültür Dernekleri’nin 14’üncü Genel Kurulu’nda konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Alevilerin görüş ve önerilerini ilettikleri İmralı’dan “Aleviler tam da bu işin ortasındadır, kalbindedir. Demokratik Türkiye’yi ve Cumhuriyeti inşa etmek hepimizin boynun borcudur. Bu çağrı böyle kabul edilsin” yanıtı verildiğini söyledi.  Alevi Kültür Dernekleri’nin 14’üncü Genel Kurulu, Neşet Ertaş Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Kurula, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da katıldı.   Kurulda konuşan Tülay Hatimoğulları, Suriye’de Alevilere dönük yaşanan katliamlara değinerek konuşmasına başladı. Tülay Hatimoğulları, “Alevi katliamları yeni başlamadı. IŞİD’in, El Nusra’nın uzantısı olan örgütlerin yaptığı katliamlarla, Lazkiye’de, Hama’da, Humus’ta, Banyas’ta ve birçok Alevi köyünde çok sayıda canımızın canına kıyıldı. Adeta bir soykırımla karşı karşıyayız. Burada aynı zamanda bir tehcir politikası da güdülmektedir. Bu katliamları engelleyecek güçlerin seyirci kaldığının da farkındayız. Ama Türkiye’nin dört bir yanında sesimizi yükselttik ve katliama hep birlikte ‘dur’ dedik. Aynı şekilde Heseke ve Qamişlo’da da Kürt kardeşlerimiz Alevi katliamlarının durdurulması için büyük bir çaba içindeler” dedi.    ‘ÖZERK YÖNETİM’İN ÇABASI DEMOKRATİK SURİYE İÇİN’   Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi ile Şam’ın Geçici Hükümeti arasında imzalanan anlaşmaya değinen Tülay Hatimoğulları, şöyle devam etti: “Kimi eleştirilerinizi duyduğumuzu bilmenizi isterim. Emin olun ki eleştirileri Özerk Yönetime de ilettik. Özerk Yönetim’in özellikle imzalamış olduğu 8 maddelik anlaşmanın 1’inci ve 3’üncü maddesine dikkatinizi çekmek isterim. Özerk Yönetim’in demokratik bir Suriye’nin inşası için çaba harcadığını da bilmenizi isterim. Bugüne kadar IŞİD, El Nusra ve uzantısı örgütlere en güçlü direnişi Kürt halkı ve onlarla dayanışma içinde olan Araplar, Dürziler, Ezîdîler sergilemiştir. IŞİD’in yenilebileceğini tüm dünyaya oradaki mücadeleyle sergilemişlerdir. Bugün Özerk Yönetim’in özellikle üzerinde durduğu konu kadınların özgürlüğü ve eşitliğidir. Yerelden merkeze tüm yönetim kademelerinde yer almalarıdır. Hiçbir insanın dininden, dilinden, ırkından dolayı bir ayrıma maruz kalmadan demokratik bir Suriye’nin inşa edilmesi için bir çaba içinde olunduğunu bilmenizi isterim.    İMRALI’DAN ALEVİLERE MESAJ   Sayın Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’ sonrası ve öncesinde de Alevi canlarla Türkiye, Londra ve Almanya’da buluşmalar gerçekleştirdik. Çok sayıda Alevi canımız katıldı bu toplantılara. Demokratik bir toplumun Türkiye’de inşa edilmesiyle ilgili görüş ve öneriler aldık. Yani siz değerli canların temsilcilerinin görüş ve önerilerini aldık. Bizlere dediğiniz şuydu; Aleviler bu demokratikleşmenin ya da barışın neresinde? Bunu aynen İmralı’ya ilettik ve yanıtı aldık. ‘Aleviler tam da bu işin ortasındadır. Kalbindedir. Çünkü sadece Kürde, Türk’e demokrasi olmaz, bu ülkede yaşayan başta Alevi canlar olmak üzere bütün farklı halkların ve inançların eşit yurttaşlık hakkı temelinde yaşayacakları bir demokratik Türkiye’yi ve Cumhuriyeti inşa etmek hepimizin boynun borcudur. Bu çağrıyı Alevi canlarımız bu şekilde kabul etsin. Bu şekilde telafi etsin.’ İmralı’nın da Alevi canlara mesajı bu şekildedir.     ‘İKTİDARIN POLİTİKALARINI KABUL ETMEYECEĞİZ’   Bizler bugüne kadar sürdürülen asimilasyon politikalarına, cemevlerinin ‘cümbüş evi’ olarak görülmesine asla rızalık vermedik vermeyeceğiz. Eğitim sisteminin tekçi, ırkçı bir anlayışla sergilenmesine, ÇEDES projesine, maarif programına asla rızalık vermedik vermeyeceğiz. DEM Parti olarak siz değerli Alevi canların bütün taleplerinin arkasında olduğumuzun bir kez daha altını çiziyorum. Eşit yurttaşlık hakkı temelinde yok sayılan, katledilen, asimile edilen ve parayla pulla çimentoyla kerpiçlerle satın alınmak istenen Aleviliği asla ama onlara teslim etmedik etmeyeceğiz. İktidarın Alevi politikalarını dün de kabul etmedik bugün de kabul etmeyeceğiz. Karşısında hep birlikte mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu ülkede eşit yurttaşlık hakkı bütün canlarımıza verilmeden atılacak hiç bir adım demokratik olamaz. DEM Parti olarak bunun karşısında oluruz. Bütün canlarımıza, Türkiye ve bölgemizde yaşayan 72 millete aynı nazardan bakanlar olarak bütün demokratik bütün inançsal taleplerinizin yanındayız.”