‘Türkiye'deki çözüm özerk yönetim halklarını da etkileyecek’ 2025-03-06 09:07:07 RIHA - Kürt sorununun çözümünün Kuzey ve Doğu Suriye’yi de etkileyeceğini belirten PYD’li İlham Mihemed, saldırıların durmasıyla birlikte kadın özgürlükçü, demokratik ve ekolojik paradigmayı daha iyi şekilde hayata geçireceklerini belirtti.  Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın Kürt sorunun çözümünün barışçıl yollarla çözümüne yönelik yaptığı çağrının Kuzey ve Doğu Suriye'ye olası etkilerini değerlendiren Demokratik Birlik Partisi (PYD) Diplomasi Akademisi Üyesi İlham Mihemed, son çağrının öncekilerden farklı olduğunu belirtti. Abdullah Öcalan'ın yaptığı çağrıyı öncekilerle kıyaslayan İlham Mihemed, "O zamanın şartları kesinlikle bugünkü gibi değil. Bugün Türkiye ve Ortadoğu'da katmerleşen sorunlar bir tıkanıklık yaratmış durumda. Bu tıkanıklık yılların ve yıllardır süren savaşın getirisidir ve bugün değişimi zorunlu kılıyor" ifadelerini kullandı.    Kürtlerin konumunun bugün geçmiş yıllara göre daha farklı olduğuna işaret eden İlham Mihemed, "Bugün Kürtler Ortadoğu'da söz hakkı sahibi bir millet oldu. Bugün Kürtler bir şekilde tanınıyor. Ancak şimdi bu söz hakkı sahipliğini ve tanınan kimliği korumak ve gelinen konumu savunmak zorundayız. Bu savunma nasıl yapılabilir, elbette ki barışın, değişimin, dönüşümün sağlanmasıyla yapılabilir. Değişim kendi içerisinde yeni bir projeyi de getirecektir. Geçtiğimiz gün atılan adım öyle büyük bir adım ki barışı tüm haklar için elzem kıldı. Şüphesiz ki, yaşanacak barış Türk ve Kürt halkı arasındaki sorunların çözülmesini önceliyor. Çünkü her iki halkın birbirini bitirmesi ne mümkündür ne de olması gerekendir. Her iki halk da kadim halklardır. Her iki halkın yaşamı da tarihsel bir geçmişe sahiptir. Bu sebeple Önder Abdullah Öcalan, toplumsal bir projenin ortaya çıkması gerektiğini belirtiyor ve bizim de ortaya çıkan bu çağrıya hep birlikte omuz vermemiz lazım" diye konuştu.    'TÜRKİYE ADIM ATMIYOR'   Değişim ve dönüşümün 26 yıldır İmralı'da tutulan Abdullah Öcalan'ı ve tüm toplumsal kesimleri kapsaması gerektiğini ifade eden İlham Mihemed, çağrının uluslararası alanda büyük yankı uyandırdığını hatırlatarak, bu olumlu havaya rağmen Türkiye'nin henüz adım atmadığını anımsattı. Türkiye'nin Kürt kimliğini tanıması ve Kürtlere haklarını geri vermesi gerektiğini belirten İlham Mihemed, "Bu tabii ki geçmişte Kürt siyasetine dönük yaptığı saldırıları da artık yapmaması gerektiği anlamına geliyor. Örneğin kayyım atamaları, Kürt siyasetçilerine dönük yargılamalar gibi. Özellikle siyasi tutsakların serbest bırakılması gerekmektedir. O yüzden bugün atılacak yeni adımlarda Türkiye'nin rol alması şarttır. Gelinen noktada bu barış adımını Türkiye devleti ve Türk halkının kendisi de kabul etmelidir" ifadelerini kullandı.    'ÖZSAVUNMA TEMEL HAKTIR'   Kuzey ve Doğu Suriye'de "öz savunma temelli" bir yapılanma olduğunu vurgulayan İlham Mihemed, yaşanılan 3'üncü Dünya Savaşı'nın da bunu zorunlu kıldığının altını çizerek, "Eğer size dönük bir saldırı varsa buna dönük öz savunma yapmak, insan olarak da halk olarak da en doğal hakkınızdır. Yürütülen savaş, özel savaş metotlarıyla da sürdürülüyor. Bu sebeple 3'üncü Dünya Savaşı, diğer iki dünya savaşından çok farklı. Bu yeni savaş metodunda çok farklı teknikler kullanıldı" diye belirtti.     'MÜCADELEYLE HAKLARIMIZI ELDE ETTİK'   Özerk Yönetim halkları olarak çağrıyı coşkuyla karşıladıklarını ifade eden İlham Mihemed, savaştan en çok etkilenen taraf olduklarını dile getirerek, şöyle devam etti: "Bu savaş sonucunda mücadeleyle çok büyük haklar elde ettik. Ancak bugün gelinen noktada barışı istiyoruz. Türkiye'nin PKK ile yapacağı barış, özerk yönetim halklarını da etkileyecektir. Çünkü yıllardır hayata geçirmeye çalıştığımız projemiz saldırıların hedefi olduğu için tam anlamıyla gerçekleştiremedik. Bizim projemiz barış projesidir, silah değil. Silah bizim için savunma aracıdır. Var olma aracı değil. Barış olunca silahlar da azalır elbette. O yüzden özerk yönetim halkları olarak umutla bekliyoruz. 8 Mart'a giderken, kadın mücadelesini önümüze koyan Önder Öcalan'ın, felsefesiyle, kadınlar olarak barış ve özgürlüğü hedefleyen adımlar atacağız. Bu adımlarla çağrıyı büyütmeyi hedefliyoruz. Bugün Rojava Devrimi ardından kadınlar, Özerk Yönetim içerisinde büyük kazanımlar elde etti. Askeriden tutun, toplumsal alana pek çok alanda varlık gösterip söz sahibi olduk. Tüm bunlar Önder Öcalan'ın perspektifiyle gelişti. Bu sebeple bu topraklarda yaşayan kadınlar olarak Önder Öcalan'ın çağrısına en başta omuz vermesi gerekenler olduğumuzu biliyoruz."   MA / Ceylan Şahinli