Tan Atımında Kızılca Kıyamet: Şiirin zindanlarda yankılanan çığlığı 2025-01-21 09:06:52   ANKARA - Tutsak şair Mazlum Bataray’ın dizeleri, Mezopotamya topraklarından yükselen bir çığlık gibi; zalimin kulaklarını sağır, mazlumun yüreğini ferahlatıyor.   Sincan 1 No’lu F Tipi Cezaevi’nde bulunan tutsak Mazlum Bataray’ın “Tan Atımında Kızılca Kıyamet” adlı şiir kitabı, Name Yayınları aracılığıyla okuyucularıyla buluştu. Cezaevi duvarlarını aşıp Mezopotamya’nın kadim tarihine ve bugünün direnişi arasında bir köprü kuran eser, halkların hakikate olan susamışlığına, özgürlük için verilen çetin mücadelelere ve bireysel acının kolektif bir haykırışa dönüşümüne tanıklık eden bir ağıt niteliği taşıyor.   Kitap, kapitalist modernitenin insanı ve doğayı köleleştirdiği çağda, kalemin nasıl bir direniş silahına dönüşebileceğini gözler önüne seriyor. Şair; tarihsel, kültürel ve politik temaları harmanlayarak, okura sesleniyor.   DİRENİŞİN POETİKASI   Kitap, üç ana bölüme ayrılmış: “Direnişe Davetiye Şiirler,” “Arafta Kalan Şiirler” ve “Hikayesi Olan Şiirler.” Her bir bölüm, bir direniş evresini resmediyor. İlk bölümde, özgürlük arayışı ve adalet için bir çağrı hâkim. “Hakikatin Terazisi” şiiri, zalimin zulmüne direnenlerin kararlılığını destansı bir dille tasvir ederken, “Özgürlük Ateşi” şiiri, halkların gönlünde yanan umut meşalesini anlatıyor. “Özgürlük” kavramını yalnızca bir idea değil, uğruna mücadele edilen somut bir gerçeklik olarak gören Bataray, şu sözlerle tasvir ediyor:    "Taşımak ister kızgın alevi   Odun yığınlarına: sabırsızca..."   TARİH, KÜLTÜR VE DİRENİŞ   Eser, Mezopotamya’nın mitolojik ve tarihsel mirasını bir zemin olarak kullanıyor. Bataray’ın şiirleri, antik tanrıçaların barış dolu diyarlarından bugünün çatışmalı topraklarına uzanan bir yolculuk sunuyor. Kadim Mezopotamya’nın tanrıçaları İştar, Ninhursag ve Kibele, direnişin kolektif belleğinde yankılanan bir sembol olarak şiirlerde yer buluyor. “Tan Atımında Kızılca Kıyamet” adlı şiir, Mezopotamya’nın dinmeyen mücadele tarihine şöyle sesleniyor:   “Kardeşlik tan atımından   Kan kusumuna dek   Çok kan döktüler çok…”   Bu dizelerle geçmişin travmalarını ve bugünün acılarını birlikte anlatan Bataray, tarihsel acıları unutmamanın, direnişi sürdürmenin bir şartı olduğunu dile getiriyor.   ZİNDANIN DÖRT DUVARINDA DİRENİŞ   Bataray’ın eserlerinde yalnızca halkların değil, bireyin direnişi de merkezde. Şair, cezaevi koşullarında yazmanın zorluklarını şu sözlerle dile getiriyor: “Hapishane koşullarında bir kitabın yayınlanması sancılı geçen bir doğuma benzer.”   ŞİİRİN DİLİNDEKİ ÇIĞLIK   Bataray’ın şiirlerinde edebi derinlik göze çarpıyor. Söz, metaforların ve imgelerin gücüyle bir hakikat arayışına dönüşüyor. Şairin dili, yer yer destansı, yer yer sade bir lirizmle okuru sarsmayı başarıyor. “Yalnızlık” şiirindeki şu dizeler, insanın içsel çatışmasını dile getiriyor:   “Bilirsin ki,   Kaldıramaz yalnızlığı bünyen   Ve yeşermiştir yüreğinde:   Ağlak yüzlü   Çirkin bir hüzün...”   HAKİKAT İÇİN BİR ÇAĞRI   Bataray’ın bu eseri, demir parmaklıklar ardında da mücadelenin devam edebileceğini hatırlatan güçlü bir haykırış. Şair, direnişi yalnızca eylemsel bir süreç değil, aynı zamanda bir sanatsal ifade biçimi olarak ele alıyor. “Tan Atımında Kızılca Kıyamet,” halkların tarih boyunca yaşadığı acıları ve umudu gözler önüne sererken, özgürlük mücadelesinin en çetin zamanlarında bile şiirin bir direniş aracı olabileceğini kanıtlıyor. Şairin yüreğiyle dokuduğu bu eser;  sadece bir şiir kitabı değil, aynı zamanda bir özgürlük manifestosu.   Mazlum Bataray’ın dizeleri, Mezopotamya’nın topraklarından yükselen bir çığlık gibi; zalimin kulaklarını sağır ediyor, mazlumun yüreğini ferahlatıyor. Şairin dediği gibi: “Açılsın kapılar şiire gidelim…”   MAZLUM BATARAY KİMDİR   5 Mart 1982 Xarpet Dep (Karakoçan) doğumlu Qumık köyü doğumlu. 1987 yılında ailesiyle Fransa’ya göç etti. İlk ve orta öğrenimini Fransa’da gördü. 1999 yılında Kürt özgürlük hareketine katıldı. 2005 yılında tutuklandı ve başta Diyarbakır D Tipi olmak üzere, Erzurum H Tipi, Tekirdağ 2 Nolu F Tipi cezaevlerinde kaldı. Halen Sincan 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunuyor. 19 yıllık tutsaklık sürecinde birçok teorik ve edebi çalışmalar gerçekleştirdi. Okumalarını Kürtçe, Türkçe ve Fransızca yapıyor. Mayıs 2024 tarihinde “Zamana Sığdırılanlar” adlı kitabı basıldı. “Tan Atımında Kızılca Kıyamet” adlı kitabı dışında yayınlanmaya hazır bir şiir kitabı daha var. Bunların haricinde kitaplaştırılmayan öykü, deneme ve teorik yazı çalışmaları da bulunuyor.   MA / Fırat Can Arslan