CHP’li Uzun: Halkın iradesine kayyım atayana bütçe emanet edilmez 2024-12-17 13:51:35   ANKARA - Bütçe görüşmeleri üzerine konuşan CHP milletvekili Cumhur Uzun, “Halkın iradesine kayyım atayana, bu bütçe emanet edilmez” dedi.   AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın imzası ile Meclis'e sunulan 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi’nin görüşmeleri, Meclis Genel Kurulu’nda devam ediyor. Meclis'te bugün Cumhurbaşkanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı, İletişim Başkanlığı ve Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği'nin yanı sıra çok sayıda başkanlığın bütçesi görüşülüyor.   SARAY BÜTÇESİ    Görüşmelerde söz alan CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, bütçenin Saray tarafından hazırlandığına işaret ederek, "Sayın Erdoğan'a bu bütçeden aktarılacak ödeneği kararlaştıracağız. Peki, ne istiyor saray? Saray günde 46 milyon 378 bin lira, bir saatte 1 milyon 932 bin lira, dakikada ise 32 bin 200 lira harcama yapmak istiyor. Yani bir ayda 82 bin 970 asgari ücretlinin maaşını, bir günde 3 bin 710 emeklinin maaşını, bir dakikada ise 11 öğrencinin öğrenim kredisini harcamak istiyor. Bu rakamlara üstelik örtülü ödenek ve koruma giderleri dâhil değil” dedi.    'TÜRKİYE UÇURUMA YUVARLANIYOR'   “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”ne tepki gösteren Uzun, bu sistemin Türkiye’yi uçuruma sürüklediğini ifade etti. Uzun, “Bu durum, başta ekonomi olmak üzere neredeyse her alanda Türkiye'yi büyük bir karanlığın içine hapsetmiş bulunmaktadır. Oluşan krizin tüm yükü ise halkın sırtına yüklenmiş durumdadır. Sağlık, eğitim, adalet ve ulaşım gibi halkın doğrudan refahını etkileyen kritik alanlara yeterince kaynak aktarılmazken, Cumhurbaşkanlığı’na bu denli büyük bir kaynak tahsis edilmesi iktidarın neyi öncelediğini de gözler önüne sermektedir. İktidarın bu önceliği sarayların, uçakların ve lüks araçların sayısını artırırken halkın sofrasındaki ekmeği, evlerindeki huzuru ve yüzlerindeki tebessümü yok etmiştir” diye konuştu.   'SORUMLU ERDOĞAN'   Erdoğan’ın yaşananların sorumlusu olduğunu belirten Uzun, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tüm bunlara rağmen bugün hâlâ halkın alın terlerinden oluşturulan bütçeden 17 milyar lira para istemektedir. Biz; kendisine verilecek tek bir liranın dahi endişesi içindeyiz. Zira ekonomistliğinin sonucunu hepimiz acı bir şekilde deneyimledik. Grup toplantısı için 8 kilometre ilerideki saraydan tepesinde 2 helikopterle, konvoyunda onlarca araçla Meclis’e gelen bir genel başkana cumhurbaşkanlığı bütçesi verilmez. Emeklisine açlığı, emekçisine yoksulluğu,  üniversiteliye 3 bin lirayı reva gören cumhurbaşkanına bu bütçe emanet edilmez. Öğretmene kadroyu, öğrenciye bir öğün yemeği veremeyen, okulları dahi temizleyemeyen bu iktidara halkın parası emanet edilmez.   Halkın iradesine kayyum atayana, depremzedeyi çadırda, kendisini bin yataklı sarayda yatıranlara bu bütçe emanet edilmez. Çocukların kreşlerine, halkın lokantalarına, yoksulluğun alacağı sosyal yardıma göz dikenlere, halkın parası emanet edilmez. Toplumu kutuplaştıran bir cumhurbaşkanının genel başkan olduğu bir partinin yaptığı bütçeye onay verilmez.”