Kaftancıoğlu: Takım elbiseli darbeci haline geldiler 2018-04-16 15:01:26 İSTANBUL - OHAL'in kaldırılması talebiyle yapılan eylemde konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, postallı darbelerle mücadele etme vaadiyle gelenlerin takım elbiseli darbeciler haline geldiğini söyledi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Merkezi’nin, Olağanüstü Hal'in (OHAL) kaldırılması talebiyle Türkiye genelinde aldığı eylem kararı kapsamından partililerin İstanbul'da Taksim Meydanı’nda yapmak istediği oturma eylemi, polis engeline takıldı. Bunun üzerine Fransız Kültür Merkezi önünde bir araya gelen, aralarında Milletvekilleri Mahmut Tanal, Gürsel Tekin, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, Demokrasi İçin Birlik (DİB) üyesi Levent Tüzel’de bulunduğu yüzlerce kişi, "OHAL değil, demokrasi" pankartı açtı.    Polis kitleyi ablukaya alırken, onların yanına gitmek isteyenler de yine polislerce engellendi.   ‘OHAL ADALETSİZLİK GETİRİYOR’   Oturma eylemi öncesi kısa bir konuşma yapan CHP İstanbul Mahmut Tanal, OHAL döneminde bağımsız yargı ve medyanın yok edildiğini belirterek, "Almanya'da Nazi döneminde basın, iktidarın söylediklerinin dışındakileri yazamıyordu. OHAL demokrasinin düşmanıdır. OHAL adaletsizlik getiriyor" dedi.   'MÜHÜRSÜZ SEÇİM’   Kitle adına açıklama yapan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ise, tarihe mühürsüz seçim olarak geçen 16 Nisan Anayasa referandumunun yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, 20 Temmuz’da ilan edilen OHAL altında gidilen referandumun meşruiyeti olmayan bir rejim değişikliğini ülkeye dayattığını söyledi. Kaftancıoğlu, "Sivil darbe ortamında, 'Evet' demenin devletin tüm kurumlarıyla desteklendiği, 'Hayır' demenin ise adeta yasaklandığı bir dönem yaşanmıştır. Ülkemiz 21 aydır OHAL ile yönetilmektedir. İlan edilişindeki amacından uzaklaşarak demokrasi ve hukuk sistemine yönelik bir saldırıya dönüşen OHAL rejimi, insan haklarını, ifade özgürlüğünü ve her türlü protesto eylemini baskılamanın da aracı olmuştur. KHK’lar eliyle parlamento, yani halkın iradesi gasp edilmiştir. Türkiye’yi tek tipe sokmak için sendikalar, meslek oda ve birlikleri ile sivil toplum kuruluşlarına yönelik operasyonların ardı arkası kesilmemiştir.   AKP iktidarının muhaliflerine bir sopa olarak kullandığı OHAL giderek bu faşizan sınırlarını bile aşmış, sağcı-solcu, muhafazakâr-sosyal demokrat, kimseyi ayırmadan tüm toplumu baskı altına alan otoriter bir rejime dönüşmüştür. OHAL ile ülkemizde hiç kimsenin can ve mal güvenliği kalmamıştır" dedi.    'OHAL'İN ÜLKEYE GETİRDİKLERİ...'   OHAL'in ülkeye yarattığı etkiden söz eden Kaftancıoğlu, şunları söyledi: "OHAL, 10 Ekim’de katledilen çocuklarını anmak isteyen anne ve babalara sıkılan biber gazıdır. OHAL, ekmeğinin peşindeki tütün üreticisine vurulan coptur. OHAL, Ahmet Şık başta olmak üzere hayatını FETÖ ile mücadeleye adamış gazetecileri zindanlara atmaktır. OHAL, işçi grevlerini ertelemek, grev çadırlarına müdahale etmektir. OHAL, işlerini geri almak için ölümü göze alarak bedenini açlığa yatıran Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın ölüm tehlikesini görmeyen hükümet inadıdır. OHAL, tiyatro oyunlarını yasaklamaktır. OHAL, muhaliflerini 'terörist' olarak tanımlayabilme cüretidir. OHAL, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki öğrencilerin 'okuma hakkı'nı elinden alabileceğini söylemek ve öğrencileri tutuklatmaktır. OHAL, milli iradeyi yok sayarak, belediye başkanlarını görevden uzaklaştırmak, belediyelere kayyım atamaktır. OHAL, seçilmiş milletvekillerini hukuksuz bir şekilde tutuklatmak ve yargılatmaktır. OHAL, 12 Eylül cuntasına özenenlerin, askeri darbe dönemlerine rahmet okuttuğu bir düzenin adıdır."    'ANKARA'DAKİ SARAYLILARI UYARIYORUZ'   İktidarın OHAL'i ilan ederken 1,5 ay bile sürmeyeceğini söylediğini hatırlatan söyleyen Kaftancıoğlu, OHAL'in bardağı çoktan taşırdığını ifade etti.    Sabır testisinin kırıldığını belirten Kaftancıoğlu son olarak şunları söyledi: "Bugün iktidar partisi ve yeni ortakları, Türkiye’yi uçuruma adım adım yaklaştıran OHAL’i bir kez daha uzatmanın peşindedir. Postallı darbelerle mücadele etme vaadiyle gelenler, gelinen noktada takım elbiseli darbeciler haline gelmiştir. Bizim talebimiz kesindir; halkın iradesine karşı işlenen bir suç haline gelen OHAL rejimine derhal son verilmelidir. Hukukun askıya alındığı, parlamentonun yok sayıldığı, milli iradenin tanınmadığı, milletvekillerinin rehin alındığı faşizm düzeni ortadan kalkmalıdır. Sendikalar, meslek odaları ve birlikleri ile sivil toplum örgütlerine yönelik iktidar gücü ile uygulanan sindirme politikaları son bulmalıdır. Sivil darbe ile tek koltukta birleştirilen yasama, yürütme ve yargı erkleri, yeniden, çağdaş demokrasilerde olduğu gibi kendi koltuklarına geçmelidir. Sadece bu meydandan değil, Türkiye’nin 81 ilindeki meydanlardan Ankara’daki Saraylıları uyarıyoruz."   'OHAL'E KARŞI 1 MAYIS'TA MALTEPE'YE'   Açıklamanın ardından grup, Fransız Kültür Merkezi önünde oturma eylemine geçti. Oturma eyleminde de sık sık, "Hak hukuk adalet", "Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek" sloganları atıldı.    20 dakikalık oturma eyleminin ardından söz alan Kani Beko, milyonlarla birlikte OHAL'e karşı yan yana birlikte olma mücadelesi vermeleri gerektiklerini söyledi. Beko, "Faşizme karşı mücadele edenlerle yan yana omuz omuza başta 1 Mayıs'ta Maltepe'de olmak üzere bütün 1 Mayıs alanlarında buluşalım. Kahrolsun, faşizm, yaşasın işçilerin birliği yaşasın halkların kardeşliği" dedi.    Eylem Kaftancıoğlu'nun, "CHP İstanbul İl Örgütü olarak 1 Mayıs'ta Maltepe'de olacağız" sözüyle son bulurken, kitle sloganlarla dağıldı.