DİSK, EMEP, Barış Vakfı ve HDK’den Newroz mesajı

2018-03-20 14:10:31


	İSTANBUL -  DİSK, EMEP, Barış Vakfı ve HDK, yayınladıkları Newroz mesajlarında, OHAL sürecindeki baskı politikalarına ve Efrin savaşına dikkat çekerek, “Savaş yorgunu olan bu coğrafyada, emperyalist güçlere karşı barışı ve kardeşliği savunmadıkça kazanan her zaman zalim Dehaklar olacaktır” diye kaydetti.

	Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Emek Partisi (EMEP), Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ve Barış Vakfı yaptıkları yazılı açıklama ile Newroz’u kutladı. DİSK Yönetim Kurulu adına Genel Başkan Kani Beko tarafından yapılan açıklamada, “Newroz/Nevruz bir yandan ortak bir bayram olması nedeniyle, barışın ve kardeşliğin sembolü haline gelmişken, bir yandan da ortak umutların, ortak mücadelelerin ve karanlıktan hep beraber çıkışın, hep beraber kurtuluşun, zalimleri hep beraber yenmenin ortak sembolüdür” ifadesine yer verildi.

	 

	‘1 MAYIS GİBİ TEHLİKELİ VE YASAK İLAN EDİLDİ’

	 

	Beko, “Tarih boyunca bu topraklar tanık olmuştur ki zalimler, halkların birbirine düşmesinden beslenir, kardeşliğinden korkar. Tam da bu nedenle Newroz/Nevruz, halkların bir araya gelip, omuz omuza verip, kendi baskı ve sömürü düzenlerini tehdit etmesinden korkan zalimlerin hedefi olmakta, birçok zaman tıpkı 1 Mayıs gibi ‘tehlikeli’ ve ‘yasak’ ilan edilmektedir” diye kaydetti.

	 

	Dehak'a karşı Demirci Kawa'nın destansı mücadelesine yer verilen açıklamada, “Bu çağın en büyük Dehak'ı bölge halklarını birbirine düşüren politikalar sürdüren emperyalist güçlerdir. Savaş yorgunu olan bu coğrafyada, emperyalist güçlere karşı mücadelenin olmazsa olmazı barışı ve kardeşliği savunmaktır. Barışı ve kardeşliği savunmadıkça kazanan her zaman zalim Dehaklar olacaktır” vurgusu yapıldı.

	 

	‘HALKLARIN KARDEŞLİĞİ KAZANACAK’

	 

	OHAL rejimi ve KHK düzenine dikkat çekilen açıklamada, “Eğer bu topraklarda insanca ve kardeşçe yaşamak istiyorsak ilk yapmamız gereken OHAL düzenine son vermektir. Yeni bir günün, kurtuluş gününün, baharın gelişinin en somut anlamı, OHAL düzeninin son bulmasıdır. Benzer şekilde 1 Mayıs Birlik Mücadele ve Dayanışma Gününe de emeğin demokrasi talebi damgasını vuracaktır. Eğer kol kola, omuz omuza mücadele edersek, er ya da geç OHAL gidecek, demokrasi gelecek, işçilerin birliği ve halkların kardeşliği kazanacaktır” denildi.

	 

	EMEP: KUŞATMAYA KARŞI MÜCADELEYİ YÜKSELTME GÜNÜ

	 

	Emek Partisi (EMEP) de yaptığı yazılı açıklama ile halkların Newroz’unu kutladı. Ortadoğu halklarının 2018 Newroz’unu “emperyalist savaş tehdidi” ve gerici güçlerin saldırı ve kuşatması altında karşıladığına vurgu yaparak, “Bu coğrafyanın en eski halklarından biri olan Kürtlerin kendi geleceklerini belirleme yönünde attıkları adımlar ve her türlü ulusal kazanımları bölgesel gericilikler tarafından kendilerine yönelik bir tehdit olarak görülüyor ve boğulmaya çalışılıyor. Bölgede egemenlik mücadelesi halinde bulunan başta ABD ve Rusya olmak üzere emperyalist güçler, kendi çıkarları söz konusu olunca halklar arasında gerilim ve çatışmaları kışkırtmaktan geri durmuyor, taktıkları demokrasi ve özgürlük savunuculuğu maskesinin altındaki sömürücü ve yağmacı yüzlerini gösteriyorlar” denildi. Açıklamada, Ortadoğu halklarının Newroz’u, “Bugün bu kuşatmaya karşı halkların mücadeleyi yeniden yükseltme günüdür” vurgusu yapıldı.

	 

	‘İKTİDAR KÜRTLERİN KAZANIMLARINI TEHDİT OLARAK GÖRÜYOR’

	 

	AKP iktidarının Kürtlerin kazanımlarını kendisi için bir tehdit olarak gördüğünü ve Efrin saldırısını bu nedenle gerçekleştirdiğini vurgulayan EMEP, “Afrin’i sahiplerine teslim etmek gerekçesiyle cihatçı çetelerin unsurlarını da barındıran ÖSO gruplarıyla birlikte düzenlenen bu operasyon nedeniyle 50 bini aşkın sivil, yaşadıkları toprakları terk etmek zorunda kaldı. ÖSO gruplarının kente girişlerinden sonra ilk işleri Demirci Kawa heykelini yıkmak ve kenti yağmalamak oldu. IŞİD’e karşı mücadele sürecinde her fırsatta Kürtlerden övgü ile söz eden emperyalist güçler, Kürtlerin Afrin’deki varlıkları kendi çıkarlarına hizmet etmediği için Türkiye’nin ÖSO’yla yaptığı harekat karşısında üç maymunu oynadılar. Hükümet, bu harekatı aynı zamanda iç politikadaki hedeflerini gerçekleştirmenin bir aracı olarak da görüyor. Açıktır ki, 2018 Newroz’u bugüne kadar bütün kazanımlarını dişiyle tırnağıyla mücadele ederek var eden Kürt halkı ve ülkedeki demokrasi güçlerinin, bütün bu saldırı politikalarına alanlarda yanıt verme günü olarak anlam kazanmıştır” ifadesine yer verdi.

	 

	Bölgede izlenen politikaların işçi sınıfına, bölge emekçileri ve halklarına bir yararı olmadığı belirtilen açıklamada, “Türk, Kürt, Arap halklarının çıkarı barış, demokrasi ve enternasyonal dayanışmadadır. 2018 Newroz’unun emperyalist saldırganlığa, yayılmacı savaş politikalarına ve tek adam rejiminin inşasına ‘dur’ demek, gerici kuşatmayı dağıtmak için bütün emek, barış ve demokrasi güçlerinin birlik ve mücadeleyi büyüttüğü bir gün olması umudu ve kararlılığıyla halklarımızın bayramını kutluyoruz” diye belirtildi.

	 

	BARIŞ VAKFI: DAHA FAZLA KÖTÜLÜĞÜN ÖNÜNE GEÇİLMELİ

	 

	Barış Vakfı Yönetim Kurulu da yaptığı açıklamada, “ Ortadoğu halkları bu yıl, ateşin, özgürlüğün, barışın, umudun, mücadelenin, baharın ve geleceğin simgesi olan Nevruz-Newrozu buruk kutluyor” diyerek şu ifadeleri kullandı: “Bu ülke topraklarında çok değil 5 yıl önce 2013 Newroz’unda Abdullah Öcalan’ın Diyarbakır’da okunan mektubuyla ülkenin dört bir yanında yaşanan o büyük coşkuyu, esen barış rüzgârını  hatırlatmanın tam zamanı.” Efrin’de yaşananların hatırlatıldığı açıklamada, “Hep beraber, provokasyonlara açık bir ateş çemberinin içindeyiz. Buradan çıkışın yolu, toplumda barış fikrinin yeniden canlandırılmasına, huzur isteminin yükseltilmesine yol açmaktan, birbirimize sahip çıkmaktan geçiyor. Barışı canlandırmak, yaşamı adaletle güçlendirerek ölümleri sonlandırmaktır. İnsan olmanın ve insan kalabilmenin gereği, insana doğuştan hak ettiği değeri vermektir. Bu topraklara, bu ülkeye daha fazla kötülük yapılmasının hep birlikte önüne geçilmeli” denildi.

	 

	HDK: HAYDİ KARANLIĞI AYDINLATMAYA

	 

	Halkların Demokratik Kongresi (HDK) de yaptığı yazılı açıklamada Newroz’a çağrı yaparak şöyle devam etti: “Newroz ‘un ateşi sönmez ; sömürülenlerin, ezilenlerin ve ötekileştirilenlerin mücadelesine ve zaferine her daim ışık olmuştur, zafer de olacaktır! Çağın bütün modern Dehakları bilsinler ki Kawaların ruhu ve geleneği yaşıyor ve her yerde. Efrin'de Kawa'nın heykelini yıkanlar bilsinler ki, hakikatin gücü onların erişemeyeceği bir yerde; halkların yüreğinde ve özgürlük bilincinde. Tam da bunun için umut ve direnişle insanlığın zaferi Newroz kadar yakın! Haydi Newroz'a, karanlıkları aydınlatmaya! Haydi Newroz’a halkların baharında buluşmaya. Haydi Newroz'a, bayramlaşmaya!”