‘Sağlıklı kadın ve toplum için özgürlük şart’ 2021-10-17 15:42:53   İSTANBUL - HDK Sağlık Meclisi’nin, "Pandemiler yeni yaşama çağırıyor" sempozyumunda konuşan HDK’li Rezan Altındağ, sağlıklı bir kadının ancak özgür toplumla mümkün olabileceğini ifade etti.     Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Sağlık Meclisi’nin, "Pandemiler yeni yaşama çağırıyor" başlığıyla İstanbul Kadıköy'de bulunan Barış Manço Kültür ve Sanat Merkezi'nde düzenlediği sempozyum 2’nci gününde de devam etti.“Pandemi-Kadın” başlığıyla başlayan ilk oturumda, HDK Kadın Meclisi üyesi Mizgin Aksu ve HDK Sağlık Meclisi üyesi Rezan Altındağ konuştu.    ŞİDDET VE EMEK SÖMÜRÜSÜ    HDK’li Aksu, salgın sürecinde kadınların maruz kaldığı şiddet ve emek sömürüsüne dikkati çekti. Her iki konuda da çok fazla sorunun yaşandığına örneklerle açıklık getiren Aksu, salgının ilk yayılma dönemlerinde “herkese eşit” olduğu yönündeki söylemlerin doğruyu yansıtmadığını söyledi. Çok geçmeden bu durumun açıklığa kavuştuğuna işaret eden Aksu, “Salgında, ezilenler ile zenginlerin korunması arasındaki farkı gördük. Sonrasında erkekler ve kadınlar arasındaki farkı gördük. Daha sonra birçok eşitsizliğin ve korumasızlığın birçok bölüme ayrıldığını gördük” ifadelerinde bulundu.    7-24 İŞ SİSTEMİ   Salgınla birlikte eve hapsedilen kadınların şiddet gördüğünü belirten Aksu, “Bu süreçte kadın katliamları, tecavüzleri ve ev içi sömürüsü artmıştır. Bu süreçte kamusal alanlarda kadınlar evlere konuldu. Ev içinde çalışan kadınların oranı büyüdü. Bu durum aynı zamanda işverenin ‘ev içi halini devam ettirebilirsin aynı zamanda ben ne zaman istersem görüşebiliriz, istediğim zaman maile bakarsın. Telefonlarımı açmak zorundasın’ gibi söylemleri beraberinde getirdi. Kadınlar güvenceli çalışma anında bile 7-24 ulaşılabilir, iş yaptırılabilir hale dönüştüler” dedi.    YENİ YAŞAM İDDİASI   Ardından söz alan HDK’li Rezan Altındağ, salgınla birlikte var olan krizin daha da büyüdüğünü söyledi. “Ama bu krizlerden en az konuştuğumuz kriz patriarkal kriz oldu. Bu kriz diğer krizler olarak saydığımız krizlerin temel alt yapısıdır” şeklinde konuştu. Altındağ, bu krizi anlayıp ona göre mücadele perspektifinin belirlenmesi gerektiğini kaydederek, “Kadınların özgürlüğü ve mücadelesi olmadan yürüttüğümüz mücadeleler eksik kalır. Öncülüğün kadınların ekseninde olması lazım. Tüm olayları bir bütün gören, farklılıklarıyla var olan ve henüz inşa edilmemiş ama özünü bulmaya çalışan bir yeni yaşam iddiamız var” diye belirtti.     ‘SAĞLIKLI OLMA ÖZGÜR OLMA HALİDİR’   Ülkedeki savaş haline dikkati çeken Altındağ, bu nedenle hem toplumun hem de kadının “sağlıklı olma” şansının bulunmadığına dikkati çekti. Altındağ, sağlıklı bir toplumun inşasının ancak özgür toplumla olabileceğini ifade ederek, “Bir insanın sağlıklı olma hali, aslında özgür olma halidir. Bu mücadele içerisinde tanrıçalık kültürü, 2’nci dalga feministler, cadı avlarında verilen mücadele, Hindistan'da ‘pembe çete’ olarak bilinen kadınlar gibi verilen mücadele var” dedi.     İlk oturumun sona ermesi ardından sempozyuma bir süre ara verildi. Aranın ardından sempozyum, "Pandemi-Yeni Yaşam" oturumuyla devam edecek.