Eren: İktidarın kaprisi nedeniyle Evrensel’e ceza verildi 2021-01-13 12:24:54 İSTANBUL - Evrensel'e verilen 3 günlük ilan kesme cezasına tepki gösteren Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren, iktidarın ve Saray çevresinde bulunanların kaprisleri sonucu bu cezanın verildiğini belirtti.    Basın İlan Kurumu (BİK), Evrensel gazetesine 3 günlük ilan kesme cezası verdi. Gerekçe olarak ise 1 Mayıs 2020’de "Cumhuriyet kaçak villa haberi nedeniyle ifadeye çağrıldı" başlığıyla yayımlanan haberde İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un isminin geçmesi olarak gösterildi. Söz konusu haber, Altun'un İstanbul Kuzguncuk'ta kiraladığı araziye yaptırdığı yapıların İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından yıkılmasını haberleştiren gazetecilerin ifadeye çağrılmasıydı. Verilen cezayı “Üzmeyin Cezası” diye manşetine taşıyan gazeteye daha önce de yayınladıkları haberler nedeniyle toplamda 68 günlük ilan ve reklam kesme cezası verilmişti.    ‘İKTİDAR VE SARAY’IN KAPRİSİ’   Türkiye Basın, Yayın, Grafiker ve Ambalaj Sanayii İşçileri Sendikası (Basın-İş) Genel Başkanı Faruk Eren, Türkiye’de keyfi rejim yaşandığını ifade ederek, gazeteciler üzerindeki baskıların günbegün arttığını söyledi. Evrensel gazetesine verilen 3 günlük ilan kesme cezasının basın üzerindeki baskıların daha da arttığının kanıtı olduğunu sözlerine ekleyen Eren, iktidarın ve Saray çevresinde bulunanların kaprisleri sonucu gazeteye ceza verildiğini söyledi.    BİK’in kendini mahkeme yerine koyduğunu ifade eden Eren, “BİK, tamamen bir partinin kurumu haline bürünmüş. Daha önce Evrensel’e verilen cezalar da gösteriyor ki basın üzerindeki baskılar konusunda level atlamışlar. Bu durum her gün daha çok yaygınlaşıyor ama biz gazeteciler bu duruma alışmayacağız ve bu mücadeleyi sürdüreceğiz”  dedi.   TÜM DÜNYA FARKINDA   Türkiye’de basın özgürlüğünün acı durumda olduğunu belirten Eren, “Fahrettin Altun ve iktidardaki bazı isimlerden ‘Basın özgürlüğü güvence altında’ mesajları duyuyoruz. Şaka gibi bir mesaj. Türkiye gazeteciler için bir hapishane konumunda şu anda. Gazetecilere yönelik ağır baskılar var. Bunu hem Türkiye’de yaşayanlar hem de bütün dünya farkında” diye konuştu.   GAZETECİLİĞİ DEVLET TANIMLAYAMAZ   Haberi, gazeteciliği, neyin gazetecilik olup neyin haber olmayacağı mahkemeler ve kurumlar tarafından belirlenemeyeceğini söyleyen Eren, “Ne yazık ki uzun süredir mahkemeler ve çeşitli kurumlar ‘bu yaptığınız gazetecilik değildir’ diyerek keyfi kararlar alıyor. Halbuki gazeteciliğin evrensel ilkeleri vardır. Buna uygun davranan insanlar gazetecidir” dedi.    Buna örnek olarak gazeteci Ayşegül Doğan’a verilen cezayı gösteren Eren, “Mahkeme ‘Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanımlanmış bir gazetecilik faaliyeti yoktur’ diyor. Gazetecilik devlet tarafından tanımlanacak veya onun tarafından onaylanacak bir meslek değildir. Haber verme mesleğidir. İktidar da kendi aleyhine olan veya istemediği her haberi yapan gazeteciye ‘sen gazeteci değilsin’ diyor ve çeşitli baskılar uyguluyor, bahanelerle hakkında davalar açıyor, tutukluyor, ceza veriyor. Ne yazık ki gazetecilik Türkiye’de bu durumda. Fakat her şeye rağmen gazeteciler haber vermeye devam edecekler" ifadesinde bulundu.