İşçiler: Kıdem tazminatının kaldırılması ölüm fermanıdır 2020-07-05 09:20:55   İSTANBUL - İktidar ve sermaye ortaklığıyla kıdem tazminatı hakkının ellerinden alınmaya çalışıldığına dikkati çeken işçiler, "ölüm fermanı" niteliğinde olan bu girişime karşı "genel grevin şart" olduğunu söyledi.   AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan’ın “İstihdam Kalkanı” adıyla tartışmaya açtığı ve 25 yaş altı ile 50 yaş üstü belirli süreli sözleşmelerle çalışanların kıdem tazminatını ortadan kaldıracak “Tamamlayıcı Emeklilik Sistemine (TES)” yönelik tepkiler sürüyor. Kıdem tazminatını kırmızıçizgi olarak gören işçiler, geri adım atılmaması halinde genel grev seçeneğinin kullanılması gerektiğini dile getirdi.     ‘İKTİDAR PATRONUN YANINDA’   Boğaziçi Üniversitesi’nde işçi olan Kevser Çığrıkcı, kıdem tazminatın gelir güvenceleri olmasının yanı sıra işsiz kalmaları halinde hayatlarını sürdürmek için tek güvence olduğunu hatırlattı. Bundan ötürü işçilerin tazminatın fona devredilmek istenmesine karşı çıkan Çığrıkcı, “Şu çok net bir şekilde ortaya çıktı. İktidar işçiyi değil patronu koruyan düzenleme çıkarıyor. Bu durumu bütçe açığını kapatmaya yönelik yaptığına dair söylemler var. Bütçe açığını işçiler üzerinden değil de farklı durumlar yaratarak kapatabilirler. İktidar bu durumda Kıdem Tazminatını elimizden alarak daha güvencesiz yaşamımız için elinden gelini yapıyor. İşçinin karşısında değil de işçinin yanında durması gereken bir iktidar olması lazım” dedi.    ‘YAŞAM HAKKI ELİMİZDEN ALINIYOR’   İşçilerin yıllarca çalışıp bir birikim oluşturmaya çalıştığını ve bu birikimin de tek güvenceleri olduğunun altını çizen işçilerden Ali Rıza Özkan da tazminat hakkının ellerinden alındığı takdirde daha çok yoksul düşeceklerini ve borçlanacaklarını kaydetti. Durumu “Çünkü işçinin bütün sermayesi gidiyor” diyerek tanımlayan Özkan, “Bu yeni sistemle işçi kuru bir iskelet olarak ortada kalacak. Bu sistemden bizim anladığımız şu; sermaye ve iktidar ‘çalış, her şeyini getir bana ver ve kafanı kuma gömüp devam et’ diyor. Bu da yaşam, eğlenme, gezme, doğru yemek yeme hakkımızın elimizden alınması demektir” diye belirtti.   İŞÇİNİN ‘ÖLÜM FERMANI’   İşçinin bir ömür boyunca rahat bir yaşam için mücadele ettiğini aktaran Özkan, ancak bunun görmezden gelinerek hem kendi haklarının hem çocuklarının haklarının gasp edildiğine dikkati çekti. Özkan, “Daha çok borçlan, çalış, soru sorma, başkaldırma ve araştırma dayatılıyor. Ancak bu sistemlerine karşı sesiz durmayacağız. Haklarımızı savunacağız. Hata işçinin istediği bir düzenleme olmazsa genel grev şart olacak. Ezilen, sömürülen ve yok edilen işçi nasıl kalkıp da grev yapmasın. Nasıl yürümesin Ankara’ya kadar. Grev yapmalıdır çünkü, kıdem tazminatı tek güvencesi. Daha genel baktığımızı da bu düzenleme işçinin ‘ölüm fermanı’. Ha bir işçiyi alıp idam etmişsin suçsuz yere ha kıdem tazminatını elinden almışsın çok bir farkı yok” ifadelerini kullandı.     İŞÇİLERİN GELECEĞİ   Kıdem Tazminatı’nın “işçilerin geleceği” olduğunu ifade eden Yavuz Sevindik ise iktidarın bunu çok iyi bildiğini ve buna rağmen böyle bir girişiminde bulunduğunu vurguladı. İktidarın işçiler için bugüne kadar iyi bir durum yaratmadığını sözlerine ekleyen Sevindik, “Şahit olduğum tek şey işçiden alıp zengine vermek. İşçinin önünü kesmek, fakirleştirmek, köleleştirmek amaçları bu. Tazminat gittiğinde, işçinin geleceği gitmiş demektir” şeklinde konuştu.    Tüm itirazlara rağmen geri adım atılmaması halinde genel grevin olması gerektiğinin altını çizen Sevindik, işçilere birlik ve beraberlik çağrısında bulundu.