Muhalefetten 'çoklu baro' uyarısı: Türkiye'nin başına ileride çok iş açar 2020-07-04 18:27:32   ANKARA - Çoklu baro teklifinin Adalet Komisyonu’nda devam eden görüşmelerinde muhalefet, teklife itiraz ederek, uyarılarda bulundu. AKP ve MHP’nin baroların yapısını değiştirmeyi hedeflediği çoklu baro teklifinin Adalet Komisyonu’ndaki görüşmeleri devam ediyor. Dünkü görüşmelerde teklifin ilk 5 maddesi kabul edildi. Teklifin maddeleri üzerine devam edilen komisyon görüşmelerinde muhalefet, teklife karşı uzun konuşmalar yaparak, teklife dair itirazlarını dile getirdi. CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, teklif sahiplerine, “Bu yasayı yaparken hangi sosyal ve siyasal ihtiyacı karşılıyorsunuz?” diye sordu. Baroların her zaman iktidarın hedefi olduğunu vurgulayan Tanrıkulu, “Türkiye Barolar Birliği Başkanıyla uyumlu bir görüntü veriyorsunuz ama barolarla değil. Baroların geçtiğimiz günlerde açıklamaları oldu ve bu açıklamalar işte Diyarbakır, Ankara, İzmir Barolarının. Bir kızgınlıkla karşılandı, bir öfkeyle karşılandı ve hemen onun arkasından da Sayın Cumhurbaşkanı barolarla ilgili bir düzenleme yapılması gerektiğini gündeme taşıdı. Şimdi, Anayasa’nın 135’inci maddesinde tanımlanmış yargının bir parçası olan savunma örgütüyle ilgili olarak bir düzenlemenin bir kızgınlıkla ya da işte bir öfkeyle ya da bir intikam duygusuyla ele alınmayacağını ben de biliyorum, sizler de biliyorsunuz. Bir siyasi mühendisliğin sonucu olarak tekrar gündeme getirdiniz bu düzenlemeyi. O siyasi mühendislik ne? Eğer zulüm yapmasanız, zalimlik yapmasanız iktidarda kalma şansınız kalmadı” dedi. ‘BARO BAŞKANLARI TEKLİFE KARŞI’ HDP Ağrı Milletvekili ve komisyon üyesi Abdullah Koç, teklifin anayasaya aykırı olduğunu dile getirdi. Koç, “Baro başkanları şu anda Meclisin kapısında ve Meclisin kapısında bekletiliyor. Bakın, ben artık dün arkadaşlarla görüştüm, ziyaret ettim. 80 baronun 80’i şu anda mevcut olan bu kanun teklifine karşı. Barolar Birliğinin temsilcisi de burada aynı şekilde bu düşüncesini belirtti; çoklu baronun Türkiye’deki mevcut olan sisteme uymayacağını çok net bir şekilde dile getirdi” diye konuştu. ‘BİR UTANÇ’ HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, baro başkanlarının dışarıda bekletildiklerini söyleyerek, şunları söyledi: “Baro Başkanlarımız, savunmanın temsilcisi arkadaşlarımız maalesef hâlen duvar dibinde bekletilmeye devam ediliyor. Duvar dibinde bekletilme onlar açısından bir direniş, bir gurur kaynağı, arkadaşlarımız üç gündür gerçekten önemli bir direniş sergiliyor. Hem baro başkanlarımız hem avukat arkadaşlarımız Ankara’da ve diğer illerdeki eylemleriyle, gösterdikleri tepkilerle kendilerine düşen görevi, gerçekten savunmanın önemini, savunma hak mücadelesindeki yerini bir kez daha eylemsellikleriyle gösteriyorlar ama komisyona düşen kısmıyla, Meclise düşen kısmıyla değerlendirdiğimizde aslında burası açısından bir utanç durumu. Çünkü savunmanın konuşulduğu bir yasa düzenlemesinde avukatlar yok, barolar yok, temsilcileri kabul edilmiyor. Cezaevlerine çevrilmiş bir görüşme odasında, komisyon görüşmeleri kimsenin alınmadığı -niye alınmadığının da açıklanmadığı, hiçbir gerekçe de sunulmadığı- kapalı kapılar ardında sürdürülüyor, kümülant demokratik bir yöntemle bir yasa tartışması yapıyoruz. Gerçekten bu tarihe bu şekilde, bir utanç vesikası olarak geçecek.” ‘TÜRKİYE’NİN BAŞINA İLERİDE ÇOK İŞLER AÇAR’ İyi Parti Ankara Milletvekili Ayhan Altıntaş da, baro teklifinin 3 gündür komisyonda tartışıldığını ancak kimsenin bu konuda ikna edilmediğine değindi. Altıntaş, “Hükümetin muhalefeti kontrol amacı var, bu doğru ve baroları da muhalif görüyor, bu da doğru, onun için barolara bir operasyon yapıyor; benim bir görüşüm bu. Esastan bakarsak böyle bir görüş var ama usulden bakarsak yine yanlış gördüğüm bir husus: Bunu düzeltmek için kamu tüzel kişiliğini birden çok kuruluşa veriyor; bu çok yanlış bir şey, bu hakikaten Türkiye'nin ileride başına çok işler açacak ve çabukça vazgeçeceğiz diye düşünüyorum. Tabii, Ak Partili arkadaşların ‘Antidemokratik bir yasa çıkaralım.’ diye gayret ettiklerini açıkçası çok düşünmüyorum çünkü bu ülkede onların da çocukları yaşayacak, bizim çocuklarımız yaşamayacak sadece dolayısıyla hep beraber iyi bir ülkede yaşamak istiyoruz” diye konuştu. ‘KADINA DÖNÜK ŞİDDETİ DEVLET SADECE İZLEDİ’ CHP Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi ise, barolara müdahalenin kadına dönük cinayetleri arttıracağını dile getirerek, “Bakın, sadece bilinen 2019 yılında en az 474 kadın öldürüldü bu ülkede. Bu ülkede Emine Bulut’un: ölmek istemiyorum.’ sözüne 10 yaşındaki kızının ‘Anne, lütfen ölme.’ feryatları yankılandı. Şule Çet’i, Ceren Damar’ı ve daha binlercesini kimse unutmadı bu ülkede. Eskişehir’de katledilen Ayşe Tuba Arslan’ın savcılığa tam 23 suç duyurusu vardı. Aydın’da koruma altına alınmak isteyen Zeliha Erdemir’in savcılığa verdiği 46 suç duyurusu vardı. Evet, sadece, yine, 2019 yılında bilinen en az 96 çocuk istismar edildi bu ülkede. Koruma kararı talebi mahkemelerce reddedilen kadın sayısı yüzde 74 arttı. 2018’de 11 bine yakın kadının koruma kararı talebi ise reddedildi yine. Kısacası, bu ülkede kadınların öldürülmesine, tacize uğramasını, şiddet görmesini devlet sadece izlemekle yetindi. Baroları bölmekle, savunma hakkını ortadan kaldırmakla bu sayıların artırıldığının ve önüne geçilemeyeceğinin farkındalığında olduğunuzu umuyorum” ifadeleri kullandı.