DİYARBAKIR - DBP Diyarbakır İl Örgütü'nün kongresinde konuşan DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, “Bundan sonra kimse Kürtleri yok sayarak siyaset yapamayacak. Cenevre’den, Soçi’den, Astana’dan geri döndüler. Kürtsüz gittikleri her yerden geri dönecekler” dedi.
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Diyarbakır İl Örgütü, “Ulusal birlik ruhu ile özgür topluma doğru yürüyoruz” şiarıyla 5’inci Olağanüstü Kongresi’ni gerçekleştirdi. Merkez Bağlar ilçesinde bulunan Demirok Tesisleri’nde gerçekleştirilen kongre salonuna, “Kalıcı ittifak kalıcı özgürlük”, “Huzur ve özgürlük için ulusal birlik” ve “Kadının örgütlülüğü özgür yaşamı örgütlemektir” yazılı pankartlar asıldı.
Kongreye, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri ve partililer, Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivistleri ile siyasi parti, sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve kişi katıldı.
Saygı duruşu ile başlayan kongre, Divan Kurulu’nun seçimiyle devam etti. Kongrede konuşan DBP İl Eşbaşkanı Garip Kandemir, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik 15 Şubat uluslararası komployu kınayarak, İmralı tecrit sisteminin Ortadoğu’yu kaosa sürüklediğini söyledi. Kürt halkının komploya karşı direndiğini belirten Kandemir, “Kürdistan’ın kadın ve erkekleri kanlarıyla bu zulme karşı mücadele etti ve ediyor. Kürt iradesini yok saymak için her yerde savaş açtılar ama Kürt direnişi ile bu komplo boşa çıkarıldı. Devlet kendi çıkarlarıyla hareket ediyor. İktidar kendi varlığını Kürtlerin yokluğu üzerinden sağlamaya çalışıyor. Kürtler buna karşı birlik olmalıdır. Birlik olarak bu komployu boşa çıkarmalıyız. Kongremizin birliğin güçlenmesine vesile olmasını umuyorum” ifadelerini kullandı.
Ardından Kürt siyasetinin özgürlük ve demokrasi mücadelesini anlatan sinevizyon gösterimi oldu.
‘ŞÊX SAİD’İN TORUNLARIYIZ’
DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, Öcalan’a yönelik uluslararası komployu kınayarak sözlerine başladı. Komplonun sadece Öcalan’a değil, tüm halklara yönelik bir komplo olduğunun ifade eden Güven, “Kürtlerin birçok öncüsü asıldı, tutuklandı. Şêx Said darağacına asıldığında, ‘Bizi şimdi asabilirsiniz ama yarın torunlarımız size karşı duracak’ demişti. Biz onun torunlarıyız. Bu komployla kafayı kesersek beden yok olur diye düşündüler. Abdullah Öcalan’ı da tutuklarsak, Kürtler biter diye düşündüler. Ancak binlerce kişi ayaklandı” dedi.
‘SALDIRILARA KARŞI ULUSAL BİRLİK’
Kürt ulusal birliğinin önemine dikkat çeken Güven, “Kürtlere yönelik saldırılara karşı ulusal birliği sağlamak lazım. Ulusal birlikle mücadele edebiliriz. Birinci hedefimiz ulusal birlik olmalı. Birlik ve beraberlik ruhuyla bir araya gelmeliyiz. Bu çalışma kutsaldır ve hep birlikte bu çalışmayı sürdüreceğiz. AKP-MHP ittifakı, kendini var edebilmek için zulmünü daha da arttırmış. İtibarları yok olmuş durumda. 15 bin partilimiz tutuklandı. Parti üyelerimize onlarca yıl ceza verilmiş. Bu saldırılar karşısında hangi parti ayakta durabilir? Saldırılara karşı bu salonu doldurabiliyorsak, biz kazanacağız demektir. Bu tutuklanmalar bizi durduramaz. Zafer bizim olacak” diye konuştu.
‘KÜRTSÜZ GERİ DÖNECEKLER’
Kürtlerin AKP-MHP ittifakının saldırılarına rağmen ayakta olduğunu ve ulusal birliğin sağlanması için mücadele ettiğini vurgulayan Güven, şunları söyledi: “Ulusal birlik yükselerek devam ediyor ve Kürtler artık statüsüz yaşamak istemiyor. Erdoğan’a, Bahçeli’ye, Kılıçdaroğlu’na rağmen biz statümüzü alacağız. Halkımızla birlikte başaracağız. Koşullar bizim için elverişlidir. Kurumlarımıza sahip çıkalım, 2020 yılı statümüzü kazanma yılı olacaktır. Bundan sonra kimse Kürtleri yok sayarak siyaset yapamayacak. Cenevre’den, Soçi’den, Astana’dan geri döndüler. Kürtsüz gittikleri her yerden geri dönecekler. Türkiye’nin itibarı bitti. Erdoğan gibiler geldi geçti ama bu halk yerinde duruyor. Çok kısa zamanda önemli gelişmelerin olacağına inancımız var. Dünyada en örgütlü, bilinçli, haklarına sahip çıkan Kürtlerdir. Türkiye’deki yetkililer ne düşünürse düşünsün bizi ilgilendirmiyor. Biz yönümüzü halkımıza çeviriyoruz. Halkımızla birlikte başaracağız. Bugün ne yaşıyorsak yaşayalım, sonu muhteşem olacak.”
‘HER YERDE TECRİT UYGULANIYOR’
DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ise PKK Liderine uygulanan tecridin 21 yıldır sürdürüldüğünü dile getirerek, “Savaş hukuku ile Türkiye’de faşizmle yönetilen bir Türkiye yaratmak istediler. Kürdistan’ın her bölgesinde tecrit uygulanıyor. Öcalan şahsında tüm Ortadoğu halkı tecrit altına alındı. Bu tecride karşı hep birlikte karşı durmalıyız” şeklinde konuştu.
Kürt kazanımlarının korunması için ulusal birliğin sağlanması gerektiğinin altını çizen Aydeniz, “Şahsi çıkarlarımızı değil, halkların çıkarlarını düşünmemiz gerekiyor. Türkiye yalnızca kendi gücü ile değil, ulusal devletlerden aldığı güç ile Kürtlere saldırıyor. Bu Kürtler birlik oluşturmalı” diye ifade etti.
Yapılan konuşmaların ardından partinin faaliyet raporları okundu. Tek listeyle gidilen seçimde, DBP Diyarbakır İl Eşbaşkanlığına Seval Gülmez ve Mehmet Bakır seçildi.