Hatimoğulları: Suriye’ye barış ve kardeşliği taşıyacak yönetimlere ihtiyaç var

img
ADANA - Türkiye’nin Suriye politikasının başarısızlığa mahkûm olduğunu, bunun bedelini ise halkların ödeyeceğini söyleyen HDP Milletvekili Tülay Hatimoğulları, “İktidar bölgeye sadece savaş ve şiddet taşıdı. Barış ve kardeşliği taşıyacak yönetimlere ihtiyaç var” dedi.
 
Suriye rejim güçlerinin Rusya’nın desteğiyle selefi örgüt Heyet Tahrir el Şam’ın (HTŞ) kontrolündeki İdlib’e yönelik başlattığı operasyona Türkiye’nin karşı durmasıyla baş gösteren kriz hala sona ermiş değil. Soçi Mutabakatı ile oluşturulan bölgedeki gözlem noktalarını boşaltmayacağını açıklayan AKP Hükümeti, kendi topraklarında yaptığı operasyonu durdurması konusunda Suriye rejimine Şubat ayına kadar süre verdi.
 
Türkiye’nin, hem rejim hem de onu destekleyen Rusya ile karşı karşıya gelmesiyle derinleşen krizi Halkların Demokratik Partisi (HDP) Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları değerlendirdi.
 
Yaşanan gerilim sonrasında Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın sarf ettiği “Askerlerimize zarar gelirse Soçi Mutabakatı’na bağlı kalmayacağız, rejim güçlerini her yerde vuracağız” sözleri üzerinde HDP’li, Hatimoğulları, AKP iktidarı ve MHP’nin söylemlerine bakıldığında Türkiye’nin sanki Suriye’ye savaş ilan ettiği havasında olunduğunu dile getirdi. 
 
Suriye’ye yapılan askeri yığınakla asker ölümlerin artığına dikkat çeken Hatimoğulları, Türkiye'nin işi olmadığı belirttiği Suriye topraklarına girmemesi gerektiğini söyledi.
 
SURİYE POLİTİKASI BAŞARISIZLIĞA MAHKÛM
 
HDP’li vekil, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın "İdlib'deki saldırıların durması için NATO, Avrupa ve dünyadan somut destek sağlanmalı" yönündeki sözlerinin de mevcut bu soruna çare arayışından başka bir şey olmadığını kaydetti. Hatimoğulları, “Başından beri Türkiye özellikle Suriye’deki siyaseti ile Rusya ve ABD arasında şantaj siyaseti izleyerek her iki taraftan taviz koparmaya çalıştı. Türkiye’nin Suriye politikası kaotiktir ve başarısızlığa mahkûmdur. Şöyle geriye dönük baktığımızda Türkiye’nin attığı her adımın elinde patladığını görürüz. Gelinen bu son noktada ise, zayiatı çok olan bu başarısız politikanın bedelini Türkiye’de ve bölgede yaşayan halklar ödeyecektir. İşte şimdi Savunma Bakanı’nın bu çare arayışı tam bu durumun somut bir şekilde ifadesidir” diye konuştu.
 
'AKP BAŞINDAN BERİ ÇETELERE DESTEK VERDİ’
 
Soçi ve Astana süreçlerine dahil olup, İdlib’te 12 gözlem noktası kuran AKP’nin varılan mutabakatlara uygun davranmadığını belirten Hatimoğulları, “AKP’nin savaşın başından beri çetelere destek verip, 911 kilometrelik Suriye sınırında çetecilere alan açarak, Türkiye’de üs kullanma imkanı sağladığını” kaydetti. 
 
Hatimoğulları, “Antakya’da ‘operasyon odaları’ kurdu. Urfa ve Antep bu çetelerin adeta üssü haline getirildi. Eğit-donat projesine ev sahipliği yaptı. Suriye hükümetine ve vatanlarını savunan Rojava Kürtlerine karşı savaşacak güçler ihraç etti” ifadelerini kullandı. 
 
Suriye’deki savaşın barışçıl yollarla sonlandırılamamasının tüm Ortadoğu’ya etkileri olduğunu vurgulayan HDP’li vekil, şunları ekledi: “Bu toprakların kadim sorunlarından olan Kürt meselesi barışçıl, demokratik yöntemlerle çözülmeden, bölgede yaşayan tüm halklar Arap, Kürt, Türkmen, Ermeni ve Süryaniler kendi kaderlerini tayin etme hakkına sahip olana dek özgürlük ve demokrasiden bahsetmek mümkün değil.” 
 
'HALK TEDİRGİN'
 
Hatimoğulları, Suriye’deki çetelerin üssü konumunda olan İdlib sorunu çözülmeye çalışılırken, Türkiye’nin bu şekilde müdahil olmasının savaştaki ısrarının göstergesi olduğunu da ifade etti. Hatimoğulları, “Hatay semalarında uçaklar uçuyor, Suriye’ye karadan Kırıkhan, Hassa, İslâhiye ve Kilis hattından askeri sevkiyat yapılıyor. Hatay’daki bölge hastanesinde özellikle yoğun bakım ünitelerinde boşalan yataklara normal hasta alınmıyor. Daha önce de bölge hastanelerinde görevli doktorların zorunlu görev adı altında İdlib’e gönderildiklerine dair bilgiler almıştık. Maalesef Hatay’da yaşayan halklar başta olmak üzere Türkiye’de yaşayan 83 milyon insan, iktidarın sürekli ifade ettiğimiz yanlış Suriye politikasının sonuçlarını en başından beri yaşamak zorunda bırakılıyor. Halklar tedirgin” diye konuştu.
 
'SURİYE HALKLARI KARAR VERMELİ'
 
Geleceklerine Suriye halklarının kendilerinin karar vermesi gerektiğinin altını çizen Hatimoğulları, hem Suriye’de hem de bölge genelinde çözümün ancak demokratik, barışçıl yollarla sağlanabileceğini kaydetti. Hatimoğulları, “Suriye’de iç savaşı sona erdirecek ve Suriye’deki tüm tarafları kapsayacak demokratik bir diyalog ve müzakere süreci en acil ihtiyaçtır. Suriye’de ve bölgede kalıcı çözüm, bu barış politikası izlenerek sağlanabilir. Bunun için Türkiye, Suriye topraklarına müdahale/ilhak sevdasından vazgeçmeli. IŞİD’e karşı güçlü bir mücadele veren Kürt halkının statüsü Türkiye'de ve Rojava'da kabul edilmeli. Suriye'de yeni yazılacak olan Anayasa’da bu statünün tanınması konusunda Türkiye, Kürt halkıyla dayanışarak bunun arkasında durmayı başarabilmelidir. Ama bunu AKP/MHP iktidarından beklemiyoruz artık. Türkiye’de iktidar değişmeli. Bu sadece Türkiye’deki ezilen ve sömürülenlerin değil, Ortadoğu ve Kuzey Afrika halkları için de önemlidir. İktidar bölgeye sadece savaş ve şiddet taşıdı. Barış ve kardeşlik taşıyacak yönetimlere ihtiyaç var” dedi.
 
MA / Hamdullah Kesen