Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik dün başlattığı saldırıya tepki gösteren Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı ve Ağrı Milletvekili Berdan Öztürk, yapılanın operasyon değil bir işgal girişimi olduğunu söyledi. 

 

AKP- MHP iktidarının artık Türkiye halklarına sunacağı bir şey kalmadığına dikkat çeken Öztürk, “Türkiye’de bugün ekonomik, sosyal, siyasal her anlamda tükenmişlik, bitmişlik ve bir çözülme var. Dolayısıyla kendi iktidarlarını devam ettirebilmek adına Kürt düşmanlığı üzerinden, Kürtlere saldırarak, devam ettirmek istiyorlar. Bugün Rojava’ya yapılan işgaldir ve bu işgal girişimi kabul edilemez. Türkiye’deki tüm halkların savaşa karşı olan tüm kesimlerin sesini yükseltmesi gerekiyor” dedi.

 

‘TÜRKİYE KARANLIK BİR GELECEĞE SÜRÜKLENİYOR’

 

Bugüne kadar Rojava’dan Türkiye’ye tek bir tehdidin söz konusu olmadığını aksine daha çok diyalog kurulması yönünde irade beyanında bulunulduğunu dile getiren Öztürk, "AKP kendisini kurtarabilmek ve iktidarını sürdürmek için Türkiye’yi karanlık bir geleceğe doğru sürüklüyor. Bu karanlık gelecekten kurtulmanın yolu da şuandaki işgal girişimine karşı çıkmadan geçer” diye konuştu.

 

‘ULUSLARARASI GÜÇLER HAREKETE GEÇMELİ’

 

Türkiye halklarının da savaş istemediğini vurgulayan Öztürk, Türkiye’nin savaş politikalarıyla saldırıya açık hale getirildiğini belirtti. Öztürk, “Sadece ekonomik açıdan değil. IŞİD’in uyuyan hücreleri yeniden uyandı ve saldırıya geçti. Türkiye ve Ortadoğu coğrafyası için IŞİD dediğimiz barbar çetelerin yeniden ortaya çıkmasını sağlayacak. Bu nokta da tüm uluslararası güçler sadece kaygı belirtmekle değil aynı zamanda harekete geçmelidir” ifadesinde bulundu. 

 

‘GÜN BİRLİK OLMA GÜNÜDÜR’

 

Kuzey ve Doğu Suriye’ye Türkiye’nin operasyonun bir kez daha Kürtler arasında oluşamayan ulusal birliğin ne kadar önemli olduğunu ortaya koyduğunu kaydeden Öztürk, Kürtlerin kazandığı her statünün saldırı altında olduğuna dikkat çekti. Öztürk, şunları söyledi: “Güney Kürdistan’daki referandum sürecinden, Efrîn işgalinden de bunu iyi  biliyoruz. Kürtlerin kazanımlarına, varlığına, diline, tarihine yönelik, Kürde ait ne varsa her şeye ciddi bir saldırı söz konusudur. Gün birlik olma günüdür. Bu sadece Rojava meselesi değildir. Bu tüm Kürdistan coğrafyasında yaşayan halklara yönelik saldırı ve işgal girişimidir. Bugün Rojava yarın Güney Kürdistan olacaktır. Bir yerdeki kazanım her parçadaki kazanımdır ve bunu sahiplenmek gerekiyor. Bir parçaya yönelik saldırı söz konusu olduğunda her dört parçada yaşayan Kürtlerde tepkilerini ortaya koymalıdır. Ulusal bir refleksle saldırılara 4 parça Kürdistan’da tepki gösterilmeli.”