MGK toplantısı sona erdi

img

HABER MERKEZİ - Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığındaki MGK toplantısı sona erdi. Sonrasından paylaşılan bildiride, Kuzey Suriye’de oluşturulmak istenen ‘güvenli bölge’ için “Barış koridorunun inşası için kararlılık teyit edildi” ifadelerine yer verildi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda gerçekleştirilen basına kapalı toplantı, 6 saat 10 dakika sürdü.

Toplantı sonrasında yapılan açıklamada, ülke güvenliğini ilgilendiren önemli iç ve dış gelişmelerin ele alındığı, PKK’ye karşı Irak'ın kuzeyinde yürütülen “Pençe-1 ve Pençe-2” operasyonlarının devam edeceği belirtildi. Açıklamada yine uğradığı saldırı sonucu hayatı kaybeden Türkiye'nin Erbil Başkonsolosluğu'nda görevli diplomata yönelik eylemin arka planının aydınlatılması ve sorumluları hakkında gereğinin yapılması hususundaki çalışmaların sonuna yakından takip edileceği kaydedildi.

MGK açıklamasında PYD-YPG’ye destek veren ABD ve diğer Batılı ülkeler isim verilmeden eleştirildi.

Bu konuda PYD-YPG için, “Bazı ülkelerce halen müttefik olarak görülerek, eğitim ve teçhizat dahil, askerî ve siyasi açıdan desteklenmesinin kabul edilemez olduğu belirtilmiştir” denildi. Yine PYD-YPG yöneticileri ile birlikte bazı KCK yöneticilerinin kırmızı bültenden çıkartılmasının, FETÖ üyesi bazı isimlerin ise kırmızı bültene alınmamasının “küresel ölçekteki terörle mücadeleye ve Interpol'ün kuruluş gayesine büyük zarar verdiği” değerlendirmesinde bulunuldu.

Açıklamada, Kuzey ve Doğru Suriye Bölgesi’nde oluşturulmak istenen ‘Güvenli Bölge’ için “Barış koridoru” tanımlamasında bulunulması da dikkat çekti. Bu konuda şu ifadeler yer aldı:  “Suriye sınırımız boyunca oluşan otorite boşluğunun ülkemize yönelik tehditleri artırması sebebiyle, sınır güvenliğimiz çerçevesinde, bölgenin tüm terör unsurlarından temizleneceği ve bütün gücümüzle bir ‘barış koridoru’nun inşası için gayret sarf edileceği hususundaki kararlılığımız teyit edilmiştir.”

Rusya’dan alınan S-400’ler dolayısıyla NATO ile yaşanan gerilime dair ise açıklamada, “Türkiye'nin stratejik ortaklık, savunma ve güvenlik iş birliği konusundaki hassasiyeti ve beklentileri dile getirilmiş; NATO antlaşması ile ikili anlaşmaların ruhuna uygun olarak, ülkemizin uluslararası hukuk ve ahde vefa ilkesi çerçevesinde taahhütlerine ve sorumluluklarına riayet ettiği, müttefiklerimizden de aynı hassasiyetin beklendiği ifade edilmiştir” ifadelerine yer verildi.

Açıklamada yine “Doğu Akdeniz'deki uluslararası hukuktan kaynaklanan hak ve menfaatlerimiz ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hak ve menfaatlerinin korunmasına yönelik bölge barışı ve istikrarını esas alan, iş birliğinin gelişimine katkıda bulunan, kararlı ve ilkeli tutumumuzun sürdürülmesinin hayati önem arz ettiği kaydedilmiştir” denildi.