DBP: Ortadoğu barışı tutsak ve tecrit altında

img

DİYARBAKIR – Demokratik Bölgeler Partisi'nce (DBP) yayınlanan 15 Şubat mesajında “Sayın Öcalan şahsında Ortadoğu’nun barışı tutsak ve tecrit altındadır” denildi.

 
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 15 Şubat 1999’da Türkiye’ye teslim edilişinin 20’nci yılına ilişkin yazılı bir mesaj yayınladı. 
 
Paylaşılan mesajda şunlar kaydedildi: 
 
“15 Şubat Komplosuna karşı mücadelenin 20. Yılında Hegemonik Güçlerin Sistemi Kaybedecek, Halkların Sistemi Kazanacaktır.
 
15 Şubat 1999, sadece Kürt halkı için kara bir gün değildir, ayrıca Ortadoğu halklarının barışına karşı bir gündür. Kürtlerin her türlü soykırım kıskacında olduğunu ve Kürtlerin bir halk olduğu gerçekliğiyle tanışmasını sağlayan Sayın Öcalan, Ortadoğu merkezli yürütülen 3. Dünya Savaşının temel hedefi olarak Uluslararası bir komplo ile 20 yıldır İmralı Zindanında tecrit rejimi altında tutulmaktadır. Sayın Öcalan’ın temel perspektifi Kürt Sorunun çözümü ve demokratik ulus üzerindeki çözümlemeleri, başta halklara kader diye dayatılan tekçi ulus devleti kader olmaktan çıkarırken, tekçi ulus devletten beslenen Kapitalist Modernite Güçlerini de Ortadoğu’da zorlamaktadır. Uluslararası komployla, öncelikle Kürt Halkının direnişi ve mücadelesi kırılmak istenmiş, soykırımın kültürel ve siyasi hali durmaksızın devam etmiştir. Bir yandan demokratik siyaseti tasfiye etme operasyonları diğer taraftan savaşlarla, katliam politikaları devreye konulmuş ve özel savaş politikalarıyla Kürt halkı iradesiz kılınma çalışılmıştır.
 
TECRİT POLİTİKASI ÇÖZÜM DEĞİL
 
Ancak başta Kürt Halkı olmak üzere Türkiye’de ve Ortadoğu’da bir çok halk Sayın Öcalan’ın geliştirmiş olduğu siyasi, sosyal, ekolojik, ekonomik krizlerin çözümünde ve paradigmasında kendini bulmuş, Kürtlerin ve halkların özgürlük siyasetinde yer almıştır. Sayın Öcalan İmralı Zindanında tecrit ve izolasyon altında savunmaları ve duruşuyla bütün dünya halklarının saygınlığını kazanmıştır. Yalnızca, 2013-2015 tarihleri arasında yaşanan müzakere sürecinde de Türkiye halkları için bir aktör olduğunu ortaya koymuştur. Sayın Öcalan bu rol ve misyonunu oynadığı için 5 Nisan 2015 tarihinden bu yana İmralı Zindanında mutlak tecrite alınarak, ailesi, avukatları, vasisi ve diğer tutsaklara tanına üç kişilik ziyaretçi hakkı yasaklanmıştır. Bu mutlak tecrit politikası Türkiye halkları için çözüm değil, tam tersine kaosu ve çözümsüzlüğü derinleştirerek, çatışma kültürünü yaratmaya devam etmektedir.
 
21. Yüzyılda komplonun 20. yılında emperyalist, ulus-devletçi, hegemonik sistemler hiç olmadığı kadar derin bir krizin içinde ve faşizmin yüzüne bürünerek halkları karanlığa sürüklemek istemektedir. Ancak sistemsel olarak kaybetmenin korkusu gerek Türkiye’de ve Ortadoğu’da kendisini net göstermektedir. Kürt Halkı şahsında halkların kendi sistemlerini örmesi ve mücadeleleri faşizme karşı kazanmaya en yakın dönemindedir. 
 
AÇLIK GREVLERİ, KOMPLOCU GÜÇLERE KARŞI DİRENİŞİN VE PROTESTONUN KENDİSİDİR
 
DTK Eşbaşkanı ve Hakkâri milletvekili Sayın Leyla güven açlık grevinin 100. Gününde, Eş Genel Başkanımız Sebahat Tuncel’in açlık grevi eylemi 32. Gününde ve cezaevlerindeki siyasi tutsaklar açlık grevlerinin 62. gününde ve dünyanın birçok yerinde devam eden açlık grevlerinin temel mesajı nettir: “Sayın Öcalan üzerindeki tecrit kaldırılsın.” Bu talep Kürt Sorunu başta olmak üzere tüm sorunların demokratik zeminde çözülmesi demektir. Ancak AKP hükümeti İmralı’da tecriti uygulamaya devam ederek hem Kürt Halkına hem de Türkiye halklarına yönelik derin bir tecrit sistemini rejimleştirmeye çalışmaktadır. Bizler demokratik siyaset yapan kurumlar olarak, İmralı Tecrit sisteminin kırılması için toplumun her bir kesimini, AKP-MHP faşizmine karşı mücadeleye ve tecritin kalkması için taraf olmaya, bu zülme karşı bedenlerini açlığa yatıranların haklı mücadelesinin sesi olmaya çağırıyoruz. Açlık grevleri, 15 Şubat komplosuna ve komplocu güçlere karşı direnişin ve protestonun kendisidir.
 
ORTADOĞU HALKLARI İÇİN ÖNCÜ BİR MİSYONU SÖZ KONUSU
 
15 Şubat uluslararası komplonun 21. yılına girerken Sayın Öcalan şahsında halkımızın özgürlük ve demokrasi mücadelesi komplolarla ve tecritle engellenmeye çalışılmaktadır. Sayın Öcalan’ın sadece Kürt halkı açısından değil, tüm Ortadoğu halkları için öncü bir misyonu söz konusudur. Bu nedenle Sayın Öcalan’ın tecrit altında tutulması Kürt Halkının ve tüm Ortadoğu halklarının tecriti anlamına gelmektedir. Sayın Öcalan şahsında Ortadoğu’nun Barışı tutsak ve tecrit altındadır. Bu nedenle özelde Ortadoğu halklarını genelde tüm dünya halklarını Sayın Öcalan üzerinden geliştirilen Uluslararası Komplonun sonlandırılması ve Sayın Öcalan’ın özgürleşmesi için demokratik mücadeleye çağırıyor 15 Şubat Komplosunu ve tüm komplocu güçleri kınıyoruz.
 
15 ŞUBAT 2019
DEMOKRATİK BÖLGELER PARTİSİ”