Buldan: Meclis ve Adalet Bakanlığı tecridi gündemine almalı

img
ANKARA - Meclis’te açlık grevinde olan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin bir an önce kaldırılması gerektiğini belirterek, Meclis ve Adalet Bakanlığı’nın konuyu gündemine alması gerektiğini söyledi.
 
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridin kaldırılması talebiyle başlattığı açlık grevi 28’inci gününde. 
 
Güven’e destek için Mersin’de 2 Aralık’ta başlatılan açlık grevine ilişkin HDP il binası basılarak açlık grevindeki 10 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltıların yaşanmasıyla HDP, açlık grevlerine tüm Türkiye’de milletvekillerinin girmesiyle devam etme kararı aldı. Böylece; Eş Genel Başkan Pervin Buldan ve DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk’ün de içerisinde bulunduğu 10 milletvekili Meclis’te açlık grevi eylemine başladı.
Partinin Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirmede bulundu. 
 
Öcalan ile görüşmelerin kesildiği 5 Nisan 2015 tarihinden bu yana Türkiye’nin bir kriz ve kaosa sürüklendiğini ifade eden Buldan, şöyle devam etti: “Aslında; 7 Haziran seçimlerinden hemen sonra tecridin başlamasıyla birlikte onlarca insanın yaşamını yitirdiği, ekonomik, sosyal ve siyasal krizlerin yaşandığı, gittikçe artan, toplumun tüm kesimine yayılmaya çalışılan bir kriz dönemini yaşıyoruz. Şunu çok açık ifade etmekte fayda var. Özellikle; 3 yıl öncesini düşündüğümüzde Sayın Öcalan ile yapılan görüşmeler doğrultusunda Türkiye’nin içinde bulunduğu durum, insanların yarına güvenle baktığı bir süreçti. 7 Haziran’da Türk ve Kürt halkının HDP şahsında barış sürecini sahiplenmesiyle birlikte AKP hükümeti bunu heba ederek, yeni bir süreci başlattı. Dolayısıyla; tecrit sadece sayın Öcalan’a uygulanan bir tecrit değildir.”
 
‘ÖCALAN KÜRT HALKINDAN İZOLE EDİLMEK İSTENİYOR’
 
Buldan, Öcalan üzerindeki tecridin kalkmasının milyonların talebi olduğunu belirterek, tecritle Öcalan’ı Kürt halkından koparmak, izole etmek, sesinin dışarıya çıkmasını engellemek ve bir irade kırılmasının yaşatılmak istendiğini vurguladı. Buldan, ancak barış umudu olanların 7 Haziran sonrası yapılan seçimlerde de HDP’ye sahip çıkmak ve Öcalan üzerinde uygulanmaya çalışılan tecridi kırmak için sandığa gittiğini ifade ederek, şöyle devam etti: “Bugün itibariyle ne yazık ki hala tecritte ısrar eden, bu sorunu görmeyen, bu sorunu tanımayan ve bu sorunun derinleşmesiyle birlikte aslında Türkiye’nin gidişatına yön veren bir sistem ve zihniyet ile karşı karşıyayız. Çok açık bir şekilde belirtmek isteriz ki bir an önce tecrit kaldırılmalı ve Sayın Öcalan üzerinde uygulanan bu yöntemin kırılması gerekiyor.” 
 
‘GÜVEN’İN ARKASINDA MİLYONLAR VAR’ 
 
Güven’in açlık grevini “direniş” olarak niteleyen Buldan, şunları söyledi: “Bir kadın, bir siyasetçi olarak başlattığı bu eylem çok anlamlı. Kendisi de şöyle tanımlıyor; ‘Sayın Öcalan’dan aldığım felsefe doğrultusunda siyasete girdim. Ama aynı zamanda Kürt halkının bir evladı olarak bunu sahiplenme sorumluluğumu hissederek, bu açlık grevini başlattım.’ Leyla Güven yalnız değildir. Leyla Güven’in arkasında milyonlar vardır ve herkesin talebi tecridin kaldırılmasına dönüktür. Siyasi iradenin, AKP hükümetinin başta Adalet Bakanı olmak üzere aynı zamanda Meclis’in bu konuyu gündeme alması gerekir ve tecridin kaldırılmasını konuşması gerekir.” 
 
'AÇLIK GREVLERİ SAHİPLENİLDİ’ 
 
Mersin’de başlatılan açlık grevi ardından il binalarına yönelik yapılan baskın ve gözaltılara değinen Buldan, “Gözaltılar, aslında tam da bahsettiğimiz irade kırılmasına yönelikti. Çünkü bugün sadece dışarıda değil, cezaevlerinde de yoğun bir şekilde başlayan bununla birlikte yaygınlaşmaya dönüşen bu direnişi ve eylemi kırmaya yöneliktir. Gözaltına alınan yurttaşlarımızın karakolda bile açlık grevini devam ettirmesi çok anlamlıdır. Her şeye rağmen operasyonlara, baskıya, şiddete ve eylemi kriminalize etme ve kırmaya karşı insanlar daha çok açlık grevini sahiplenmeye başladılar” dedi.
 
'MECLİS’TE ÇÖZÜLMESİ GEREKTİĞİ İÇİN BURADAYIZ’
 
Meclis’te başlattıkları 2 günlük açlık grevi sembolik bir anlam taşısa da tecridin Meclis’te konuşulması gerektiği için burada eylem yaptıklarını dile getiren Buldan, “Bu sorun burada konuşulmalıdır. Meclis’te tartışılmalıdır, çözüm yeri Meclis’tir. Ancak bugün baktığımızda hükümetin 3 maymunu oynadığı, görmediği, duymadığı, konuşmadığı bir dönemde bu sorunu (tecridi) buradan (Meclis’te) ele alarak, buradan dikkat çekerek, anlatmış bulunuyoruz” ifadelerini kullandı. 
 
'MYK’DA YOL HARİTASI BELİRLEYECEĞİZ’
 
Buldan, cezaevlerinde de yaygınlaşan açlık grevlerine dair HDP olarak nasıl bir yol ve yöntem izleyeceklerini Perşembe günü yapacakları Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında ele alacaklarını söyledi. Buldan, “Bu toplantıda bir yol çizeceğiz ve karar mekanizmalarımız ile birlikte bu sorunu daha çok toplumsallaştırarak, Türkiye kamuoyunun gündemine almak, tecridin biran önce kalkması ve Leyla Güven şahsında tecrit meselesinin gündeme alınması için yol haritası çizeceğiz. MYK’da netleştireceğiz ve kamuoyu ile paylaşacağız” dedi. 
 
MA / Berivan Altan