'Kendi dilimizde yazmak ve okumak sorumluluktur'

img
BATMAN - İhraç edilen öğretmen Ramazan Kavak'ın ikinci şiir kitabı "Êşa Genîm" raflardaki yerini aldı. Ana dilinde yazmayı ve okumayı bir sorumluluk olarak tanımlayan Kavak, "Beni kendi dilimde yazı yazmaya iten temel etken hakikattir" dedi.  
 
Batman Gercüş’te öğretmenlik yaparken önce Sason’a sürgün edilen, daha sonrasında ise 686 Nolu Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile sınıf öğretmenliği mesleğinden ihraç edilen Ramazan Kavak, ikinci Kürtçe şiir kitabını da çıkardı. Evli olan Kavak, ihraç edilmesinin ardından yaşamını çeşitli işlerde çalışarak idame ettirdi. Kısıtlı imkanlarına rağmen Na Yayınları'ndan "Şiverêk" adlı  ilk kitabının ardından "Êşa Genîm" isimli ikinci şiir kitabını da çıkardı. Toplumun yaşadıklarını şiirlerinde işlemeye çalışan Kavak, anadili olan Kürtçe yazmanın okumanın ve dünya edebiyatı içerisinde görünür kılmanın önemli bir sorumluluk olduğuna dikkat çekti. 
 
'EDEBİYAT GERÇEĞİ CESURCA YAZABİLMELİDİR'
 
Edebiyatın halka benzediğini söyleyen Kavak, "Halkın ezildiği bir yerde edebiyat bu gerçekliği cesurca yazabilmeli. Ezilen toplumların en önemli handikaplarından bir tanesi de kendi dilinde yazanların ve okuyanların çok az olmasıdır. Kürt edebiyatı şekillendiği coğrafya üzerine çok zengin bir kültüre sahip ama bu rağmen edebiyatta halen istenilen noktada mıyız? Bunu sorgulamalıyız. Daha da önemlisi hiçbir zaman da var olanla da yetinmemeliyiz" dedi. Kürtçe yazmaya ve araştırmaya son on yıldır daha fazla ağırlık verdiğini söyleyen Kavak, "Beni kendi dilimde yazı yazmaya iten temel etken hakikattir. Kendi dilimizde yazmak ve okumak edebiyatımızı dünya edebiyatında daha etkin ve görünür kılmak önemli bir sorumluluktur. Eğer bu sorumluluk bilincinde, okur ve yazarsak dilimizi bugünlere kadar taşıyan edebiyatçılarımıza, şairlerimize, dengbêjlerimize olan borcumuzu da bir nebze de olsa ödemiş sayılabiliriz" diye belirtti. 
 
BÊKES ŞİİRLERİYLE HATIRLANACAK
 
Bölgede ve Kürtlerin yaşadığı birçok yerde baskıların arttığına dikkat çeken Kavak, yapılan ev baskınlarında el konulan kitapların "suç unsuru" olarak dava dosyalarına konu edinmesine de değinerek, "Geçtiğimiz günlerde andığımız ve Kürt şiirinde önemli bir yeri de olan Şêrko Bêkes'in tüm şiirlerinin yer aldığı kitabı bir dava dosyasında suç unsuru olarak yer aldı. Bir kitap neden suç unsuru olabilir ki? Edebiyatın suç unsuru sayıldığı bir ülkede toplumsal huzur daha fazla zedelenir. Hangi dilde olursa olsun, edebiyattan korkmamak gerektiğine inanıyorum. Şêrko Bêkes'in kitabını suç unsuru sayanlar yarın unutulur bu topraklarda; ama Bêkes gibi halkının bağrından çıkmış şairler ise adı ve şiirleri ile hatırlanacak" diye konuştu. 
 
'BU TOPRAKLAR BARIŞA HASRET BİR ŞEKİLDE SARARIYOR'
 
Kitabına neden "Êşa Genîm" adını verdiğini anlatan Kavak, şunları söyledi: "Buğday bu coğrafyanın atalarını tarafından ehlileştirişmiş ve insanlığa armağan edilmiştir. Şiirlerimde meteforlara fazlasıyla yer vermeye çalıştım.Tüm sözcükleri,  okuyucunun taktirine bırakıyorum. Bugün buğdayın filizlendiği Ortadoğu ve Mezopotamya coğrafyası kan ve gözyaşının deryasına dönmüş, bu da buğdayın yaralanmasına yol açmıştır. Yaralar ise ancak toplumsal bir barışla geçebilecek yaralara dönüşmüştür. Bu topraklardaki buğday başakları barışa hasret bir şekilde sararıyor" dedi. 
 
'EDEBİYAT MANEVİYATI TAZELER'
 
Hayatın tüm alanlarında krizler yaşandığına değinen Kavak, "Edebiyat toplumsal huzurla doğru orantılı ilerler. Kürt edebiyatı gibi zor koşullarda nefes almaya çalışan ezilen halkların edebiyatı ekonomik krizlerde ise daha derin etkilenir. Hangi koşullarda olursa olsun Kürt edebiyatına önemi azaltmamalı aksine okuyucu ve yazarlar inadına Kürtçe yazmaya ve okumaya devam ederek, Kürtçe yayınlara sahip çıkması gerekmektedir" diyerek, Kürt şiirine sahip çıkılması gerektiğinin altını çizdi. 
 
Kendisine şair diyemediğini de dile getiren Kavak şunları dile getirdi: "Günümüzde herkes şiir yazdığını ve şair olduğunu söylüyor. Ama neye şiir denilip kime şair deneceğinin karar koyucusu ben değilim. Ben sadece yazarım taktir ise halkındır. Günümüzdeki neoliberal politikalar nedeni ile toplumlar maneviyattan uzaklaştırılıyor. İşte bu noktada edebiyat devreye girer ve bu maneviyat ilişkisini tazeler. İşte siz bu maneviyata sıkı sıkıya bağlı kaldığınız müddetçe toplum sizi görür ve gerekli değeri eserlere verecektir." 
 
Şiir yazmaya devam edeceğini belirten Kavak, önümüzdeki dönemde ise bir roman çalışmasının olacağını söyledi.  
 
MA / Metin Yoksu