Taşdemir: Öcalan’ın mesajı herkesi yeniden düşünmeye sevk etti

  • kadın
  • 09:06 7 Ağustos 2019
  • |
img
DİYARBAKIR - TJA’nın “Değişim ve özgürlük için sende ayağı kalk” kampanyasının asıl amacının erkeği değiştirip dönüştürmek olduğunu belirten HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, Öcalan’ın mesajının herkesi yeniden düşünmeye sevk ettiğini söyledi. 
 
Özgür Kadın Hareketi (TJA), “Değişim ve özgürlük için sende ayağı kalk” şiarıyla kampanya başlattı. Kampanya kapsamında 6 aylık eylem ve etkinlik programı açıklanırken, eylemlerin startı trafikte “Mor Konvoy” oluşturarak verildi. TJA kampanyasını değerlendiren Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ağrı Milletvekili ve Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, kampanyanın asıl amacının erkeği değiştirip dönüştürmek olduğunu belirterek, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın avukat görüşmesindeki mesajının herkesi yeniden düşünmeye sevk ettiğini söyledi.
 
AKP’NİN İZLEDİĞİ POLİTİKA
 
AKP hükümetinin 17 yıldır izlediği kadın karşıtı politikanın değişmediğini ifade eden Taşdemir, İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik saldırıları örnek verdi. AKP zihniyetinin kurumsallaştığı her yerde, kadınların birey olarak tanımlanmadığı bir siyasetin ortaya çıktığını söyleyen Taşdemir, AKP’nin kadın düşmanı siyasetinin toplumda erkek egemen zihniyeti de beslediğini dile getirdi.
 
‘AKP KADIN MÜCADELESİ ÖNÜNDE SET KURDU’
 
Bu zihniyete karşı kadınların da günden güne daha güçlü direniş sergilediklerini belirten Taşdemir, “AKP, kadınları bu mücadele deneyimleri konusunda geri adım attırmaya çalışırken, bir yandan da bu açığa çıkan bilince ve farkındalığı hedef aldı. Kadınların bu tarihsel deneyim ve yılların mücadelesini suni gündemler üzerinden, kadınları nasıl ikincilleştiririm, nasıl eve kapatırım girişiminde bulundu.  Kadın mücadelesinin önünde bir set kurdu. Bu set ile elbette güçlenen erkek anlayışı oldu, erkeklik oldu. Meclis’te ‘Sen kadınsın gülemezsin’ diyen, kadınları aşağılayan bir siyasal akıl var. Bunun yereldeki yansıması da elbette kadınlara şiddet olarak dönüyor. Her gün verdikleri siyasal mesajlarda özgür kadın mücadelesinin nasıl şeytanlaştırdıklarını görüyoruz. Bu da kadınlara bir şiddet olarak, baskı olarak, yoksulluk olarak, militarizm olarak geri döndü” diye belirtti. 
 
‘YAŞANANLAR VAHŞET BOYUTUNDA’
 
Kadına, doğaya ve çocuğa yönelimlerin toplumsal çürümeyi beraberinde getirdiğini hatırlatan Taşdemir, “Artan kadın cinayetleri, şiddet, taciz ve tecavüzler, yine ekolojik sorunlar, savaş meselesi, barış politikası, bütün bunlar aslında geldiğimiz aşamada artık bir vahşet boyutunda. Yaşananlar sıradan bir şiddet olarak değil vahşet olarak tanımlanmalı. Şort giydiği için minibüste bir kadın katledildi. Toplu taşıma araçlarında kadınlar şiddete maruz kaldı. Her gün aile içerisinde kadına yönelik şiddet vakaları yaşanıyor. Bu oran gittikçe artış gösteriyor. Gittikçe aslında gerginleşen, bir anlamda erkeklik kültürünü yücelten, bu anlayışa siyasetin kapılarını açan siyasal anlayış ve iktidar gerçekliği ile karşı karşıyayız. Tabii bunlar faşizmi de besleyen şeyler. Faşizmi yaşayan ülkelere, dünya deneyimlerine baktığımızda, benzer aile politikalarını, benzer çocuk politikalarını, benzer gençlik politikalarını izlediğini görüyoruz.  Son 4 yıldır tam da faşizmin kodlarına göre, şekillendirmeye çalışan bir toplumsal gerçeklik, kadın gerçekliği söz konusu” diye konuştu. 
 
‘AMAÇ ERKEĞİ DEĞİTİRİP DÖNÜŞTÜRMEK’
 
TJA’nin başlattığı kampanyanın sadece Kürdistan’da değil Türkiye’de de karşılık bulduğunu sözlerine ekleyen Taşdemir, şöyle devam etti: “Bir kez daha kadınları mücadeleye örgütlülüğe davet eden, bu konuda erkeklerin de rol ve sorumluluğunu gören bir yerden, bir kampanya başlatma ihtiyacı hissettik. Türkiye ve Kürdistan’da yılsonuna kadar süren bir kampanya olacak. Her ayın bir gündemi ve tematik öne çıkardığı bir mesajı var. Mesela bu ay daha çok kampanyayı tanıtma, bu anlamda erkeklerin toplumsal dönüşümü ve değişimini esas alacağız. Sonraki aylarda anadil, kültür, ekoloji, savaş meselesi, kadın haklarıyla bir kampanya yürütmeyi düşünüyoruz. HDP Kadın Meclisi olarak Kürdistan'da TJA'nın başlattığı bir kampanya ile paralel bir mücadele yürütme kararı aldık. Türkiye’de değişim, açlık, yoksulluk temalı başlatılan bir kampanya var. Orada da Kadın Meclisi’miz onlarla paralel bir mücadele yürütecek. Özünde biz de HDP Kadın Meclisi olarak tüm bu sorunların kaynağı olarak örgütsüz olmayı görüyoruz. Kadınları siyasal alana davet etme, politik alanı bir özgürleştirme alanı görüp, kadınların bu alanda sözünü söyleme çağrısı ve bunun alanını açma hazırlıklarımız var.” 
 
‘ÖCALAN’IN MESAJI YENİDEN DÜŞÜNMEYE SEVK ETTİ’
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın son avukat görüşmesinde çocuk gelinler ve kadınların yaşadıkları şiddete dikkati çektiğini anımsatan Taşdemir, faşizmin en derin yaşandığı yerde Öcalan’ın kadınların yaşadığı sorunu toplumsal bir sorun olarak görüp değerlendirmesi, bu sorunu bir demokrasi meselesi olarak görmesinin, bir kez daha herkesi düşünmeye sevk ettiğini dile getirdi. “Maalesef bu durum sadece sistem partilerinde var olan bir sorun değil. Bizim devrimci hareket içinde de kadın meselesini ikinci planda gören, barışla bağını kurmayan kimi yanılgılı yaklaşımlar oluyor” diyen Taşdemir, şunları söyledi: “Sayın Öcalan, bir kez daha kadın meselesinin aslında toplumsal bir mesele olduğunu gösteriyor. Kısacık avukat görüşmelerinde mutlaka yer ayırması, bu anlamda gerçekten, bizi güçlendiren ve sorgulatan bir yaklaşım. Biz Sayın Öcalan’ın kendi mücadelesini, bir kadın mücadelesi olarak tanımladığını görüyoruz. Bir yandan Kürdistan büyük sorunlar yaşanıyor. Türkiye’nin saldırıları mevcut. Bir yandan barış meselesi, 20 yıllık tecrit ama siz 10 dakikalık bir görüşme sağlıyorsunuz, bu kısa görüşmede kadın meselesi üzerine konuşmak, yapılarımızı da yeniden düşünmeye sevk etti. Hangi hattan bakmak gerektiğini öğreten bence politik bir yaklaşım. Biz yine yapılarımızı gözden geçirdiğimiz bir süreçte Sayın Öcalan’ın bu mesajı ve tavsiyeleri güçlendirici oldu.” 
 
MA / Arjin Dilek Öncel