HDP Kadın Meclisi: 3’üncü yol hamlesini başlatacağız

  • kadın
  • 12:31 5 Temmuz 2019
  • |
img

ANKARA - Kadın Örgütlenme Konferansı’nın sonuç bildirgesini açıklayan HDP Kadın Meclisi, “Ezilenlerin, yok sayılanların, faşizme karşı direnenlerin tarihsel ittifakı olan 3’üncü yol siyasetinin özgürlükçü iradesiyle kadınlar lehine yerel, yerinden demokratik siyaset hamlesi başlatacağız” dedi. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi,  “Örgütlülüğümüzü Büyütüyoruz” şiarıyla 29-30 Haziran tarihlerinde gerçekleştirdiği Kadın Örgütlenme Konferansı Sonuç Bildirgesi’ni açıkladı.
Bildirgede, dünyadaki kadın hareketleri açısından hem kadın mücadelesine yoğun saldırıların olduğu hem de feminist ve kadın hareketlerinin bu saldırılar karşısında mücadelesini yükselttiği tarihsel bir süreçten geçildiğine vurgu yapıldı.
 
‘KADIN DİRENİŞİ DALGA DALGA YAYILIYOR’
 
Dünyada kapitalist krizlerin yaşandığı, Ortadoğu’nun da korkunç bir savaş sarmalı içinde olduğu koşullarda, kadın direnişlerinin dalga dalga yayıldığının belirtildiği bildirgede, “Rojava’da kadınlar kapitalist sistemin en gerici ve cinsiyetçi yüzü, erkek egemenliğe içkin şiddetin en maskesiz ve çıplak hali olan IŞİD çetelerine karşı görkemli bir mücadele verdiler. Bu tarihsel mücadeleyi Kuzey Suriye’de toplumsal yaşamı ve eşitlikçi, kadın özgürlükçü, demokratik bir sistemi inşa sürecinde sürdürüyorlar. Söz, karar ve örgütlenme haklarını anayasal güvenceye alan kadınlar, ekonomiden eğitime, asayişten yönetime örgütlü güçleriyle inşa sürecine müdahalelerini gerçekleştirmeye devam ediyorlar. Sudan, İran, Cezayir, Tunus, Filistin ve İsrailli kadınlar cinsiyetçi politikalara, faşizme, sömürüye ve savaşlara karşı mücadelede öne çıkıyor, öncülük yapıyor” denildi.
 
'HALFETİ ERKEK-DEVLET ŞİDDETİNİN VAHİM ÖRNEĞİ’
 
Türkiye’de, 2018 yılında en az 440 kadın katledildiğinin belirtildiği bildirgede, “Veriler yılda ortalama 8 bin çocuğun istismara uğradığını gösteriyor ki, bu rakamlar gerçekliğin en fazla yüzde 15’ini yansıtmaktadır. Halfeti’de kolluk güçlerinin kadınlara uyguladığı sistematik işkence ve cinsel şiddet, cezaevleri başta her alanda büyüyen erkek-devlet şiddeti sarmalının en son ve vahim örneğidir” ifadelerine yer verildi.
 
'TARİHİN EN BÜYÜK AÇLIK GREVİNE DÖNÜŞTÜ’
 
 Bildirgede, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle 200 gün açlık grevi eylemini sürdüren Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in eylemi ile ilgili, “İnsanlığa karşı işlenmiş bir suç olan İmralı tecridinin kırılmasına dönük olarak Leyla Güven şahsında başlayan direniş, tarihin en büyük açlık grevlerinden birine dönüştü. Başta beyaz tülbentliler olmak üzere, kadınlar olarak, zindanlardan yükselen sese sesimizi katarak cezaevleri önlerinde, sokaklarda, yaşamın her alanında önemli bir mücadele yükselttik” denildi.
 
Halkların ve kadınların demokrasi ittifakından yana olduklarının belirtildiği bildirgede, şu kararlar yer aldı:
 
“* Yaşamlarımıza sahip çıkacağız, hayatın her alanında erkek egemenliğine karşı mücadele edeceğiz. Ezilenlerin, yok sayılanların, faşizme karşı direnenlerin tarihsel ittifakı olan 3. Yol siyasetinin özgürlükçü iradesi ile kadınlar lehine yerel, yerinden demokratik siyaset hamlesi başlatacağız. Her yerde demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü perspektifi, kadınların yaşam alanlarına taşıyıp yeni yaşamı inşa edeceğiz.
 
* Ağır şiddet, istismar ve sömürü altındaki çocukların sesini duyacağız, duyuracağız. Kadınları yoksulluk ve şiddet sarmalına sıkıştıran politikalara ve sisteme karşı mücadeleyi her düzeyde sürdüreceğiz.
 
* Toplumu pençesine alan hukuksuzluk ve şiddet halini besleyen LGBTİ+’lara yönelik şiddet, ayrımcılık ve nefret suçlarını sıradanlaştıran zihniyete karşı mücadele edeceğiz.
 
 * Kadına karşı derinleşen her türlü şiddete ve kadın düşmanı politikalara karşı kadınların özsavunma stratejilerini geliştireceğiz.
 
 * Kadın dayanışmasını büyüteceğiz, parti içinde erkek egemenliğine alan bırakmayacağız
 
 * Kadın mücadelesini ve kadın siyaset tarzını etkin kılacağız.
 
 * Genç kadınların çalışmaları önüne çıkartılan her türlü engelle ve onları irade olarak görmeyen anlayışlarla mücadele edeceğiz.
 
 * Yerel siyasete öncelik vereceğiz; merkez-yerel ilişkisini olabildiğince yataylaştıran, zayıflayan bağları güçlendiren, birbirimizi güçlendirerek yürümeyi esas alan kadın siyaset tarzını kalıcılaştırmak için emek vereceğiz.
 
 * Kazanımlarımızı, yaşamlarımızı, özgürlüklerimizi hedef alan saldırılar karşısında bütün kadın örgütleri ve feminist hareket ile mücadeleyi ortaklaştıracağız.
 
 * Kadın meclisleri temel gücümüzdür; inşasına hız vereceğiz. Yerelin özgünlüğünü temel alan, kendi gündemlerini oluşturup bunun mücadelesini yükselten, sorun alanları arasında hiyerarşi kurmadan tüm farklılıklarıyla kadınlarla kucaklaşmayı başaran yerel meclislerimizi kuracağız.
 
Hep birlikte başaracağız, mutlaka başaracağız, örgütlülüğümüzü büyüteceğiz özgürlüğümüzü kazanacağız.”