Demire hayat veren Gülcan Akın: Demirci Kawa’dan ilham aldım

  • kadın
  • 09:01 5 Temmuz 2019
  • |
img

İZMİR – Demirciliğin bir “erkek işi” olmadığını kanıtlayan Gülcan Akın Felekoğlu, bu işe çocuk yaşlarda okuduğu Demirci Kawa efsanesinin verdiği ilhamla başladığını dile getirdi. 

İzmir’in Karşıyaka ilçesinde yaşayan Gülcan Akın Felekoğlu (38), ülkede nadir görebileceğimiz kadın demirci ustalarından biri. Eşiyle birlikte işlettikleri “Akın Ferforge” isimli bir atölyeleri bulunan Akın, burada elleriyle sert demire şekil veriyor. 
 
Asıl mesleği stilistlik olan Akın, evlendikten sonra evde oturmanın kendisine göre olmadığını kısa sürede anlayıp, bu işe merak salmış. İşe soba bileziği yaparak başlayıp, zamanla kaynak ve spirallemeyi de öğrenen Akın, 12 yıldır sadece bu işle meşgul.
 
Yaptığı bu işe nasıl merak saldığını anlatan Akın, her işte olduğu gibi bu mesleğin de kendine göre çokça zorluğu olduğunu belirtti.
 
Akın, ilk dönemlerde yaşadığı bu zorlukları ise şöyle dile getirdi. “Güç, sabır istiyor. Ayrıca ikiz çocuklarım var. Hem onlara bakıp hem de bu işin üstesinden gelmeye çalıştım. Özellikle spiral makinasını ilk kullanmaya çalıştığımda gerçekten eğilerek çalışmak zorunda kalmıştım. Ağırlığı ile seni yere çekiyor zaten, korkunç bir makine, elinde patlayabilir, yüzünün yarısını götürebilecek bir potansiyeli bulunuyor. Ama ben korkmamayı, aksine bunların üstüne giderek öğrenebileceğimi anladım. Çalışırken tek zorlandığım makine spiral oluyor. Ama demirin şekil aldığını gördükçe haz alıyorum.” 
 
DEMİRCİ KAWA EFSANESİ’NDEN İLHAM ALDI 
 
Zaten Demirci Kawa efsanesinden ilham alarak bu yola koyulduğunu söyleyen Akın, bu efsaneyi okuduktan sonra demire bambaşka bir anlam vermeye başladığını ifade etti. 
 
Akın’ın yaptığı bu işte ilk dönemlerde kendisini en çok zorlayan şey ise önyargılar olmuş. Onu dükkanda gören birçok kişinin ‘Sen burada ne yapıyorsun? Bu erkek işidir. Abla eşin dükkanda yok mu?’ gibi tepkilerine maruz kaldığını paylaşan Akın, buna rağmen bıkıp usanmadan işine yoğunlaştığını, kendini geliştirmek için emek verdiğini ve sonunda bu mesleği öğrenerek toplumun bakış açısının zorladığını belirtti. 
 
‘DEMİRE ŞEKİL VERMEK BİZİ ÇOK MUTLU EDİYOR’
 
Kadınlara dair genel bakış açısının da kendisini bu işi yapmaya ikna ettiğini vurgulayan Akın, “Demirin sert haline rağmen insan onu işleyenler fazlasıyla hümanist insanlar oluyor. Tılsımı demirde aradım. Demir görünüşte çok sert ve kaba görünürdü eskiden bana. Demiri bir kadın dokunuşuyla işleyebilmek çok önemli. Eşime onunla birlikte çalışmak istediğimi bildirdiğimde, salt bir demirci ustası olmaktan öte demire şekil vermeyi, ivme kazandırmak istediğimi söyledim. Demiri işlemekten her an büyük bir zevk aldım. Ben onu işledikten sonra bambaşka bir güzelliğe dönüştüğünü gördüm” dedi.
 
Akın, bir kadın olarak demiri işlemenin toplumdaki bazı ön yargıları kırmasına yardımcı olduğunu da kaydetti. “Toplumun bu sert bakışına, insanların ön yargısına karşı örsün üzerine çekici vuruyorum. O çekiç örsün üzerine her değdiğinde bir duygunun daha yenildiğini hissediyorum. O yüzden kendimi bu alanda geliştirmek gibi hedeflerim var” diyen Akın’ın hedefleri arasında bir sanat atölyesi ve sergi açmak var. Ancak bu konudaki üretimlerinin bir kısmı birkaç hafta önce dükkanlarında çıkan yangında zarar görse de, demirle üç boyutlu objeler yapmaya başladığını ekliyor.
 
Yine eşiyle birlikte diğer demirci atölyelerden farklı olarak maddi bir beklentiden öte demire şekil vererek sanat icra ettiklerini söyleyen Akın, İzmir’de aynı işi yapan tek çift olduklarının altını çiziyor.
 
MA / Nimet Ölmez