Kadın derneği kapatıldı ancak borç gelmeye devam ediyor

  • kadın
  • 09:06 21 Haziran 2019
  • |
img

İSTANBUL - İstanbul’da 13 yıl boyunca kadınlara yönelik her türlü şiddete karşı mücadele eden ancak KHK ile kapatılan Gökkuşağı Kadın Derneğine ait elektrik, su, internet faturaları gelmeye devam ediyor. 

Türkiye’de 15 Temmuz 2016 tarihinde ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) sonrasında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile birçok kurum kapatıldı. 22 Kasım 2016 tarihinde çıkarılan 677 sayılı KHK ile aralarında kadın derneklerinin de yer aldığı 370 dernek de kapatılan kurumlar arasında yer aldı. Bu derneklerden biri de 13 yıl boyunca İstanbul’da kadına yönelik her türlü şiddete karşı mücadele eden Gökkuşağı Kadın Derneği’ydi. 
 
2003 yılında “Bir grup özgürlük sevdalıları” şiarıyla yola çıkan kadınların oluşturduğu derneğin, çalışmaları, kapatılsa da kadınların bireysel mücadelesiyle devam ediyor. Derneğin kapatılmasının ardından şimdiye kadar verdikleri mücadeleyi Gökkuşağı Kadın Derneği Yönetim Kurulu üyesi Nazmiye Ülker anlattı.
 
‘KADINLAR RAHATLIKLA GELEBİLİYORDU’
 
Türkiye’de üstten gelen eril siyasete karşı kadın iradesi ve örgütlülüğünün gelişmesi için 2003 yılında dernekleşmeye gittiklerini aktaran Ülker, kadına yönelik her türlü şiddetle mücadele etmeyi esas aldıklarını söyledi. Dayanışmayla kadın mücadelesini yürüttüklerini kaydeden Ülker, “Derneğimizde şiddete uğrayan kadınların başvurularını alıp diğer kadın kurumlarına yönlendirme, hukuki destek verme, kadının beyanı üzerinden talep ettiği şeyler konusunda kadını destekleme, kadınların şiddete karşı kendini nasıl koruyabilmesi gerektiğine yardımcı olma gibi çalışmaları yürüttük. Şiddet gören kadınlar, derneğimize çok rahatlıkla gelebiliyor ve istedikleri her türlü yardımı elimizden geldiğince yapıyorduk” dedi.
 
‘EN FAZLA KADIN İRADESİNE DARBE YAPILDI’ 
 
Kadın derneklerinin kapatılmasını “kadınların nefeslerini kesme” şeklinde yorumlayan Ülker, şöyle devam etti: “Bir gecede 370 dernek kapatıldı. Bunların çoğu kadın kurumları, kadın başvuru merkezleri, kadın vakıfları oldu. Sonrasında kadınların yıllarca verdiği mücadele sonrasında elde ettiği kazanımlara saldırı başladı. Örneğin; boşanmayı zorlayan yasalar, nafaka hakkı gibi. Kadın katillerine çok rahatlıkla ‘takım elbise giymek, kravat takmak’ gibi gerekçelerle iyi hal indirimi uygulaması devam ederken, kadına yönelik şiddet, taciz ve tecavüz olayları da artarak devam ediyor. Gökkuşağı ve diğer kadın dernekleri tüm bunlara karşı geliyor, kadın davalarına müdahil oluyor, davaları yakından takip ediyor ve örgütlenerek, kadın katillerinden hesap soruyordu. Ancak, uyduruk darbeyle en fazla kadın iradesine darbe yapıldı.” 
 
'ÖRGÜTLENEN KADINLARA SALDIRI’ 
 
İktidarın kadını “anne, kardeş, yaşlı ve çocuklara bakan bir nesne” olarak gördüğünü ifade eden Ülker, toplumun yüzde 50’sini kadınların oluşturmasına rağmen, kadının iradesinin yok sayıldığını vurguladı. Tüm bunlara inat kadınların da son 30 yılda inanılmaz derecede saldırı ve baskılara rağmen örgütlü bir mücadele yürüttüğünü belirten Ülker, “Kadınlar ‘ben de varım, irademle örgütlü bir gücüm, toplumun her kademesinde bir nesne yerine bir birey olarak mücadele sürdürüyorum’ diyor. Kadının bedenini, yaşamını, nerede kaçta sokağa çıkabileceği, ne giymesi ve konuşması gerektiğine kadar tüm kararlar hakkında iktidar kendini söz sahibi olarak görüyor. Elbette kadınlar bu sistemin dayattığı saldırılara karşı son yüz yılın kazanımlarını bunlara bırakmayacaktır. Kazanımlarımızın mücadelesi devam ediyor” dedi.
 
‘KADINLARLA BİRARAYA GELMEYE ÇALIŞTIK’
 
OHAL sonrasında kadın dernekleri ve vakıflarının kapatılmasını beklemediklerini ifade eden Ülker, o sürece dair yaşadıkları çıkmazı şöyle anlattı: “OHAL sonrasında kadın kurumlarına yönelik kapatılma olunca hepimiz bir şok yaşadık. Bir yerden başlayacaklarını bekliyorduk; ancak bu kadar erken kadın kurumlarından, kadın derneklerinden başlayacaklarını beklemiyorduk. Bununla birlikte bu yaşatılan şoktan çıkıp sistemin kadınların üzerine ne kadar gelebileceğini düşünerek, hesaplayarak, konumlanma yolunu tercih ettik. Biz de kapatılan derneklere karşı farklı farklı platformlar, kadın örgütleri, kadın toplantılarını örgütledik. Aksine daha çok kadınlarla bir araya gelerek, daha çok ne yapabiliriz üzerinden çalışma yürüttük. Örneğin Leyla ile dayanışma, Şule Çet ve Nevin Yıldırım davaları gibi süreçlere dahil olduk.”
 
‘KHK’LER KADINLARIN SESİNİ KISAMADI’
 
Kapatılmalarının ardından kadınların, öfkelerini mücadeleye kanalize ettiğine vurgu yapan Ülker, “Hiçbir şey yapamayız’ın aksine kadınlar daha çok öfkelendi. Kadınlar kazanımlarını kaybettikçe daha çok hırslandı. 8 Martlarda, 25 Kasımlarda farklı farklı şekilde bir araya geldi. Daha önce dernekler, vakıflar olarak toplu şekilde daha yönetimsel koşullarda yürüttüğümüz çalışmalar, şimdi daha serbest gruplar, internet, sosyal medya üzerinden çok daha koşullar genişletilerek devam ediyor. Bir gece de yüzlerce kadın olabiliyoruz. KHK’ler kadınların sesini kısamadı” dedi.
 
‘BORÇLAR GELMEYE DEVAM EDİYOR’ 
 
Derneklerinin kapatılması ardından hukuki mücadele yürüttüklerini de sözlerine ekleyen Ülker, “Düşünün ki bir kadın derneği hiçbir delil yokken bir gecede kapatıldı. Biz de ‘burası bir kadın derneği, kadınlara yararlı hizmetler yapıyor, kadınlara sahip çıkıyor neden bunu kapattınız?’ diye dava açmak istedik ancak açamadık. Bizim davamızı reddettiler ve kendileri bize dava açtı. KHK sonrasında derneğe el konulmasıyla birlikte hukuki anlamda da dernek sıfatımız düşürüldü. Dernek olarak hukuki bir işlem yapamadığımız için iptal edemediğimiz elektrik, su, internet faturaları geliyor ve borç oluşuyor. Niye geliyor diye gidiyoruz; ancak sıfatımızı kabul etmiyorlar. Gelen borç kimin dediğimizde bir şey söylemiyorlar. Artık anlam veremiyoruz” diye ifade etti.
 
‘DERNEKLERİMİZİ YENİDEN AÇACAĞIZ’ 
 
Tüm bunlara rağmen kadın mücadelesini sokaklarda vermeye devam ettiklerini sözlerine ekleyen Ülker, “Kadın derneğini kapattılar diye eve çekilecek değiliz. Kadınlar aksine, onca yıllık emeklerini kapatan zihniyete karşı daha fazla öfkeli ve mücadelesini sürdürüyor. Kapatılan derneklerimizi yeniden açacağız” ifadelerini kullandı. 
 
MA / Berivan Altan - Sadiye Eser