DİYARBAKIR - DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak'a verilen hapis cezalarına tepki gösteren TJA, “Kadın düşmanı politikalar yenilecek, kadın direnişi ve iradesi kazanacak diyoruz” dedi.
Özgür Kadın Hareketi (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel ve görevden alınan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Gültan Kışanak'a verilen hapis cezalarına ilişkin Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır il binası önünde basın açıklaması yapmak istedi. Parti binasını zırhlı araçlarla ablukaya alan polis, açıklamaya izin vermedi. Parti binasından çıkmaya çalışan kadınlar, kapıdaki polislerce engellendi. Kadınlar, durumu "Direne direne kazanacağız" ve "Bijî berxwedana zindana" sloganlarıyla protesto etti.
'YAŞAMLARINI MÜCADELEYE ADADILAR’
Kadınlar polis engeline rağmen parti binasının kapısında basın açıklaması yaptı. TJA aktivisti Yüksel Almas, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Ekim 2016 tarihinde tutuklanan DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak’a, yargılandıkları davada AKP-MHP ittifakının emri ile cezalar verildiğini kaydetti. Yaşamlarını kadın özgürlük mücadelesine adayan Tuncel ve Kışanak’a verilen cezaların, kadın mücadelesine ve kazanımlarına dönük ideolojik ve politik saldırı olduğunu vurgulayan Almas, "AKP-MHP ittifakı ve yargısı kadın düşmanlığı yaparak, kadın hak mücadelesini tamamen tasfiye etmek ve kadın haklarını gasp etmek için kadın mücadele güçlerine amansız yönelmektedir. Kadın siyasetinin önemli temsilcileri olan Tuncel ve Kışanak arkadaşlarımıza yönelik bu saldırının nedeni, kadınların özgür topluma inançları ve yürüttükleri mücadelenin başarıya ulaşmasıdır" diye belirtti.
‘KADIN DİRENİŞİ KAZANACAK’
Almas, DBP’nin halkla birlikte yereli yönetme iradesini içerdiği gibi kadınların ve ezilenlerin güçlü sesi olduğu için AKP’nin hedefi olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi: "Kadın iradesine, kadın siyasetine, ‘Ya mücadelenizden vazgeçersiniz ya da cezaevine gidersiniz’ mesajı verilmek istenmektedir. Fakat unuttukları bir şey var. Özgürlük mücadelesi ve kadın kurtuluş tarihi bu tür saldırıları her dönemde boşa çıkarmıştır. Bu nedenle kadın mücadelesi hakiki politik mücadeleyi ve direnişi temsil eder. Bizler kadın mücadelesini büyüterek, kadın direnişini derinleştirerek onları başarısız kılacağız ve kendi başarımızı yaratacağız. Kadın hareketi olarak Leyla, Sebahat, Selma ve Gültan arkadaşlarımızın onurlu direnişini selamlıyoruz. Bu saldırı ve tehditlerle bizleri mücadelemizden alıkoymaya çalışanlara tekrardan hatırlatıyoruz, mutlaka ama mutlaka kadın düşmanı politikalar yenilecek, 12 Eylül faşizmine diz çökmeyen kadın direnişi ve iradesi kazanacak diyoruz."