DİYARBAKIR - TJA ve HDP Kadın Meclisi tarafından düzenlenen konferansa mesaj gönderen DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi protesto etmek için eylemine başladığını hatırlatarak, “Eylemime cevap almadığım sürece de devam edeceğim. Kazanacağız" dedi.
Tevgera Jînen Azad (TJA) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, “Örgütlülüğümüz özgürlüğümüzdür” adıyla HDP Diyarbakır il binasında düzenlediği konferans başladı. Konferansa, Diyarbakır Milletvekili Saliha Aydeniz, HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, TJA aktvistleri, Barış Anneleri yanı sıra yüzü aşkın kadın katıldı.
LEYLA GÜVEN’İN MESAJI OKUNDU
Konferans, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde uygulanan ağır tecridin kaldırılması talebiyle Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi’nde 24 gündür süresiz-dönüşümsüz açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı ve Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in gönderdiği mesaj sinevizyon gösterimiyle okundu. Güven mesajında, "Konferansınızı selamlıyorum. Dışarıda bana destek veren ve benim için direnen tüm kadınları selamlıyorum. Özellikle Barış Annelerine sevgilerimi ve selamlarımı gönderiyorum. Ben Kürt halkına dayatılan zulmü ve tecridi protesto etmek için bu eyleme başladım. Eylemime cevap almadığım sürece de devam edeceğim. Haklı bir mücadele olduğunu biliyorum ve kazanacağız" ifadelerine yer verdi. Konferans, daha sonra kadın mücadelesini anlatan sinevizyon gösterimiyle devam etti.
‘BU ZİYNİYETİ TANIYORUZ’
Konferansın açılış konuşmasını yapan Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, “Rojhilat'tan Başur'a yürütülen politikalar, inkar ve asimilasyon politikalarıdır. Biliyoruz ki sadece bugün değil, iktidarlar yüz yıllardır bu politikaları yürütüyor. Öyle bir noktaya gelinmiş ki, artık kadınların isimleri bile yasaklanıyor. Her yerde kadına yönelik saldırılar artıyor. Biz bu zihniyeti tecrit şahsında tanıyoruz, cezaevinde esir edilen yoldaşlarımız şahsında tanıyoruz, kadın katliamları şahsında tanıyoruz. herkes de iyi biliyor ki kadınlar da bu saldırılara karşı hiçbir zaman boyun eğmedi ve eğmeyecek. 25 Kasım'da kadınlar yalnızca şiddete karşı alanlara çıkmadılar, kadınlar bu politikalara ve siyasette yürütülen kirli politikalara karşı da sokağa çıktı" diye konuştu.
'TECRİDE KARŞI DİRENİŞ OLMALIDIR'
Güven’in başladığı eylemin haklılığına vurgu yapan Taşdemir, şöyle devam etti: "Leyla Güven'in talepleri, hepimizin talepleridir ve tecride karşı hepimizin itirazı var. Leyla Güven hepimizin sesi olmuştur ve bizler de her yerde Leyla Güven'e destek verecek ve tecride karşı eylemlerimizi büyüteceğiz. Tecrit yalnızca Sayın Abdullah Öcalan'a yönelik değildir, bu tecrit tüm Kürt halkına ve Ortadoğu halklarına uygulanmaktadır. Tecrit kadınlara, demokrasiye, barışa, birlik ve beraberliğimize uygulanmaktadır. Biz HDP’li kadınlar, bu tecridi kendimize uygulanıyor olarak görüyoruz ve biz de tecrit altındayız. Bu nedenle bu tecride karşı güçlü bir direnişin ortaya çıkması gerekiyor ve bunun öncülüğünü de kadınlar yapmalıdır. Talebimiz yalnızca tecridin kalkması olmamalı bundan sonra Sayın Öcalan'ın özgürlüğünü gündemde tutmalıyız ve tecridi kırarak bu mücadeleye başlamalıyız.”
'EN BÜYÜK GÖREV OMUZLARIMIZDADIR'
31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlere de değinen Taşdemir, sözlerini şöyle tamamladı: “Önümüzde bir seçim var. Bu seçim bizim açımızdan hesap sormaktır. Kırk yıllık mücadelemizde çok büyük başarılar elde ettik ve bu kazanımlarımıza saldırmak istiyorlar. Bizim yönetim tarzımız tehlike olarak görüldü ve bu yüzden şu an eş başkanlarımız cezaevinde, vekillerimiz cezaevinde. Bu seçimde onlara büyük bir cevap vereceğiz. Bu cevap ile bizi, Kürt halkının mücadelesini çok daha iyi tanıyacaklar. Sistemimizi bu seçimde daha da öne çıkaracağız ve herkese tanıtacağız, duyuracağız. Bu süreçte en büyük görev de biz kadınların omuzlarına düşmektedir. Bunun için her alanda mücadelemiz büyüyecek ve güçlü bir sonuca varacağız."
Konferans, basına kapalı bir şekilde devam ediyor.