'Kadın cinayetlerindeki artışın nedeni cezasızlık'

img

İZMİR – KCDP'nin verilerine göre, Eylül ayında 45 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Kadın cinayetlerindeki artışın en önemli nedeninin cezasızlık olduğunu söyleyen avukat Sibel Önder, cinayetlere ilişkin koruyucu önlemler alınması gerektiğini söyledi. 

Türkiye’de her geçen gün kadın cinayetleri ve çocuklara yönelik istismarda büyük bir artış yaşanıyor.Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun (KCDP) verilerine göre; sadece Eylül ayında erkekler tarafından 45 kadın öldürüldü. Bu rakamların varlığına rağmen Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin gündeme getirdiği af önerisi tartışılmaya devam ediyor. Yaşanan kadın cinayetlerini takip eden avukat Sibel Önder, yaşanan cinayetlerde kadınların kim tarafından, nedeni nasıl öldürüldüğünün araştırılmadığını, şüpheli ve sanıklara caydırıcı cezalar verilmediğini ifade etti. 
 
Takip ettiği davalar içerisinde en çok bilinenlerden birinin erkek arkadaşı tarafından öldürülen kanser hastası Sibel Çelik olduğunu  söyleyen Önder, Çelik’i öldüren sanığın firari olduğunu ve gelen ihbarlar doğrultusunda sanığın Almanya’da olduğunu tespit ettiklerini belirtti. Bu durumu mahkemeye bildirdiklerini ifade eden Önder, sanığın iadesini beklediklerini kaydetti.  Önder takip ettiği kadın cinayeti davalarında yaşananları şöyle sıraladı: "Rüya Polat, cezaevinden izinli çıkan eşi tarafından öldürüldü. Görülen davada sanık için beraat kararı verildi. Sanık suç delillerini denize atmıştı ve vapurun kamerasında bu durum sabit olmasına rağmen bu karar verildi. Dosyayı Yargıtay'a taşıdık. Balıkesir'de öldürülen Esra Güven cinayetinde ise, boşandığı eşi çocuğunu görmek bahanesiyle sürekli olarak eve geliyor. Her geldiğinde problem çıkarttığı için Güven'in annesi de yaşananları cep telefonuyla kayıt altına alıyor. Eşi en son geldiğinde de onu darp ederek öldürüyor. Davada sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Dosya istinafta." 
 
‘ŞİDDETE KARŞI KORUYUCU ÖNLEMLER GEREKLİ’
 
Yaşanan kadın cinayetlerinin basın tarafından magazinleştirildiğini söyleyen Önder, bu haberlerin de bültenlerde 15 saniye yer tuttuğunu dile getirerek,“Kadın cinayetlerin önüne geçilebilmesi için gündemde tutulmalı. Kadın cinayeti diye  yazdığımız zaman önümüze çıkan tabloda kadınların öldürülme şekli yazılıyor. Bunun yerine işlenilen suçlar karşısında sanıklar cezalardan caydırabilecek pozisyona getiren haberler yapılmalı. Kadın cinayeti ve çocuğa yönelik istismarların artmasındaki tek neden cezasızlıktır. Koruyucu önlemler adına hiçbir işlemler yapılmıyor" ifadesinde bulundu. 
 
'ŞİDDETE KARŞI KADINLAR ADLİ MERCİLERE ULAŞMALI'
 
Şiddetin sadece fiziksel olarak algılanmaması gerektiğini söyleyen Önder, şiddetin cinsel, psikolojik ve ekonomik de olabileceğini belirterek, kadınların maruz kaldıkları bu durumları hemen adli makamlara iletmesi gerektiğini vurguladı. Emniyette kimi zaman vazgeçirici tutumların sergilendiğini söyleyen Önder, bu engellenme halinde kadınların fiziksel darba ilişkin hem sağlık raporu hem de fotoğraflarla bu durumu belgeleyecek şekilde savcılıklara başvurması gerektiğini ifade etti.  
 
CİNSİYET EŞİTLİĞİ ÖNEMLİ
 
Toplumsal kodlamaların şiddetin sürmesinde etken olduğunu aktaran Önder, erkek ve kız çocuklarının eşit olarak büyütülmediğini, çocukların ilk andan itibaren cinsiyet eşitliğini esas alacak şekilde büyütülmesi gerektiğini dile getirdi. Ekonomik koşulların da şiddete gerekçe yapıldığına dikkat çeken Önder, "Ekonomik kriz şiddeti artıran bir neden olduğunu düşünmüyorum. Bu sadece ekonomik kökenli değil, 'Ülkede ekonomik kriz var ondan bu kadar kadın öldürüldü' gibi bahaneleri üretmemek lazım” dedi.  
 
MA / Ayşe Sürme - Nimet Ölmez