İşçi Kadın Meclisleri kuruldu: Patronların karşısında olalım

img
İSTANBUL - Ekonomik kiriz karşısında, işçi kadınların sorunlarının tartışılacağı, "İşçi Kadın Meclisleri"nin kuruluşunu ilan eden Kadın Meclisleri, "Patronların karşısında olalım. İş yerinde, fabrikada, ofiste yalnız değilsin” çağrısı yaptı. 
 
Kadınların sorunlarıyla ilgilenen, kadın katliamları, kadına yönelik şiddete karşı mücadelede adlarını duyuran Kadın Meclisleri, ekonomik kriz karşısında, işçi kadınlara yönelik bir meclis çalışması başlattıklarını yaptıkları yazılı açıklama ile duyurdu. 
 
'ÜRETEN KADINLAR ÖRGÜTLENMELİ’ 
 
Açıklamada, "Ekonomik kriz tüm inkarlara rağmen geldi çattı. Emeğiyle geçinenler için zaten çok ağır olan şartlar giderek keskinleşiyor. Hayatın her alanında erkeklerle eşit olmayan koşullarda ve şiddet tehdidi ile yaşamak zorunda bırakılan kadınlar için ise şimdi yeni bir örgütlenme ihtiyacı ve direniş hattı ortaya çıkıyor. Kriz kapitalizmin krizidir, üreten kadınlar örgütlenmelidir. İş yerleri küçülmeye gidiyor, bankalar batmak üzere, onlarca iş yerinde maaşlar aylardır ödenmiyor, işten çıkarmalar art arda geliyor. Patronlar, kendi kazançlarını emekçilerin elinden aldığı ekmeği yiyerek korumaya çalışıyor. İlk gasp edilen ise kadınların ekmeği oluyor" denildi. 
 
‘HAKLARIMIZ ELİMİZDEN ALINAMAZ'
 
Kadınların yıllardır iş hayatında çok zor yer edindiğini ve büyük bir kısmının işsiz bile sayılmadığının belirtildiği açıklamada, şunlar kaydedildi: "Kadın işsizliği oranı ise yüzde 13. Buna rağmen çalışmak isteyen kadınların önüne setler çekiliyor. Bu setleri aşıp iş hayatına girdiğimizde erkeklerden daha çalışkan, daha akıllı, daha özverili olmamız bekleniyor. İş yerinde ayrı, evde ayrı emek veriyoruz. Çoğu zaman aynı işi yaptığımız erkeklere daha fazla ücret veriliyor. Ücretli çalışan kadınların çoğu hala mobbing altında, düşük ücretlerle, güvencesiz, esnek ve insanca koşullardan uzak çalışmak zorunda bırakılıyor. Tüm bunlara rağmen kazandığımız miktarlar bile kadınların özgürleşmesi, kendi ayakları üstünde durması ve erkek şiddetiyle baş edebilmesi için önemli dayanak oluyor. Boşanmak, okumak ve modern haklarımızı kullanmak istediğimizde sırtımızı önce emeğimize yaslıyoruz. Mücadelemizle kazandığımız çalışma hakkımızın, kriz bahanesiyle elimizden alınmasına izin vermeyeceğiz.”  
 
'DERİNLEŞECEK KRİZİN KADINLARA GETİRECEKLERİNİ DENEYİMLEDİK'
 
 Açıklamada, derinleşecek olan krizin kadınlara getireceklerinin tarihsel deneyimlerle öngörülebilir olduğunun altı çizilerek, şu ifadelere yer verildi: "İşten çıkarmaların arttığı kriz dönemlerinde ilk işten çıkarılacak olan kadınlar olacaktır. Kapitalizm içerisinde bakım emeği, tüm ev içi emek, işsiz bırakılan ve evlerine gönderilen kadınların üzerine yıkılacaktır. İşyerinde sömürülen, ev içerisinde emeklerine el konan kadınlar işsiz kaldıklarında ekonomik bağımsızlıkları da ellerinden alınarak daha güçsüz bırakılacaklardır. Erkek egemenliği ve kapitalizm bu dönemlerde bir işbirliği içerisinde hareket ederek işten çıkarmaları, kadınları türlü bahanelerle eve göndermelerin, kadınlara sınırlar çizmenin en elverişli zemini olarak kullanmaktadır. Emek düşmanlığı ile kadın düşmanlığının işbirliğine izin vermeyelim.
 
İŞÇİ KADIN MECLİSLERİNİ KURALIM ÇAĞRISI
 
İşten çıkarmalar, mesailerin arttırılması ancak karşılığının alınmaması, maaşların eksik ve geç verilmesi ya da hiç ödenmemesi, tazminatların, primlerin ve ek ödemelerin alınmaması, molaların kısaltılması, servislerin kaldırılması… Tüm bunlar karşısında tek çözüm birlikte üreten kadınların beraber mücadele etmesidir.
 
Kadınlar olarak, patronların kapitalizmin yapısal krizi karşısında kadınlar aleyhine atacağı hiçbir adıma şaşırmamalı, ancak hazırlıklı olmalıyız. Emek düşmanlığı ile kadın düşmanlığının işbirliğine izin vermemeliyiz. Arjantin, İrlanda, İspanya dahil; kadınlar krizin karşısında bir araya geliyor. Dünya kadınları aynı günlerde beraber mücadele ediyor. Bu kriz, kapitalizmin krizi! Krizi biz kadınlar değil kapitalizm yarattı. Ayrıca görüyoruz ve hayatımızda bizzat yaşıyoruz. Kriz nedeniyle iş yerinde karşısına çıkan sorunlara olan tepkisini patrona yöneltemeyen erkekler, tüm öfkesini kadınlara yöneltiyor ve kriz dönemlerinde kadına yönelik şiddet hatta kadın cinayetleri artıyor. Kriz kadına yönelik şiddetin bahanesi olamaz. Öyleyse krize ve erkek şiddetine beraber direnelim. İşçi Kadın Meclisleri'ni birlikte kuralım.
 
ARAMIZA KATILIN VE BİRLİKTE DEĞİŞTİRELİM
 
Ücretli çalışan kadınlar olarak mücadele adresimiz İşçi Kadın Meclisleri olmalıdır. Hayatlarımıza dair kararları ancak biz veririz. Bizim adımıza başkalarının verdiği kararları kabul etmek zorunda değiliz.  Yaşadığımız sorunları en iyi biz bilir, çözüm yoluna da biz karar verebiliriz. İş yerinde, fabrikada, atölyede, ofiste birlikte çalışıp üretiyorsak bize dayatılan çalışma koşullarına ve işten çıkarmalara karşı bir araya gelmeliyiz. Kadınların emeğini sömürme konusunda örgütlü ve kararlı olan patronlara karşı durmak, gidişatı değiştirmek için bizler de örgütlü olmalıyız. Ücretli çalışan tüm kadınlara çağrımızdır. Mesai arkadaşlarımızı, bizim gibi düşünenleri bir araya getirelim. Bir kadın mobbinge uğrarsa, kötü koşullarla çalışmaya zorlanırsa, işten atılırsa işçi kadınların yanında patronların karşısında olalım. İş yerinde, fabrikada, ofiste yalnız değilsin. Herkesin eşit şekilde yer alacağı 'İşçi Kadın Meclisleri'ni kuralım, birlikte düşünelim, beraber karar verelim, mücadele edelim. Aramıza katılın ve birlikte değiştirelim."