İzmirli kadınlar: Meclis’teki kadınlara büyük iş düşüyor

  • kadın
  • 09:03 14 Eylül 2018
  • |
img

İZMİR - 1 Ekim’de yeni yasama dönemine başlayacak olan Meclis için beklentilerini dile getiren İzmirli kadınlar, seçilmiş kadın milletvekillerine büyük iş düştüğüne dikkat çekti. 

Temmuz ayında tatile giren Meclis, 1 Ekim tarihinde yeni yasama dönemine başlayacak. Tatil dönüşü Meclis gündemine gelecek konuların başında içtüzük çalışması ve tartışmaları yer alırken, Meclis’e giren kadın milletvekillerini çok daha büyük sorunlar bekliyor. Kadına yönelik şiddet, çocuklara yönelik istismar suçları, çocuk yaşta zorla evlilikler, kadının emeğinin sömürülmesinin yanı sıra, son günlerde iktidara yakın gazetelerin tartışmaya açtığı 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Yasası’nın uygulanmaması gibi sorunlar duruyor. 
 
İzmir’de yaşayan kadınlar, Meclis’teki kadın vekillerden beklentilerinin kadına yönelik şiddetin durdurulması için atılacak adımlar olduğunun altını çizdi. 
 
'MECLİS’İ KADINLAR YÖNETSİN’ 
 
Türkiye’de kadın sorunu konusunda gerekli adımların atılmadığını söyleyen Filiz Çalışan, sosyal yaşamda sahip oldukları tüm haklarının kısıtlandığını belirtti. 1 Ekim tarihinde Meclis’in açılacağını hatırlatan Çalışan, “Kadınlar daha çok siyasete atılmalı ve bilinçlenmelidir. Çünkü eril bir devlet altında yaşamaya çalışıyoruz. Bunun için daha fazla bilinçlenmemiz, kendi haklarımızdan haberdar olmalıyız. Meclis’te kadınların daha çok bilinçlenmesi için eğitimler verilmesi sürekli konuşulmalıdır. Kadınlara özel eğitim için yasalar çıkarılması gerekiyor. Kadınlara değer verilmeyen bir toplumda yaşadığımızı biliyoruz. Her kadın her alanda şiddete maruz kalıyor. 13 yaşında bir kızım var. Okula ben götürüp getiriyorum. Çünkü güvenmiyorum. Öyle dehşet durumlara şahit oluyoruz ki, yolda yürüyemez hale geldik. Çocuklarımızın geleceği için kaygılıyız. Türkiye bizi bu hale getirdi. Önlem almadı, bu düşünceleri değiştirmek için eğitim vermedi. Meclis’teki kadın sayısı artsa daha fazla söz sahibi olsa bence bu ülkede daha fazla şey değişir. Savaş durur, halk eğitimli olur. Günümüz toplumunda kavgaları bir kadın durdurabiliyorsa, Türkiye Meclisi gibi bir yerde bence daha fazla barış sağlanır. Meclis’i kadınlar yönetsin isterim” dedi.
 
‘MECLİS’TEKİ KADINLARA GÜVENİYORUZ’ 
 
Kadının hiçe sayıldığı bu zamanlarda Meclis’ten beklentilerinin daha fazla olduğunu söyleyen Hayat İzgi de, başta kadına ve çocuğa yönelik şiddetin, istismar suçlarının önlenmesi için adımlar atılması gerektiğini vurguladı. Kadın cinayetlerinde faillerin “iyi hal indirimi” almaması için Meclis’te seslerin yükselmesi gerektiğini belirten İzgi, artık Türkiye’nin kadınlar için  açık bir cezaevinden çıkması gerektiğini dile getirdi. Kadın vekillerin bu anlamda Meclis’te gereken adımları atması gerektiğini ifade eden İzgi, “Çocuk yaşta evlendirilmelerin önü açılsın diye yasalar çıkıyor. Devlet, kendi zihniyetini topluma enjekte etmeye çalışıyor. Yasalar kendi çıkarları doğrultusunda işliyor. İstismarın önlenmesi ve çocukların olduğu her alan denetlenmesi gerekiyor. Bunun için var olan yasalar bile hayata geçirilse çok şey değişir. Meclis’te kadın mücadelesi olmasaydı, Türkiye ‘de yaşayan kadınlar şu an her anlamda evden dışarıya çıkmayan bir nesil olurdu. Bu anlamda kadın mücadelesi aslında şimdi giden kadın milletvekilleri sayesinde daha fazla gündeme gelmelidir. Bizde onlara güveniyoruz” şeklinde konuştu. 
 
‘KADIN MİLLETVEKİLLERİNE BÜYÜK İŞ DÜŞÜYOR’
 
Devletin şu ana kadar Meclis’te kadınlar için olumlu bir yasa çıkarmadığını söyleyen Nimet Aslan ise, kadın vekillerin kendileri aleyhine çıkarılan yasalara karşı gelmesi gerektiğini belirtti. Aslan, “Daha geçen ay 41 kadın öldürüldü. Kadın şiddetinde koruma vermeleri yerine, var olan yasalarımız uygulanması gerekiyor. Cezalıların en yüksek ceza alması gerekiyor. Aslında kadınların birçok hakları var. Sadece Meclis’te bunların uygulanması için adımlar atılmalı. Kadınlara kendi ekonomilerini sağlamak için güvenli iş yerleri oluşturulmalıdır. Kadının ailede ve toplumdan dışlanmaması için yeni yasal adımlar hazırlanmalı. En ufak bir durumda kadın dışlanıyor ve suçlanıyor. Her kadına işsizlik maaşı verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü kadın zaten iş yaşamından dışlanıyor, düşük ücret alıyor. Sokaklarda birçok evsiz yurtsuz kalan dilenmek zorunda bırakılan kadınlar var. Onlara barınmaları gereken yerler inşa edilmesi gerekiyor. Özellikle bunların içinde mülteci kadınlar var. En önemlisi de kadın - erkek eşitliği önümüzde önemli bir sorundur. Kadın milletvekillerine düşen çok iş var, kadını ilgilendiren her sorunu en başta onlar tartışmalıdır” ifadelerini kullandı. 
 
MA / Ayşe Sürme