Van Ahtamara Kadın Platformu 24 Haziran seçimlerine ilişkin tutumlarını açıkladı. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) binasında düzenlenen toplantıda, platformun bildirgesini Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP) Üyesi Ekin Yeter okudu. 

 

'GÜCÜMÜZ MÜCADELEMİZDEN GELİYOR'

 

Kadınların yaşam alanının bilinçli daraltılıp eril zihniyetin tahakkümü altına alınması politikalarının birçok nedeni olduğunu ifade eden Yeter, "Bahsettiğimiz tahakkümün korkulu rüyası kadınlardır. Çünkü kadınlar hangi dinden, hangi ırktan ve hangi dilden olursa olsun yaşadıkları baskıyı binlerce yıldır dilden dile aktarmış ve her kadın kendi çağında bu yıkıma, baskıya, yok saymaya karşı mücadele vermiştir. Kadınlar tarihlerini oluşturmuş, yaşamı adil ve eşit, özgür-özgün kılma pratiğini göstermiştir. Biz kadınlar eril zihniyet gibi ötekileştirerek değil, birleştirerek ve birleşerek mücadeleyi yükseltiriz. Gücümüz buradan gelmektedir" dedi.

 

'AKP İKTİDARI SÜRESİNCE 6 BİN 400 KADIN ÖLDÜRÜLDÜ'

 

AKP iktidarı süresince gerek uygulanan siyaset, gerek kullanılan eril dil ile kadınların yaşamının sosyolojik, psikolojik ve ekonomik olarak daha da zorlaştığının altını çizen Yeter, şöyle devam etti: "AKP iktidarı süresince; 6 bin 400 kadın öldürüldü. 2017 yılında 409, 2018 yılının ilk 5 ayında 167 kadın öldürüldü, 332 kadına cinsel şiddet uygulandı, 387çocuk istismar edildi. 20 çocuk öldürüldü. 2016 yılında Van’da 17 yaş ve altı 777 kız çocuğuna doğum yaptırıldı. 2017 yılında Van’da 8 bin 779 kız çocuğu evlendirildi. 2012 yılından bu yana 18 yaşın altında 440 bin çocuğa doğum yaptırıldı.15 yaşın altında tecavüz edilerek doğum yaptırılan çocuk sayısı ise 15 bin 937'dir. 2014-2017 yılları arasında intihar eden kadın sayısı 2 bin 438 oldu" şeklinde konuştu.  

 

'OHAL KADINI SİYASAL ALANDA YOK ETME ÇABASIDIR'

 

Veriler ve yaşanan vakaların önlenmemesinde mevcut iktidarın ciddi boyutta sorumluluğunun olduğunu vurgulayan Yeter, "Devletin eril yasaması, yargısı ve yürütmesinin dışında iktidarın yaptığı siyasetinde bir sonucudur. Unutulmamalıdır ki; her intihar bir cinayettir. Kadınların aile baskısı ve toplumsal baskının oluşturduğu dar yaşam alanı;  bir de iktidarın uyguladığı üçüncü baskı mekanizması ile tamamen karanlık bir hal almıştır. Yaşamın tüm alanlarında ilk hedef alınan emekçi, politik kadınların toplumsal yaşamdan kopartılıp eril zihniyetin tahakkümü altına alınması olmuştur. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ilan edilen ve artık iktidar için bir koruma kalkanı görevi alan OHAL süresince kadın yaşamı üzerindeki baskı mekanizması önüne geçilemez bir hal almıştır. OHAL ve KHK’ler özellikle politik kadını siyasal alanda yok etme aracı olmuştur" diye konuştu.

 

'AKP-MHP BLOĞUNA OY YOK'

 

Kadınların;  AKP ve MHP bloğuna destek vermeyeceklerini söyleyen Yeter, seçim tutumlarını şöyle sıraladı:

 

* “Demokrasinin, hukukun, adaletin Türkiye halklarının her bir bireyine eşit şekilde uygulanmasını sağlayacak eşitlikçi ve özgürlükçü bir anayasayı yapacak ve toplumsal barışı sağlayacak,

 

* Devletin eril kodlarını ve Meclis’in eril yapısını değiştirip, dönüştürecek,

 

* Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın kapatıp yerine Kadın Bakanlığı’nı kuracak,

 

* Çocuklara yönelik cinsel istismarın ve kadına yönelik cinsel saldırıların önlenmesi amacıyla toplumun her kesimine cinsellik konusunda etkili bir şekilde uygulanacak eğitim politikası olan,

 

* Kadın katillerine iyi hal indirimini, cinsel şiddete tahrik indirimini kaldıracak,

 

* 18 yaş altı çocuk yaşta evlilikleri hiçbir yasal boşluk bırakmaksızın yasaklayacak yasal düzenlemeyi yapacak olan, 

 

* Çocuğa cinsel istismarda  rıza aranmaksızın, ilkel metotlara başvurmaksızın cezai yaptırımı arttıracak olan,

 

* Kadın intiharlarının etkili soruşturma ve kovuşturmalarla sebeplerinin ve sebebiyet verenlerin ortaya çıkmasını sağlayacak olan,

 

* Kadınların üretime katılması yönünde yasal teşvik projeleri olan,

 

* Emeği gasp edilen kadınların mesleğine iade edileceğini beyan eden,

 

* Kadının başta yerel yönetimler olmak üzere tüm yönetim kademelerinde eşit temsiliyet konusunda programı olan ve yasal düzenlemeleri yapacak olan,

 

* Kadınlara yönelik cinsiyetçi ve eril zihniyet söylemlerinin nefret söylemi kapsamına alacak olan, siyasal programları destekleyeceğiz.”