Ateşten açlığa kadınların direnciyle Newroz'a 2019-03-16 09:29:50   İSTANBUL – Newroz ateşinin kutsallığına bedenleriyle cevap olan Rahşan Demirel, Sema Yüce, Zekiye Alkan'ın direnişi, tecridin kaldırılması talebiyle bedenini açlığa yatıran Leyla Güven’in bedenine taştı.    Ortadoğu’dan Balkanlar'a kadar pek çok coğrafyada yaşayan halklarca baharın gelişi olarak kutlanan Newroz, Kürtler için bir direniş günü olarak da kabul ediliyor. Demirci Kawa’nın Asur Kralı Dehaq’ı öldürmesinin ardından yakılan ateş, Çağdaş Kawa olarak Kürt halkının hafızasında yer edinen Mazlum Doğan’ın 1982’de yaktığı 3 kibrit çöpü ile başka bir anlam buldu. Rahşan Demirel, Sema Yüce, Zekiye Alkan, Bedriye Taş (Ronahi) ve Nilgün Yıldırım (Berivan) bedenlerini Newroz'un meşalesine dönüştürdü. Şimdilerde ise bu gerçeklik yerini bedenini açlığa yatıran kadınlara devredildi.     NEWROZLAŞAN İLK KADIN: ZEKİYE ALKAN   1990’larda Kürt mücadelesinin halkla buluştuğu yıllarda bir kadın Diyarbakır surlarında bedenini ateşe vererek Newrozlaşan ilk kadın oldu. Üniversite öğrencisi Kürt kadınının uyanış ve direnişinde rol oynayan kişi Zekiye Alkan’dı. Newroz, Alkan’ın surlarda bedenini ateşe vermesiyle farklı bir noktaya evrildi. Artık Newroz deyince Kürt kadın iradesinin ateşle imtihanı akla gelir. Alkan’ın eylemi Kürt kadınını özgürlük, mücadele ve direniş kavramlarını kopmaz bir bağ ile birbirine bağlar. Bu kıvılcım ile verilmek istenen mesaja bugün her alanda yaşamına sahip çıkan ve direnen Kürt kadınları cevap olur.   AVRUPA’DA NEWROZLAŞAN 2 BEDEN: BERİVAN VE RONAHİ   Kürt mücadelesiyle bir araya gelen 2 kadın Bedriye Taş (Ronahi) ve Nilgün Yıldırım (Berivan) Avrupa'da buluşur. 2 kadın Newroz’un Almanya’da yasaklanmasını protesto etmek amacıyla 1994 Newroz’unda Mannheim’de bedenlerini ateşe verir. Ölümsüzlük suyunu içen iki kadın hakikate bedenlerinde yaktıkları Newroz ateşiyle ulaşır. Bu eylemi özgürlük eylemi olarak niteleyen PKK Lideri Abdullah Öcalan, “Özgürlük kolay kazanılacak bir şey olsaydı Ronahi ve Berivan bedenlerini ateşe vermezdi” diye anar.    8 MART’TAN 21 MART’A ATEŞTEN KÖPRÜ: SEMA YÜCE   Sema Yüce 1971 yılında Ağrı’nın Tutak ilçesine bağlı Aşağı Kargalık köyünde dünyaya gelir. Üniversite için gittiği Ankara’da Kürt mücadelesiyle tanışan Yüce, 1992 yılında Serhat bölgesinde görev alır. Yüce, kısa bir süre sonra ihbar üzerine gözaltına alınarak tutuklanınca mücadelesini cezaevinde sürdürür. 1998 Newroz'unda Çanakkale Cezaevi’nde bedenini ateşe veren Yüce, ardından bıraktığı mektubunda şöyle der: “Beynimi, yüreğimi ve bedenimi 8 Mart’tan 21 Mart’a ulaşan ateşten bir köprü yapmak istiyorum. Çağdaş Kawa Mazlum Doğan’ın ve tüm şehitlerimizin iyi bir öğrencisi olabilmek için Zekiye gibi yanmak, Rahşan gibi Newrozlaşmak istiyorum…”   İNKARCILIĞA CEVAP: RAHŞAN DEMİREL   Mardin’in Nusaybin ilçesinden ailesiyle İzmir’e göç eden Rahşan Demirel, “Kanlı Newroz” olarak tarihe geçen ve onlarca kişinin öldürüldüğü 1992’deki yasaklı Newroz'a büyük öfke duyar. 21 Mart akşamı yaşananlara tepkisini ortaya koymak için 22 Mart sabahı İzmir Kadifekale’deki tarihi yapılarda kendini yakar. Demirel, “Ben kendimi Newroz yapıyorum Kadifekale’de. Cizre, Mardin, Nusaybin’in cevabını vermek zorundayım. Newroz lastikle olmasa da canımızla kutlanacak” diyerek Newroz ateşinin kıvılcımlarından biri olur.    Annesi üst tarafı yanmış ve zafer işareti yaparken gördüğü kızı için, “Madem kızım böyle bir karar vermiş, kendini halkına adamış bundan sonra bize düşen onun anısına sahip çıkmak olmalı. Kızımın yanına gittim. İlk sloganımı attım” der. Tıpkı Sema Yüce, Zekiye, Berivan ve Ronahiye yakılan türküler gibi Rahşan’a da türküler yakılır.     NEWROZ ATEŞİNİN KUTSALLIĞIYLA    Newroz ateşinin kutsallığına bedenleriyle cevap olan bu kadınlar 2019 Newroz'unu ise açlık grevline yatırdıkları bedenleriyle karşılıyor. Bu kadınlardan biri de PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin son bulması talebiyle 129 gündür açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven.   LEYLA GÜVEN   Güven’in tutuklu bulunduğu Diyarbakır E Tipi Cezaevi’nde 8 Kasım 2018'de başlattığı ve tahliyesinin ardından evinde devam ettirdiği süresiz dönüşümsüz açlık grevi tüm cezaevlerine yayılmış durumda. Güven'in ardından hem Avrupa hem de cezaevlerinde yapılan eylemlerde de kadınların öncülüğü dikkat çekiyor.    Kürt halkı; özgürlük, direniş ve başkaldırının simgesi olarak tarihi simge kazanan Newroz’u, bedenini ateşe veren ve açlığa yatıran kadınların göstermiş olduğu dirençle sahiplenmeye ve kutlamaya hazırlanıyor.    MA / Necla Demir