'Kadınların Dünya Demokratik Konfederalizmi’ni inşa etmeliyiz' 2018-10-10 11:48:40   HABER MERKEZİ - Frankfurt'ta gerçekleştirilen 1. Uluslararası Kadın Konferansı sonuç bildirgesi açıklandı. Bildirgede; örgütlenme, zincirlenme ve kadın örgütlerini ağlaştırılması gerektiğinin altı çizilerek, “Kadınların Dünya Demokratik Konfederalizmi’ni inşa etmeye başlamalıyız” denildi.   "Yapım Aşamasındaki Devrim" başlığı altında 6-7 Ekim tarihlerinde Almanya'nın Frankfurt kentinde 1. Uluslararası Kadın Konferansı gerçekleştirildi. Goethe Üniversitesi'nde 500’ü aşkın kadının katılımıyla 2 gün boyunca süren konferansın sonuç bildirgesi açıklandı.    Tüm kadınların ataerkil sistem tarafından kadınlara karşı küresel bir savaş yürütüldüğünün farkında olduğuna dikkat çekilen bildirgede, binlerce yıldan beri kadınların farklı biçimlerde ataerkilliğe karşı mücadele verdiği vurgulandı. Konferansın sonuç bildirgesi şöyle:    “Kadınlara karşı yükseltilen yeni küresel savaş dalgası temelinde kazanımlarımızı hedeflerken, dünyanın her yerinde her zamankinden daha fazla eşit ve özgür bir yaşamı tasavvur etme ve gerçekleştirme araçlarını büyüttüğümüz için yürütülmektedir. Bunun bilincinde olarak bize ait olanı alacağız: Gücümüzü ve özgürlüğümüzü. Bunu, ataerkilliğin bizi karşı karşıya bıraktığı büyük vahşiliğe rağmen gerçekleştireceğiz.    KADIN EMEĞİNİ SÖMÜREN KAPİTALİSTLER VAR   Kadınlara karşı yürütülen küresel savaşın farklı yüzleri vardır. Irkçılık, sömürgecilik, kapitalizm ve ataerkillik farklı yollarla ittifak kuruyor. Zaman zaman, alenen kadın düşmanlığı yapan, ırkçı olan ve ataerkilliği iktidarı tekelleştirmek için seferber hale getiren Erdoğan, Duterte, Mondi, Putin ve Trump gibi kişilerde bu durum kendini açığa kavuşturmaktadır. Benzer bir biçimde El Salvador, Guatemala ve Honduras gibi yerlerdeki çeteler var. Afganistan'daki savaş ağaları var. İran'da kadınlara karşı idam cezasını uygulayan devlet mahkemeleri var. Avrupa ve Birleşik Devletlerdeki sınır devriyeleri var. Hem Avrupa'da hem de Afrika'da kadın ticareti var. Ortadoğu'da DAİŞ ve benzer ataerkil cihatçı çeteler var. Dünyanın her yerinde kadın emeğini sömüren kapitalistler var.    KADIN MÜCADELESİNİN PARÇASI OLMA ZAMANI    Bununla birlikte ve çok daha önemli olarak kadınlar var. İnsan hakları için çalışanlar, feministler, kadın savaşçılar, siyasetçiler, aktivistler var. Kendilerini ve ailelerini güvenli bir yere kavuşturmaya çalışan Suriyeli, Libyalı, Orta Amerikalı ve Batı Afrikalı mülteci kadınlar var. Bütün alanlarda mücadele ve inşa eden Zapatista kadınları var. Ve bir de Rojava'da devrimi ören ve başka bir dünyayı tasavvur eden kadınlar var. Bütün bu farklı yollarla hep birlikte geleceğimizi örmekteyiz. Şimdi bütün bu farklı mücadeleleri anlamanın, değerlendirmenin, hissetmenin ve desteklemenin zamanıdır. Ve her şeyden önemlisi bu mücadelelerin parçası olmanın zamanıdır!   ÖRGÜTLERİMİZİ AĞLAŞTIRMALIYIZ    Son iki günde bizler, dünyanın dört bir yanından kadınlar olarak Frankfurt'ta bir araya geldik. Geleceği nasıl örebileceğimizi ve yapım aşamasındaki kadın devrimine nasıl katkı sunabileceğimizi tartıştık. Konferansta birçok kadının dile getirdiği gibi örgütlenmeliyiz, zincirlenmeliyiz, örgütlerimizi ağlaştırmalıyız. Kadınların Dünya Demokratik Konfederalizmi’ni inşa etmeye başlamalıyız. Bu konferansı ve bu ağı bunun ilk adımı haline getirelim.     HİÇBİR KADININ YARALANMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ    Her birimizin ve hepimizin özgürlüğü için mücadelemizi birlikte sürdüreceğimizi beyan ediyoruz. Hiçbir kadının yaralanmasına izin vermeyeceğiz. Ataerkilliğe karşı mücadelemizi kazanacağız. Yeni ve özgür bir toplumun yeni kurumlarını yaratacağız. Bir devrimin yapım aşamasında olduğunu ilan ediyoruz. Kapitalizmin yaşadığı kriz bizim mücadelelerimizin sonucudur ve şimdiki zaman bu çağı, 21. yüzyılı kadınların ve halkların yüzyılına dönüştürmenin tarihi fırsatını sunmaktadır. Bir konuşmacımızın da dediği gibi, bizler Jin olarak Jiyan'ımızın Azadî'ye dayanmasını istiyoruz.”