‘15 yılda 14 bin 293 kadın öldürüldü: Tamam demek için 24 Haziran bir fırsat’ 2018-05-22 09:15:21 İSTANBUL – AKP’nin iktidara geldiği günden bu yana 14 bin 293 kadın, erkek şiddeti sonucu öldürüldü. 24 Haziran'da AKP'ye "tamam" demek için kadınların çokça gerekçeleri olduğunu belirten KCDP Üyesi Melek Önder, “24 Haziran bunun için büyük bir fırsat” dedi.  AKP'nin 16 yıllık iktidarları boyunca hayata geçirdiği politikalardan en fazla negatif etkilenen kesim kadınlar oldu. 2003 yılında iktidara gelen AKP’nin izlediği kadın politikalarından kaynaklı kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet artarak had safhaya ulaştı.     15 YILDA 14 BİN 293 KADIN ÖLDÜRÜLDÜ   Buna göre, 2016 Temmuz ile 2018 Nisan ayında 506 kadın öldürüldü. 2016 yılında gerçekleşen kadın cinayetlerinin yüzde 50'si OHAL döneminde gerçekleşti. Kadın örgütlerinin verilerine göre, 2017 Ocak ayı dahil son 15 yılda 14 bin 293 kadın erkek şiddeti sonucu öldürülürken, Cinsiyet Eşitliği Raporu’nda, Türkiye, kadın-erkek eşitliğinde 142 ülke arasında 125’inci sırada yer aldı. Tüm bu verilerin yanı sıra Türkiye’de bugüne kadar işlenen kadın cinayetlerinin net sayısı tam olarak bilmiyor. İlgili bakanlık da buna ilişkin bir veri ortaya koymuş değil. Sadece sivil toplum ve kadın örgütlerinin çabalarıyla ortaya çıkan veriler mevcut.    Oluşan böylesi bir atmosferde sandığa gitme sürecini ve yaptıkları çalışmaları Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) Üyesi Melek Önder ile konuştuk.    ‘KADIN CİNAYETİ VE ŞİDDET ARTTI’   Kadınların AKP iktidarı boyunca kadın cinayetlerinin ve kadına yönelik şiddet ile çocuk istismarının arttığı bir süreci yaşadıklarını belirten Önder, yakından takip ettikleri verileri kendileri değil asıl olarak devletin takip etmesi gerektiğini söyledi. Önder, AKP’nin referandum sürecinden sonra kadınlara ve tüm topluma her şeyin güzel olacağını vaat ettiğini fakat tam aksine OHAL ile birlikte baskı ortamının arttığını ve bunun en büyük yansımasının kadınlara olduğunu dile getirdi. Önder, “OHAL’de kadın cinayetlerinin işleyiş şekli değişti. Kadın cinayetlerinde işkencelerin olduğunu görüyoruz" dedi.    ‘CİNAYETLERİN ÖNÜNE GEÇECEK SİYASİ İRADE YOK’   Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetinin de önlenebilmesi adına belli adımların atılması ve var olan kanunları uygulanması gerekliliğinin altını çizen Önder, “6284 sayılı Koruma Kanunu var. Siz bunu uygulayın dedik. Bunların uygulanması aslında birçok kadının hayatını kurtarabilecekken biz bunların uygulanmadığını görüyoruz. Kadın arkadaşlarımızın çoğu boşanmak istediği, kendi hayatlarına sahip çıkmak istedikleri için öldürülüyorlar. Bunların karşısında duracak bir siyasi irade yok ne yazık ki. Olmuş olsaydı kadınları yaşadığı bütün sorunların büyük oranda önüne geçilirdi” diye belirtti.    ‘AKP HİÇBİR ŞEY VAAT ETMEDİ’   Mevcut AKP hükümetinin kadınların geleceği için hiçbir şey vaat etmediğini ifade eden Önder, “Kadınların AKP’ye oy vermiş olan kadınlar da dahil bu iktidara oy vereceğini düşünmüyorum. 16 yıldır bu yönetimle birlikteyiz ve kadınların yararına şeylerin yapılmadığını görüyoruz. O yüzden bundan sonraki süreçte kadınlar kendilerinin lehine siyaset yapan, geleceği için eşitlik ve özgürlükleri için siyaset uygulayan, bunun için çalışacağını söyleyen kişi ve partilere oylarını vereceklerdir” dedi.    ‘SİYASET VE SEÇİMLER SADECE ERKEK İŞİ DEĞİL’   Kadınların bu seçim sürecinde sadece bir oy kullanan değil aynı zamanda sandık başlarında oylarını koruyacağı belirten Önder, kadınların hayatın her alanında soyutlanmak istenmesine karşı seçim siyaseti içerisinde de yer almasının son derece önemli olduğuna vurgu yaptı. Önder, “Çünkü siyaset ve seçimler de sadece erkek işi değil. Kadınların da sözünün olması gerekli” diye konuştu.    ‘TAMAM DEMEK İÇİN ÇOK GEREKÇEMİZ VAR’   Kadınlar aleyhine yaşanan bunca şeyden sonra iktidarın kadın ve çocuk düşmanı politikalarına “tamam” demek için birçok gerekçe olduğunu vurgulayan Önder, gerekçelerini ise şöyle sıraladı: “En başta kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddet, tacizcilerin korunmasına karşı kadınlar tamam diyorlar. Çocuk istismarını aklamaya çalışanlara tamam diyorlar. Türkiye’de biliyoruz ki kadınların iş gücüne katılımı oldukça düşük. Yüzde 70 oranında kadın istihdam edilemiyor, edildiği takdirde eşit ücret alamıyorlar. İşyerlerinde tacize, mobbinge uğrayabiliyorlar. Bu gibi sorunlara kadınlar artık tamam diyorlar. Biz istediğimiz şeyin yapılmasına karışılmasına tamam diyoruz. Bize farklı yerlerde pembe metrobüs ve otobüslerle, kadınlara özel AVM’lerle kadını toplum içerisinden ayrıştırmaya çalışan bu zihniyete, politikaya karşı kadınlar tamam diyor. Kadınların istediği erkeklerle eşit yaşam. Biz kadınlar olarak istediğimiz gibi bir hayat yaşamak istiyoruz. Geleceğimize kendimiz karar vermek istiyoruz. Kadınlar sahneden indirmeye, sürekli ezmeye çalışanlara karşı her yerde hem sözleriyle hem siyasetleriyle hem de gerekli mücadeleleriyle karşısında duracak.”   ’24 HAZİRAN BÜYÜK BİR FIRSAT’   Son günlerde doların yükselmesi, işsizliğin artması gibi çok sayıda ekonomik sorunun olduğuna dikkat çeken Önder, iktidarın bunların 24 Haziran’dan sonra düzeleceği vaatlerinde bulunduğunu belirterek, şunları dile getirdi: “İnsanlar artık buna ikna olmuyor. Çünkü gördük ki haksızlıklar, hukuksuzluklar arttı. Toplumun adalete inancı kalmadı. Kaldı ki biz kadınlar yıllardır öldürülen kadın arkadaşlarımız için de adalet istiyoruz. Bunun hiç sağlanmadığını gördük. Bunların tek bir insanın inisiyatifiyle çözülmeyeceğini biliyoruz. Biz demokratik, laik bir ülkede yaşamak istiyoruz. Kadınların eşit ve özgür olduğu bir ülkede yaşamak istiyoruz. Bu nedenle de 24 Haziran bunların hepsi için büyük bir fırsattır ve bütün toplum da bunun farkında" diye belirtti. Uzun bir zamandan sonra insanların daha umutlu, muhalefetin ise çok daha güçlü olduğunu da düşündüğünü sözlerine ekleyen Önder, bu durumun ise insanlara moral üstünlüğü olarak yansıdığını söyleyerek, “24 Haziran’dan sonra 25 Haziran sabahında çok daha umutlu ve güzel bir güne uyanacağımızı düşünüyorum” dedi.    ‘KADINLAR SEÇİM GÜVENLİĞİ İÇİN AKTİF ÇALIŞACAK’   Önder, aynı zamanda Kadın Meclisleri ve Seçim Süreci Meclisleri ile birlikte KCDP’nin seçim güvenliği konusunda da aktif çalışma içerisinde olacağı bilgisini vererek, şu çağrıda bulundu: “Bütün kadınlar hem oylarını kullansınlar hem de sandıklara sahip çıksınlar. Bunun için de sandık kurulu görevlisi olmak isteyen kadınlar başvuru formlarını doldurup gönderdikleri takdirde ihtiyaçlar doğrultusunda bir yerleştirme yapılacak.”   MA / Necla Demir