DİYARBAKIR - AİHM eski röportörü Av. Dr. Ümit Kılınç, Türkiye’den AİHM’e yapılan bireysel başvuruların 3’te 1'inin sadece şekil yönündeki eksikliklerden kaynaklı reddedildiğini belirtti.
Medya ve Hukuk Derneği (MLSA) tarafından Diyarbakır'da "Uzman Hukukçularla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne Bireysel Başvuru Usulü’nde Önemli Noktalar ve Güncel Sorunlar" başlıklı bir çalıştay düzenlendi. Mitanni Hotel’de düzenlenen çalıştay, Diyarbakır, İstanbul, Strasbourg Baroları ile Strasbourg Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden hukukçuların katılımı ile yapıldı.
Diyarbakır Baro Başkanı Cihan Aydın ve MLSA Eş Direktörü Av. Veysel Ok'u açılış konuşmaları ile başlayan çalıştayda ilk sunumu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) 5 yıl röportör hukukçu olarak görev yapan Strasboug Barosu ve Strasbourg Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Ümit Kılınç yaptı.
Dr. Kılınç, sunumunda AİHM’e yapılan başvuruların zorlaşması üzerinde durdu. Eskiden 6 ayla sınırlanan ilk başvurunun bir dilekçe ile yapılıp, yine bu sürenin uzatılabilindiğini söyleyen Kılınç, şimdi ise bu durumun ortadan kaldırıldığını ifade etti.
BAŞVURU 47. MADDEYE UYGUN DEĞİLSE REDDEDLİYOR’
AİHM’e yapılan başvuru formunun eksiksiz doldurulmaması durumunda başvurucunun başvurusunun şekil yönünden reddedileceğini belirten Kılınç, “Çünkü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi çok formalist bir mahkeme oldu. İsminizin yazılmamasından dolayı, imzanızın karenin içinde atılmamasından dolayı, doğum tarihinizin yazılmamasından dolayı başvurunuz idari yönden reddediliyor. Yani başvurunuz hiç incelenmiyor. Ne kabul edilebilirlik yönünden ne de esas yönünden incelenmiyor. Dolayısıyla şekil şartları çok önemli hale geldi. Çok sıkı biçimde o şekil şartlarının yerine getirilmesi lazım, yoksa başvuru reddediliyor. Bundan dolayı da 6 aylık başvuru süresi durmuyor, uzatılmıyor. 47’inci Madde’ye göre Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin başvurunuzu reddetmesi gerekiyor. O dava için yapacak hiçbir şeyiniz kalmıyor. Dolayısıyla şekil şartlarına uymak çok hayati bir değer kazanıyor” diye konuştu.
‘ŞEKİL ŞARTLARININ HARFİYEN YERİNE GETİRİLMESİ GEREKİYOR'
Kılnç, bu nedenle AİHM’e Türkiye’den yapılan başvuruların 3'te 1'inin idari yönden daha esasa girilmeden reddedildiğini kaydetti.
Genel olarak başvuruların yüzde 9’unun ise iç tüzüğün 47’inci Maddesi’ne göre reddedildiğini dile getiren Kılınç, “Dolayısıyla iş çok vahim, bu şekli şartların harfiyen yerine getirilmesi gerekir" diyerek bir başvuru yapılırken 47’icin Madde'nin ilk başta dikkate alınması tavsiyesinde bulundu.
Kılınç, sunumunu da yapılacak başvurularının nasıl olması gerektiği konusunda bir başvuru formu üzerinden detaylı olarak anlatımlarda bulunarak noktaladı.
Çalıştay verilen öğlen arasının ardından diğer katılımcıların sunumları ile devam edecek.