DİYARBAKIR – Dicle Barajı'nda bir kapağının kopması ardından nehir yatağındaki su seviyesinin yükselmesine ilişkin konuşan İMO Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Nihat Noyan, incelemeler yapıldıktan sonra rapor yayınlayacaklarını; ancak cevap bekleyen sorular olduğunu belirtti. Noyan, nehre yapılan müdahalenin bu sonuçları doğurduğunu ifade etti.
Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde bulunan Dicle Barajı'nda bir kapağın kopmasından sonra su akışına paralel olarak Dicle Nehri’ndeki su seviyesi yükselmeye devam ediyor. Su seviyesinin 6 metre yükseldiği Dicle Vadisi’nde, UNESCO Dünya Kültür Miras Listesinde bulunan Hewsel Bahçelerinin bir kısmı başta olmak üzere birçok tarım arazisi sular altında kaldı. Sular bazı noktalarda insanların yaşadığı evlerin yakınına kadar ulaştı. Diyarbakır’ın tarihi Ongözlü Köprü çevresinde bulunan işletmeler de su altında kaldı.
DSİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI BÖLGEDE
Diyarbakır Valiliği tarafından krizi masası oluşturulurken, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdür Yardımcısı Oğuz Kasap, beraberinde uzman ekiplerle Diyarbakır'a geldi. Kasap, DSİ 10'uncu Bölge Müdürü Ali Gökyel ve uzman ekiplerle, Eğil ilçesindeki Dicle Barajı’nda incelemelerde bulundu.
YURTTAŞLAR DAVA AÇABİLİRLER
Diyarbakır Baro Başkanı Cihan Aydın da twitter hesabından yaptığı açıklamada, su basması sonucu ekili alanları, evleri ya da başka suretle zarar gören yurttaşları, zararlarını tespit ettirip, tazmini için dava açabileceklerini söyledi.
İMO: İNCELEME YAPACAĞIZ
Konuya ilişkin Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuşan İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Nihat Noyan, baraj kapağının neden koptuğunu bilmediklerini, yapacakları incelemeden sonra detaylı bir teknik rapor yayınlayacaklarını ifade etti.
‘CEVAP BEKLEYEN SORULAR VAR’
Valiliğin açıklamasında kapağın sehven koptuğunun belirtildiğini ancak kendilerinin uluslararası kabuller doğrultusunda bütün iş kazalarının yüzde 98’inin insan faktörleri olarak değerlendirdiklerini vurgulayan Noyan, “Bu konuda bir çok değerlendirme yapılabilir, mesela baraj gövdesinde görevlendirilen kişiler ne kadar yetkilidir, eğitimli mi değil mi, onu bilmiyoruz. İkincisi o baraj kapaklarının bakım onarımı yapılmış mı yapılmamış mı onu bilmiyoruz. İlk etapta bu iki faktör aklımıza geliyor. Çünkü uzun zamandır Dicle Barajı var, baraj kapaklarının rutin bakım kontrolleri yapılıp yapılmadığı, su basıncından kaynaklı olarak kaynak yerlerinde çatlak kontrolleri yapıldı mı yapılmadı mı bilmiyoruz. Hidrolik mekanizmaların kontrolü yapılıp yapılmadığını bilmiyoruz. Bunlar cevap bekleyen sorular. Bizim veya DSİ’nin yapacağı bir araştırma bunları açığa çıkaracaktır. Şu an net bir bilgiye sahip değiliz” dedi.
‘DİĞER KAPAKLARDAN ENDİŞELİYİZ’
Barajın diğer kapakların durumunun kendilerini endişelendirdiğini dile getiren Noyan, “Bizi rahatlatan kısım, bir can kaybının şimdiye kadar olmayışıdır. Ancak diğer kapakların durumu bizi endişelendiriyor. Diğer kapaklar ne kadar güvenli, bilmiyoruz. Onlar da bir tehlike oluşturabilir. Bu durum ciddi anlamda maddi zarar verdi. Hevsel Bahçeleri ciddi anlamda zarar görmüş. Bismil ve Batman taraflarında da muhtemelen maddi zararlar görülmüştür. İki kapak olsaydı görünen görüntünün iki katı su olacaktı. Şu an 4 ile 6 metre arası bir su yüksekliği var deniliyor, o zaman 8 ile 10 metre arası dere yatağında bir su yüksekliği olacaktı. Bu da daha büyük zararlara, hata can kayıplarına neden olabilirdi” ifadesinde bulundu.
‘BİZ DOĞANIN PARÇASIYIZ HAKİMİ DEĞİLİZ'
Dicle Nehri'ne yapılan müdahalenin bu sonuçları doğurduğunu ifade eden Noyan, “Siz doğaya hakim olacağım derseniz, her yere HES kurarsanız, baraj kurarsanız işte bu manzarayla karşılaşırsınız. Dicle 2 bin yıldır akıyor, bu manzarayla karşılaşmadı. Suyu kendi haline bırakırsanız, su adaletiyle akar gider ancak önüne set kurarsanız adaletten yoksun bırakırsınız. Biz doğanın parçasıyız hakimi değiliz. Doğayla uyum içerisinde yaşamalıyız. Doğanın bütün kullanım hakkı bizimdir dersek yanlış yapmış oluruz” şeklinde konuştu.
‘VADİDEKİ BAHÇELER CİDDİ ZARAR GÖRDÜ’
Yenişehir ilçesine bağlı Ferit Köşk Mahallesi'nde bazı evler tedbir amaçlı boşaltılırken, mahalle sakinlerinden Yusuf Çayır (74), Dicle Nehri üzerinde baraj yapılmadan önce nehrin suyunun bu civarlarda olduğunu söyleyerek, “Nehir suyuyla buluştu” dedi. Mansur Erdem de, büyük emek verilen Dicle Vadisindeki bahçelerin ciddi zararlar gördüğünü belirtti.
Yurttaşlardan Cemal Yakut ise, geceden beri uyumadıklarını, su seviyesinin düşmesini beklediklerini ifade etti.