Haber alınamayan iş insanı Açar için AYM'ye başvuru yapıldı

img
DİYARBAKIR -  Diyarbakır’da aracı Pirinçlik karakoluna yakın mesafede terk edilmiş halde bulunan iş insanı Kamil Açar'ın bulunması için kolluk ile savcılığın etkin ve etkili soruşturma yürütmediğini belirten avukatları, Açar'ın bulunması, etkin ve etkili soruşturma yürütülmesi için tedbir talebiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.
 
Özel aracıyla 18 Temmuz gecesi Urfa'dan Diyarbakır'a gelirken Pirinçlik Karakolu'na yakın mesafede aracı terk edilmiş şekilde bulunan ve kendisinden haber alınamayan iş insanı Kamil Açar için Anayasa Mahkemesi'ne(AYM) tedbir başvurusu yapıldı. Açar'ın avukatlarının yaptığı bireysel başvuruda, yapılan girişimler ve aramalara rağmen kendisine ulaşılamayan Açar'ın hayatının risk altında olduğu vurgulandı. Olayın yaşandığı gece Siverek Şehit Alişan Polis Merkez Amirliği, Siverek İlçe Jandarma, İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Siverek Cumhuriyet Başsavcılığı'na kayıp başvurusunda bulunulması üzerine soruşturma başlatıldığı belirtilen başvuruda, "kayıp başvurusunun yapıldığı 19 Temmuz 2018 tarih saat 02.00 sıralarından iş bu başvuru tarihine kadar, talep edilmesine karşın PTS (Plaka Takip Sistemi) görüntü kayıtları, aracın terk edilmiş halde bulunduğu Pirinçlik Jandarma Karakolunun kameralarına ait görüntü kayıtları, HTS verileri, telefon sinyal bilgileri, baz istasyonu veri kayıtlarıyla birlikte, Kamil Açar'ın bulunması için gerekli olan araştırma yapılmamaktadır" denildi.
 
TANIKLAR, SİLAHLI KİŞİLERİN EL FENERLERİYLE YOL KONTROLÜ YAPTIĞINI SÖYLEMİŞTİ
 
Açar'ın kaybolduğu 18 Temmuz günü saat 19:30 sularında Siverek-Diyarbakır karayolundaki Pirinçlik Karakolu’na yaklaşık 10 kilometre kala bir mesafede, yol uygulama noktasının oluşturulduğunun gören görgü tanıkları olduğu belirtilen başvuruda "Siverek ilçesinde ikamet eden Ş.Y.  aynı gün saat 19.30 sıralarında Siverek'ten Diyarbakır'a seyir halindeyken, Pirinçlik Karakolu'na yaklaşık 10 km kala elinde uzun namlulu silahlar bulunan, aracın tepe lambalarının açılmış vaziyette yol kontrolünün yapıldığı, yol kontrolü yapan şahıslardan birisinin elinde el feneriyle plakalara bakıp araçların geçişini sağladığını belirtmiştir. Aynı şekilde, M.E. İ.T. Ve V.G. isimli tanıklar da benzer şekilde beyanda bulunulmuştur" denildi.
 
'ANAHTAR VE RUHSATIN OLMAMASI YOL UYGULAMASINA GİRDİĞİNİ GÖSTERMEKTEDİR'
 
Yol uygulamasının Açar'ın kullandığı aracının durdurulması için kurulduğunun anlaşıldığı ifade edilen başvuruda, "Yine araç içerisinde ruhsat, ehliyet ve araba anahtarının bulunmaması, Kamil Açar'ın yol uygulamasına girdiğini göstermektedir. Ancak savcılık ve kolluk tarafından bu hususta yol uygulamasının yapıldığı ve kimler tarafından gerçekleştirildiği hususlarında gerekli araştırma yapılmamaktadır. Keyfi ve kayıt dışı bir şekilde başvurucunun alıkonulması karşısında, ivedilikle tahkikat işlemlerinin yapılması gerekirken, bu hususta araştırmanın yapılmaması yaşam hakkının pozitif yükümlülük kapsamında ihlal edildiğini göstermektedir" diye vurgulandı. 
 
'ETKİLİ VE ETKİN BİR SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMEMEKTEDİR'
 
Can güvenliği tehlikede olan Acar'ın ivedilikle yer tespitinin yapılması için ilgili yerlere gerekli başvuruların yapıldığı belirtilen başvuruda, "Ancak aradan geçen zamana karşın, kolluk ve savcılıkça gerekli tahkikat işlemleri yapılmamış, araç tarafımızca terk edilmiş halde bulunulmuştur. Aracın bulunduğu yer Pirinçlik Karakolu'na ve askeriyenin yol uygulama noktasına yaklaşık 800 metre mesafede yolun yaklaşık 30 metre civarında bir yerde terk edilmiş halde bulunulmuştur. Aracın bulunduğu yer itibariyle, karakol ve askeriye uygulama noktasına yakın bir mesafede olması karakol tarafından alınan güvenlik önlemleri gözetildiğinde derhal müdahale edilmesini gerektirir nitelikte olmasına karşın müdahalede bulunulmamıştır. Kolluk ve savcılık tarafından, başvurucunun eşinin hayati tehlike altında bulunduğu yadsınarak, Kamil Açar'ın yer tespitinin yapılması ve can güvenliğinin sağlanması açısından etkili ve etkin bir soruşturma yürütülmemektedir" denildi.
 
TELEFON BAZ İSTASYONU VE ARACIN PTS KAYITLARI İSTENDİ
 
Başvuruda, Açar'ın keyfi ve hukuka aykırı bir şekilde alıkonulması gözetilerek kayıp olan Açar'a ait ancak kayıp olan telefon numaralarının 18 Temmuz gününden başlamak üzere baz istasyonu verileri ve sinyal, mesajlaşma, arama ve aranma bilgilerinin soruşturma dosyasına alınması için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na (BTK) müzekkere yazılmasına yazılması istendi. Açar'ın kullandığı 34 RNR 35 plakalı aracın plaka tarama sistemine (PTS) düşen kayıtlarının 17 ile 19 Temmuz tarihlerini kapsayacak şekilde dosyaya gönderilmesi için Urfa Emniyet Müdürlüğü'ne müzekkere yazılması istendi. Ayrıca, Diyarbakır yönünden Siverek yönüne,  Siverek yönünden Diyarbakır yönüne giriş yapan tüm araçların PTS (Plaka Tanımlama Sistemi) kayıtlarının dosyaya gönderilmesi için İl Emniyet Müdürlüğü'ne müzekkere yazılması istendi.  Ayrıca Acar'ın kullandığı 34RNR 35 plakalı aracı herhangi bir aracın takip edip etmediğinin tespiti için Urfa ili otoban çıkışından Pirinçlik Jandarma Karakoluna kadar ki OGS/HGS/PTS kayıtlarının sorgulanması için İl Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılması talep edildi.
 
 AYM'DEN TEDBİR İSTENDİ
 
Açar'ın, keyfi bir şekilde alıkonularak, zorla kaybettirilme şüphesine karşın, savcılık ve kolluk tarafından gerekli hassasiyet gösterilmediği,  gerekli araştırmanın yapılmadığı vurgulanan başvuruda,  "Kamil Açar'ın hayati tehlike altında, zorla kaybettirmeye maruz kalma tehdidi altında olduğu açık iken, alıkoyma eyleminden sonra gerekli soruşturma işlemlerinin yapılmaması nedeniyle negatif yükümlülük kapsamında yaşam hakkının ihlal edildiği açıktır" diye vurgulandı. Başvuruda,  Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 73. Maddesi uyarınca başvurucunun yaşamına, maddi ve manevi bütünlüğüne yönelik ciddi bir tehlike bulunması nedeniyle Kamil Açar'a ilişkin etkin ve etkili soruşturma yürütülmesi adına tedbir alınması ve pozitif ve negatif yükümlülük kapsamında yaşam hakkının ihlal edildiğinin tespit edilmesine dair karar verilmesi talep edildi.