İZMİR – İHD İzmir Şubesi, eylemlerinin 434'üncü haftasında Gebze Kadın Kapalı Cezaevi'nde tutuklu ağır hasta Süreyya Bulut'un durumuna dikkat çekerek, serbest bırakılmasını istedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, "Kayıplar bulunsun failleri yargılansın" ve "Hasta mahpuslar serbest bırakılsın" eylemlerinin 434'üncü haftasında Konak ilçesinde bulunan Başbakanlık binası önünde hasta tutukluların durumuna dikkat çekti. Açıklamada, “Susma, suça ortak olma, ölüyorlar” ve “Tek tipe hayır” pankartları açılarak, “Tek tip işkencedir” ve “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek” yazılı dövizler taşındı. Açıklamayı İHD İzmir Şubesi yöneticisi Ahmet Çiçek yaptı.
Ülkenin yeni bir seçim telaşına girdiği bu günlerde cezaevleri birçok acıyı bağrında taşıdığını belirten Çiçek, yıllardır seçimlerin yapıldığını aktardı. Cezaevlerindeki acımasızlığı birçok siyasetçinin görmezden geldiğine dikkat çeken Çiçek, cezaevlerindeki gerçeklik yokmuş gibi davrandıklarını aktardı. Türkiye’de 250 bine yakın tutuklunun olduğunu hatırlatan Çiçek, “Bir siyasi parti lideri de ‘kader mahkûmları’ diye bir söylem tutturmuş, onlar serbest bırakılmalı diğerlerinin hepsi yatmalıymış. Bu ülkede en çok hapishaneleri, siyasi mahpuslar dolduruyor. Bunların tutuklanma nedeni de çoğunlukla düşüncelerini ifade etme cesareti göstermeleri ve bunun iktidarın hoşuna gitmeyişi. Hele son zamanlarda ‘Cumhurbaşkanına hakaret ‘ adı altında, sadece eleştiri yapanlar, adli tutuklu haline getiriliyor ve cezalar veriliyor hem maddi hem de hapis. Bir de ‘sosyal medya tutukluluğu’ diye bir şey çıktı. Sosyal medya paylaşımları düşünce, ifade özgürlüğü kapsamındadır” diye ifade etti.
‘SÜREYYA BULUT İŞKENCE ÇEKİYOR’
Cezaevlerinde tutuklulara yaklaşımı belirleyen hem uluslararası hem de ulusal yasalarının olduğunu vurgulayan Çiçek, tutukluların eylemleri ile kazanımlarının olduğunu aktardı. Çiçek, ağır hasta tutukluların siyasi tehdit olarak kullanılması ya da pazarlık unsuru haline getirilmesini "En hafif deyimle vicdansızlık" diye tanımladı. Tek tip elbise dayatmasının cezaevlerinde ortamı iyice gerdiğini ifade eden Çiçek, “Bu hafta Süreyya Bulut’un durumuna dikkat çekecek, toplumu ve yetkilileri duyarlılığa davet edeceğiz" diyerek, Bulut'un durumuna dikkat çekti.
Bulut'un Gebze Kadın Kapalı Cezaevinde olduğunu hatırlatan Çiçek, şunları söyledi: "Bulut, 1994 yılında ağır yaralı olarak tutuklanır. Bu durumdayken, hastaneye değil sorguya götürülür. 16 gün gözaltında bekletilir. Hastaneye gidebildiğindeyse artık çok geçtir. Sağ gözü bu süreçte kör olmuştur. Bulut’un sol gözü de kör olmak üzere ve sürekli dayanılmaz baş ağrısı çekiyor. Sese karşı aşırı duyarlı, hafızasını toparlamakta ve yakın dönemi hatırlamakta zorlanıyor, havalar soğuduğunda bacak ve koldaki şarapnel parçalarının verdiği ağrı ve sızı daha da artıyor. Süreyya Bulut, halen hapishanede işkence çekmeye devam ediyor. Toplumu hapishanelerdeki hasta mahpuslar için duyarlılığa davet ediyoruz. Yetkilileri de bu durumdaki hasta mahpusların tedavilerini daha sağlıklı koşullarda yapabilmeleri ve yaşam haklarını koruyabilmeleri için onları serbest bırakmaya çağırıyoruz” dedi.
Açıklama yapılan oturma eylemi ile son buldu.