Halklar ve inançların buluşma noktası: Newroz

img

DİYARBAKIR - Orta Asya ve Orta Doğu’dan Balkanlar’a kadar ki coğrafyada yaşayan halklarca, baharın gelişi olarak kabul edilerek kutlanan Newroz’un tarihi, neredeyse insanlık tarihi kadar eski. Her kültür tarafından farklı anlamlar yüklenen Newroz, Kürtler için bir kutlamanın ötesinde özgürlük, direniş ve başkaldırının bir simgesi.

Kökleri insanlık tarihi kadar eski olan Newroz, Ortadoğu halkları başta olmak üzere Orta Asya ve Balkanlar’da baharın gelişi ve yeni yılın başlangıcı olarak kutlanır. Genellikle bahar şenlikleri biçiminde kutlanan bayram, Afganistan’da Müslüman, Gagavuzlar’da Ortodoks dini bayram şeklinde kutlanır. Kürtlerin Newroz’a biçtiği anlam ise diğer halklardan biraz daha farklı.
 
KAWA’DAN MAZLUM’A BİR VAROLUŞ GÜNÜ
 
Geçmişi günümüzden yaklaşık 4350 yıl gerilere giden Newroz, Kürtlerin atası olan Gutilerin tapınaklarında kutlanırdı. “Yeni gün” anlamına gelen ve “Zagmuk” adı verilen bu kutlamalarda, ateşler yakılır ve kral halkın arasına karışırdı. Bu gelenek Gutilerden sonra Hurri, Kassit, Mitani, Urartu ve Medler zamanında da korundu. Zerdüştlükte ise yine bereketi, birliği, sevgiyi, hoşgörüyü temsil eden ve baharın gelişinin karşılandığı bir bayram olarak kutlanageldi.
 
Kürtler açısından çok eski bir bayram olan Newroz,  M.Ö. 612 tarihinde geçtiği düşünülen Medli Demirci Kawa’nın zalim kral Dehaq’a karşı verdiği mücadeleden zaferle çıkarak özgürlüğü getirişini anlatan efsane ile birlikte özgürlük ve direnişin simgesi haline geldi. Diyarbakır Cezaevi’nde işkenceye direnişle karşılık veren ve gerçekleştirdiği eylemi için 21 Martı seçen “Çağdaş Kawa” olarak adlandırılan Mazlum Doğan ile birlikte Newroz, Kürtler için bir bütünen direnişin ve özgürlüğün anlamı oldu.
 
1990’lı yıllarda Cizre, Nusaybin Newrozları başta olmak üzere bölgede gelişen serhıldanlar da Newroz’a ayrı bir tarihsel önem kazandırdı.
 
Newroza günler öncesinden hazırlanan halk, o gün geldiğinde kentin meydanında bir araya gelip, ateşler yakar ve üzerinden atlar. Özellikle rengarenk ulusal kıyafetleriyle meydanları dolduran kadınlar ve gençler, gün boyunca halaylar çekip, bu güne özel hazırlanan yiyecekleri hep birlikte birbirlerine ikram ederek, paylaşır. 
 
İRAN’DA FARVARDİ’NİN İLK GÜNÜ 
 
Newroz, İran’da da çok önem verilen en eski bayramlardan biri. Pers kaynaklarında karşımıza çıkan Newroz bayramı, İran güneş takvimine göre, ilk ay olan Farvardin'in ilk günü. 
 
Halk tarafından hem yılın ilk günü hem de baharın gelişi olarak kutlanır. İran'ın yeni yılını, Newroz’un gelişini haber veren “Hacı Firuz”,-bazı bölgelerde ‘Hacı Piruz’ olarak bilinir- Hıristiyanlıktaki Noel Baba'yı anımsatır. Kurum kaplı yüzü, parlak kırmızı elbise ve kafasındaki külah ile dikkat çeker. 
 
Çocukların “Emu Noruz” (Nevruz amca) diyerek çağırdığı Hacı Firuz, tef çalarak "Hacı Firuzem, sali yek ruzem" (Hacı Firuz'um, yılda bir günüm) tekerlemesini söyleyerek etrafına toplanan çocuklara hediyeler dağıtır. İran’da Newroz, günümüzde de 5 günlük resmi tatil olarak kutlanır.
 
AFGANİSTAN’DA “GUL-E SURKH FESTİVALİ”
 
Afganistan’da ise Newroz kutlamaları, Belh bölgesinin yönetim merkezi olan Mezar-ı Şerif şehrinde gerçekleşir. Hz Ali’nin mezarının bulunduğuna inanılan alanda mavi çinili bir cami ve türbe yer alır. Çevre illerden de çok sayıda insanın Mezar-ı Şerif şehrine gelişiyle gerçekleşen Newroz kutlamaları, baharın ve yeni yılın gelişi dışında, Afganistan’da dini bir bayram niteliği de taşır. 
 
Mezar-ı Şerif şehrinde, yılın ilk 40 günü boyunca laleler gelişirken kutlanan “Gul-e Surkh Festivali”, “Jahenda Bala” denilen özel bir dini törenle birlikte kutlanır. Bu özel tören Hz Ali’nin mezarının bulunduğu mavi camide yapılır. Kutlamalar, yılın ilk gününde yani Newroz’da camiye bir bez afişin asılmasıyla başlar ve değişik kutlamalar ile lale tarlalarında ve caminin etrafında tam kırk gün devam eder. Taliban döneminde yasaklanan kutlamalar günümüzde iki haftaya yayılan ritüel şeklinde gerçekleşiyor. 
 
Newroz için özel birçok yemek ve tatlı hazırlanır. Bunlardan en çok tercih edilen kuru meyvelerden hazırlanan bir çeşit meyve salatası olan “Haft Mewayı”, yani yedi meyvedir. Yedi meyveden yapılan meyve salatası genellikle, kuru üzüm, “Senjed” denilen iğde, Antep fıstığı, kuru kayısı, ceviz ve badem ya da erikten oluşur. 
 
Ayrıca İran’daki Hacı Firuz gibi Afganistan’da da “Kampirak” adında geçen yılı temsilen eski ve yeni yılı çağrıştırsın diye renkli kıyafet giyen şapkalı bir adam köyleri gezerek halkı etrafına toplayarak şiirler okur.
 
ORTA ASYA’DA YILGAYAK KUTLAMALARI 
 
Türkler tarafından ise, 1995 yılından itibaren Ergenekon’dan çıkış günü olarak kabul edilerek “Nevruz” adı altında ve resmi bir çerçevede kutlanmaya başlanan Newroz, diğer Türk Cumhuriyetleri'nde uzun yıllardır kutlanılagelen bir bayram. 
 
“Yılgayak” adı verilen bu günde erken kalkılıp, Orta Asya'da geleneksel olarak pişirilen buğdaydan yapılan bir çeşit tatlı olan sümelek pişirilir ve ateş yakılır. Ateşin üzerinden atlayarak yeni yıla geçtiklerine inanan insanlar evlerindeki ateşi de söndürüp Yılgayak ateşi ile yeniden yakarlar. 
 
BALKANLAR’DA MEVRİS’DEN YORTU GÜNÜ’NE 
 
Newroz Balkanlarda da “Mevris”, “Sultan-ı Navrız”, “Nawrez”, “Todur Günü”, “Lazari Günü”  ve “Yortu Günü” gibi adlar alır. Ortadoğu’daki Newroz geleneği kadar eski olmasa da Balkan halkları uzun yıllardır baharın gelişini festival ve törenlerle kutlar. 
 
Gagavuzlar’da Ortodoks inancına göre kutlanan Newroz, Balkan halkları tarafından genellikle şenlik havasında kutlanır. Kimi bölgelerde 1 Mart’ta başlayıp, 21 Mart’ta biten bayram, bazı bölgelerde sadece 21 Mart’ta kutlanır. Bu kutlamalar ise her Balkan ülkesinde kendine özgü bir nitelikte.
 
Bayram öncesi evlerini temizleyip, bu güne özgü yumurtalar boyayan kadınlar bugün temizlik yapmaz ve ellerine iğne almaz. Yakılan ateşlerin üzerinden beslenen hayvanlar ile birlikte atlanılarak yeni yıla girildiğine inanılır. 
 
Bu günde özellikle tatlı yenir. Newroz’da yenen tatlının güzel günler getirileceğine inanılır. Bulgaristan’da “Marteniçka” denilen küçük süs eşyaları hazırlanır ve 1 Mart’ta karşılıklı olarak hediye edilir. 21 Mart’ta kadar elbiselerinin yakalarına takılır. Bunlarla birlikte Balkanlar’da Newroz bereket, maddi, manevi kötülük ve hastalıklardan korunma, şifa anlamı taşır.