Mahkemede beraat alan KHK'li, defterdarlığa takıldı

img
ANKARA - KHK ile kapatılan Mevlana Üniversitesi’nin idari personellerinden Aziz Yıldırım, GESAV’a yaptığı bağış gerekçesiyle hakkında açılan davada beraat etmesine rağmen, Konya Defterdarlığı KHK İl Komisyonu, cemaat yapılanmasıyla “iltisaklı” diyerek maaşını kesti. 
 
Konya Mevlana Üniversitesi’nde 15 Temmuz askeri kalkışmanın ardından yapılan cemaat operasyonunda gözaltına alınan akademisyen ve idari personel hakkında üniversitenin kurucu vakfı GESAV’a yapılan bağışlar nedeniyle “iltisaklı” oldukları gerekçesiyle belge düzenlendi. Konya Defterdarlığı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) İl Komisyonunca 18 Nisan 2016 yılında hazırlanan “Görüş ve Öneri Raporu”nda 2014 yılından sonra yapılan bağışlar ve bağışçıların listesi çıkarıldı. Bu listelerde yer alan isimler de iltisaklı sayıldı.
 
BERAAT ETTİ
 
Üniversitede psikolojik danışmanlık yapan Aziz Yıldırım hakkında Konya Defterdarlığı’ndan gönderilen belge üzerine Konya İl KHK Komisyonu tarafından hazırlanan “Görüş ve Öneri Raporu” gerekçesiyle GESAV’a yapılan bağışlarla Gülen cemaatiyle iltisaklı olduğu öne sürülerek yargılama başlatıldı. Yıldırım, Konya 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuksuz yargılandığı davadan beraat etti. Ancak iltisaklı olduğu öne sürülen rapor düzeltilmedi. Rapor gerekçe gösterilerek Yıldırım’ın 52 günlük maaşı da verilmedi.
 
BAĞIŞ ‘İLTİSAK’ GEREKÇESİ
 
AKP’li bakanların yolsuzluklarının ortaya çıktığı dönemden sonra bağış yapılması iltisaka gerekçe yapıldı. Bu durum ise raporda şöyle yer aldı: “Bu şahıslar FETÖ/PDY kapsamında Mevlana Üniversitesinin farklı birimlerinde çalışmakta 17/25 Aralık 2013 tarihinden sonra bu kurumla bağlantılarını kesmeleri gerekirken, Mevlana Üniversitesi’nin hami vakfı olan GESAV’a her ay aldıkları maaşın belli yüzdesini vermeleri FETÖ/PDY ile bağlantılarını, mensubiyetlerini, irtibat ve iltisaklarını gösterdiğinden (…) bu bağlantıdan dolayı istihkaklarının verilmemesi gerekmektedir.”
 
ÖNCE GİZLİLİK VAR DENİLDİ
 
Defterdarlık tarafından yapılan hesaplamalara dair yapılan başvuruya ise, rapor üzerinde gizlilik kararı olduğu belirtilerek, 15 Haziran’da 2017 Konya Cumhuriyet Başsavcılığında olduğu belirtildi.
 
30 Haziran 2017’de yapılan gizliliğe itiraz ardından GESAV’daki başvurulara dair yapılan bağışlara ilişkin hatalar düzeltilerek, yargılama dosyasına konuldu. Ancak savcılık ve mahkeme dosyasında düzeltilen GESAV’a bağış hesaplamaları Konya Defterdarlığı ve Milli Emlak’ta düzeltilmedi.
 
MÜDÜRLÜK SORUMLU GÖSTERİLDİ
 
Başvurucu Yıldırım’ın Konya Milli Emlak Müdürlüğü’ne yazdığı dilekçeye cevap verilmezken, 2018 yılında CİMER’e yapılan başvuruya sorumlu olarak Milli Emlak Genel Müdürlüğü gösterildi. Verilen cevapta şöyle denildi: “Mevlana Üniversitesi hak ve alacak talebine ilişkin tüm dilekçeler ilimizde oluşturulan ilgili inceleme ve değerlendirme komisyonunca incelenmiş, adı geçen kurumun hazineye intikal etmesi gereken mal varlığıyla ödenecek borçların tespitine ilişkin hazırlanan görüş raporunda Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne vereceği talimata göre kapatılan kurumdan hak ve alacaklar konusunda işlem tesis edilecektir.”
 
Yıldırım’ın Kamu Denetçiliğine yaptığı başvuruya ise 18 Mart 2021 tarihinde verilen cevapta Konya KHK İl Komisyonu tarafından hazırlanan “Görüş ve Öneri Raporu” esas alınarak, reddedildiği ve maaşının ödenmeyeceği bildirildi.
 
‘İKİ YIL DOSYANIN AÇILMASINI BEKLEDİK’
 
Hukuki mücadelesini sürdüren Yıldırım, üniversite çalıştığı dönemde sorunlar yaşadığını ve hatta işten çıkarıldığını, mahkeme yoluyla yeniden çalışmaya başladığını söyledi. Üniversitenin KHK ile kapatılması ardından gözaltına alındığını ve 14 gün sonra çıkarıldığı mahkemece serbest bırakıldığını aktaran Yıldırım, “3 buçuk yıl süren bir süreç başladı. 2 yıl kadar dosyanın açılmasını bekledik. Mahkeme de yaklaşık 1 buçuk yıl devam etti. Sonunda mahkeme beraat kararını verdi” dedi.
 
15 TEMMUZ’DAN ÖNCE BELGE HAZIRLANDI
 
Mahkeme sürecinde ve sonrasında ilgili yerlerden istedikleri bilgi ve belgelerin verilmediğini ifade eden Yıldırım, “Üniversite vakfına bağış yapmışız. 2014’ten önce başlamış ve sonrasında bitmiş. Toplam bin TL’lik, aylık 100 TL şeklinde bağış.  İlginç tarafı bu fişleme belgesi 18 Nisan 2016 tarihinde hazırlanmış. Yani 15 Temmuz’dan önce GESAV’a bağış yapanların listesi çıkarılmış ama Vergi müfettişi Ali Yılmaz 2008 yılından itibaren GESAV’a bağış yapanları çıkarmış. Savcı itiraz etmiş 01.01.2014 yılından sonra olmasını istemiş. Yani 2014’ten itibaren bağış yapanlar terörist. Böyle bir şey olabilir mi?” diye sordu.
 
AKP’Lİ MİLLETVEKİLLERİ DE BAĞIŞÇI
 
Vakfa bağış yapanlara dair listenin 2014 yılından sonrasının istenmesine dair de Yıldırım, şunları söyledi: “Mevlana Üniversitesi kurulduğu günden itibaren her şeyi Konya’nın yüzde 50’sinin bağışıyla yapıldı. Bunun içinde AKP’li milletvekilleri de var. Gelip açılışını da kendileri yaptı zaten. Cemil Çiçek, Davutoğlu’nun konuşmaları var. İşlerine gelmemiş. Bu nedenle 2014 öncesini istememişler. Çünkü bağış yapanlar ortaya çıkacak.”
 
BERAAT ETTİ MAAŞI VERİLMİYOR
 
Söz konusu listeyle fişleme yapıldığını belirten Yıldırım, “Ben 2 bin 700 TL maaş alıyordum. 100 TL’sini bağış vermişim. 10 ay içinde toplam bin TL bağış yapmışım. Ama vergi müfettişi kendisini hakim yerine koyarak beni iltisaklı ilan etmiş. Bundan dolayı benim 52 günlük alacağımı vermiyorlar. Konya KHK Komisyonu’na müracaat etmeme, beraat ettiğimi belirtmeme rağmen maaşımı vermiyorlar” diye belirtti.
 
‘MAL VARLIĞI HAZİNEYE DEVREDİLDİ’
 
Maaşının Konya iİl KHK Komisyonu tarafından verilmediğinin altını çizen Yıldırım, “Oysa ki üniversitenin tüm mal varlığı hazineye devredildi. Yaklaşık 3 ya da 5 milyon paranın olduğu bilgisini aldım ama atanan kayyım çalışanların parasını verdirmemiş. Biz de hakkımız için dilekçe verdik. Ancak komisyon paramızı vermemek için iltisaklı yapıyor. Maaşımı talep ediyorum başka bir şey değil. Ama bunu düzeltmiyorlar. İddialar mahkemece çürütülmesine rağmen KHK komisyonu yine maaşlarımızı vermiyor” diye aktardı.
 
‘MAAŞIMI İSTEDİĞİM İÇİN İLTİSAKLI YAPTILAR’
 
CİMER’e yaptıkları başvurulardan dönüş almadıkları için Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvurduklarını ifade eden Yıldırım, “Ombudsmanlık başvurusunun ardından benimle ilgili kararı paragraf halinde gönderdiler, ‘dostane çözüm’ dediler. Ama belgenin tamamını göndermediler. Belge üzerinde gizlilik kararı olduğunu söylemeye devam ettiler. Ama 4 Ekim’de CİMER’den gelen yazıda dosyanın üzerinde herhangi bir gizlilik kararı olmadığını belirtiyor. Bu belgeyi vermeyerek suç işliyorlar. Bugün korunabilirler, yanlışlarının karşılığını kanunla nezdinde ödeyecekler. Maaşımı talep ettiğim için de beni iltisaklı ilan etmişler. Beraat kararımın üzerine komisyonun toplanıp iltisaklı olmadığımı belirtip paramı vermeleri gerekiyor” diye konuştu.
 
Aynı durumda olan ve davası Yargıtay’a taşınan birçok akademisyen ve personel de üniversitenin kapatıldığı sürece ait maaşlarını alamadı. Gerekçe olarak ise aynı “iltisaklı” liste gösterildi.