Gazeteci Doğru davasında müşteki yaralandığı olayı hatırlayamadı 2020-01-14 15:03:07   DİYARBAKIR - Gazeteci Rojhat Doğru'nun yargılandığı davada müşteki olarak ifade veren Rıdvan Özdemir, yaralandığı olayı iyi hatırlamadığını ileri sürdü. "Gördüğünüz kameranın şeklini ve rengini tarif edebilir misiniz" sorusuna sinirlenen Özdemir, "Dün ne yediğimi hatırlamıyorum" dedi.   Kobanê eylemleri sırasında tanık Rıdvan Özdemir'in, “Bir elinde kamera diğer elinde silahla ateş ettiğini” öne sürdüğü gazeteci Rojhat Doğru hakkında, "Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma", "Kasten yaralama", "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüt propagandası yapmak" suçlamasıyla açılan davanın 5'inci duruşması Diyarbakır 8'inci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmada, Doğru ve avukatı Resul Tamur hazır bulundu. Müşteki Özdemir ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden Mersin 9. Ağır Ceza Mahkemesinden duruşmaya katıldı.   BİR ELİNDE KAMERA BİR ELİNDE SİLAH VARMIŞ!   Duruşmada SEGBİS'le ifade veren Özdemir, yaralandığı günün üzerinden 5-6 yıl geçtiğini ileri sürerek, iyi hatırlamadığını, bu nedenle poliste verdiği ilk ifadesini tekrarlamak istedi. Ancak mahkeme başkanının olayı tekrardan anlatmasını istediği Özdemir,  olay gününü tam olarak hatırlayamadığını tekrarladı. Mahkeme başkanının olaya ilişkin sorularıyla Özdemir, şu şekilde konuştu: "7 Ekim günü yaralandım. Bayram ziyaretine giderken yolu karşıdan karşıya geçtiğim sırada üzerime ateş açıldı. Yaralandım yere düştüm.  Yere düştüğüm sırada bir kişinin elinde kamera bir elinde tabanca vardı.  Yanında bulunan iki kişide etrafa ateş ediyordu. Huzurda bulunan şahsın bana doğru ateş ettiğini gördüm. Herkesin yüzü kapalıydı, ancak elinde kamera ve silah bulunan kişinin yüzü açıktı" diye konuştu. Kendisini yaralayanın 3 gün sonra yoğun bakımdan çıktıktan sonra izlediği görüntülerden Gazeteci Doğru'yu tespit ettiğini ileri süren Özdemir, "Bana ateş eden şahısların arasında şahsın bu olduğunu tespit ederek şikayetçi oldum" dedi.    AVUKATIN SORUSUNA SİNİRLENDİ   Ardından Doğru'nun avukatı Resul Tamur'un sorularını cevaplayan Özdemir, Tamur'un "Gördüğünüz kameranın şeklini ve rengini tarif edebilir misiniz" sorusuna sinirlenerek, "Benimle alay mı ediyorsunuz. Ben dün ne yediğimi hatırlamıyorum. Siz bana kamerayı soruyorsunuz" demesi üzerine mahkeme başkanı araya girerek soruları cevaplandırmasının zorunlu olduğunu hatırlattı.   Avukat Tamur'un ilk ifadesine ilişkin sorularına ise Özdemir, önceki ifadesini hatırlamadığını, ancak önceki ifadesinin doğru olduğunu ve yaralandığı günden beri psikolojisinin bozulduğunu ifade etti.   İddia makamı, esasa ilişkin mütalaasını hazırlamak üzere dosyanın kendisine gönderilmesini istedi.   BİR YIL SONRA ŞİKAYETÇİ OLDU   Müşteki beyanlarının çelişkili olduğunu ifade eden Gazeteci Doğru, "Mahkeme görüntüleri izledi. Beni çekim yaptığım sırada kendimi güvenliğe aldığım bölgede görmesi imkansız. Kişinin yaralandığı yerle aramızda uzak bir mesafe vardır. Dosyaya göre bir yıl sonra şikayetçi oluyor, ancak şu anki ifadesinde 4 gün sonra ifade verdiğini söylüyor. O sırada çektiğim görüntülerle yılın en iyi görüntüsü ödülünü aldım. Ben o gün olayları çok objektif çektim. Bunun için de ödül aldım. O gün herkes ateş ediyordu. Bulunduğum taraftan da, karşı taraftan da ateş ediliyordu. Bu şahsın beni suçlamasının nedeni şimdiye kadar bize silah sıkıldı deniliyordu. Bulunduğu taraftan da silah sıkıldığını gösterdiğim için 2014'ten bu yana hedef gösteriliyorum" diye konuştu.   AYNI GÜN GÖRÜNTÜ ÇEKERKEN YARALANDI   Doğru'nun avukatı Tamur da müşteki beyanlarının gerçeği yansıtmadığını belirtmesiyle, kameranın silahtan daha büyük olduğuna işaret ederek, müştekinin kendi kafasında bir silah yarattığını söyledi. Müvekkilinin aynı gün yaralandığını ve kamerayı kendisine çevirerek işini yapmaya devam ettiğini anımsatan Tamur, müvekkilinin haberlerde çıkmasından sonra müştekinin kendisini hedef gösterdiğini dile getirdi.    BİLİRKİŞİ GÖRÜNTÜLERİ İNCELEYECEK   Verilen aranın ardından mahkeme, olay yeri ve anına ilişkin görüntü CD'lerinin çözümü yapılarak bilirkişi raporunun hazırlanmasını kararlaştırarak duruşmayı 24 Mart'a erteledi.