İzmir Barosu'ndan İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne tepki 2019-09-11 15:42:04 İZMİR - İzmir Baro Başkanlığı, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün, "gizli" ibareyle İl Sağlık Müdürlüğü’ne gönderdiği yazıda, kentteki tüm hastanelerde "polikistik over sendromu" olan ve kürtaj yaptıran 30 ile 40 yaş aralığındaki kadınların listesini istemesini yazılı açıklamayla tepki gösterdi.    İzmir Baro Başkanlığı, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’nün, 29 Ağustos tarihinde "İved" ve "Gizli" ibareleriyle İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nden, 1 Ocak 2017 - 31 Mayıs 2019 tarihleri arasında kentteki tüm kamu hastaneleri ve özel hastanelerde 30-40 yaş aralığında "polikistik over sendromu" olup, kürtaj yaptıran kadınların listesini istediği ve listenin 13 Eylül’e kadar kendilerine ulaştırılmasını talep etmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.    'HUKUKA AYKIRIDIR'   Anayasa’nın 20. maddesinin hatırlatıldığı yazılı açıklamada, “Herkesin özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkı olduğu, kişilerin özel hayatına ve aile hayatının gizliliğine dokunulamayacağı açıkça belirtilmektedir. Hastalara ait bilgilerin gizli tutulması, hasta hakları gereğidir. Sağlık hizmeti veren kişi ve kurumların bu bilgileri saklı tutması gerekir. Bu husus, Hasta Hakları Yönetmeliğinde (HHY) açık bir şekilde düzenlenmiştir. Sağlık hizmetinin verilmesi sebebiyle edinilen hastaya ait tüm kayıt ve bilgiler, kanun ile müsaade edilen haller dışında, hiçbir şekilde açıklanamaz. (HHY m. 23/1). Türk Ceza Kanununa (TCK) göre, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kimseye, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir (TCK m. 135). AİHM’ne göre de, sağlık verilerinin gizliliğine saygı gösterilmesi, Sözleşme’ye Taraf Devletlerin yasal sistemlerinde yer alan temel bir ilkedir. Anayasa'nın 90. maddesi, imzacısı bulunduğumuz uluslararası sözleşmeler ve iç hukuk düzenlemelerimiz uyarınca, bilgi-liste istemi, hukuka aykırıdır" denildi.   ‘ARAŞTIRMA YETKİSİ YOKTUR'   Özellikle kürtaj gibi bilgi gizliliğinin büyük önem taşıdığının vurgusu yapılan açıklamada, "Birçok kadının kimlik bilgilerinin ortaya çıkacağı endişesiyle işlem için özel kurumları tercih ettiği bir operasyona ilişkin bilgilerin görevli sağlık personeli dışında kişilerle paylaşılması, kadınların temel haklarının da ihlali anlamına gelmektedir. Üstelik, yalnızca soruşturmada adı geçen kişilerin bilgileri değil; İstanbul’daki tüm kadınların sağlık bilgilerinin listesi talep edilmekte olup; bu işlemin kendisi dahi ceza hukuku prensipleri gereği, ihlal anlamına gelmektedir. Tüm bunların yanında her ne kadar Başsavcılık tarafından bir soruşturma kapsamında bu bilgilerin istenilmiş olduğu belirtilse de savcılığın ihbar eden şahsa ulaşmak için şehirdeki tüm kadınların kişisel verilerini araştırma yetkisi yoktur" denildi.    'SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ'    İzmir Barosu olarak suç duyurusunda bulunacaklarını beliren açıklamanın devamında, şöyle denildi: "Değindiğimiz sebeplerle, talep edilen bilgilerin İl Sağlık Müdürlüğü tarafından Emniyet Müdürlüğü'ne verilemeyeceğini, verilmesi halinde yukarıda tek tek sayılan mevzuat gereği suç işleneceğini, bu durumda ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı, hakları ihlal edilen kadınların hak arama süreçlerinde ve açacakları davalarda yanlarında olacağımızı kamuoyuna duyururuz."