Gazeteci Çağdaş Erdoğan tahliye edildi 2018-02-13 18:10:22 İSTANBUL – Kadıköy'de MİT sosyal tesislerinin fotoğraflarını çektiği iddiasıyla tutuklanan gazeteci Çağdaş Erdoğan tahliye edildi.    İstanbul Kadıköy'de Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) sosyal tesislerinin fotoğraflarını çektiği iddiasıyla 2 Eylül’de gözaltına alınan ve 13 Eylül’de tutuklanan foto muhabiri Çağdaş Erdoğan’ın, “örgüte üye olmak” ve “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla suçlandığı davanın ilk duruşması görüldü. İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasında, tutuklu gazeteci Erdoğan hazır edildi. Avukatların hazır bulunduğu duruşmayı Erdoğan'ın ailesi, gazeteciler ile hak savunucuları izledi.    Duruşma öncesi avukatlar ile mahkeme başkanı arasında savunma tartışması yaşandı. Mahkeme başkanı, avukatların Erdoğan'a yazılı savunmasını imzalatmasını kabul etmedi. Avukatların CMK'ya atıfta bulunması üzerine mahkeme başkanı "Size de CMK, bize de CMK" diyerek, avukatların itirazını tutanağa geçirmedi.   '4 POLİSİN CİNSEL TACİZİNE UĞRADIM'   Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada, ilk olarak iddianame okundu. Ardından Erdoğan savunma yaptı. Erdoğan, "Gözaltına alındığım gün Kadıköy Rıhtım Karakolu'nda 4 polisin fiziki zorlaması ile arama bahanesi ile cinsel tacize uğradım. Ardından Vatan Emniyet Müdürlüğü'nde 12 gün boyunca zorla IŞİD sanıkları ile birlikte tutuldum. Gözaltı sürecimin ikinci günü MİT görevlisi olduğunu söyleyen iki kişi tarafından sorgulandım, daha doğrusu haber kaynaklarıma ilişkin ajanlık dayatmasına maruz kaldım. MİT görevlileri kendilerine istihbarati bilgi vermemem durumunda tutuklanacağım tehdidinde bulundular" dedi.   Erdoğan, bir gazeteci olarak Anayasa'da koruma altına alınmış haber kaynağını koruma hakkını kullandığı için yaklaşık 6 aydır haksız yere cezaevinde olduğunu dile getirdi. Erdoğan, 1850'den beri yayınlanan ve dünyanın en saygın fotoğraf kültür dergisi olarak kabul edilen British Journal of Photography Dergisi tarafından "Gelecek Vadeden ve Takip Edilmesi Gereken Fotoğrafçılar" listesine kabul edildiğini vurguladı.   'BEN GAZETECİYİM'   "Ben bir gazeteciyim" diyen Erdoğan, "Nerede fotoğraf çekmenin yasak olduğunu bilecek yetkinliğe sahibim. Gözaltına alındığım yer kamuya açık bir alan ve kamuya açık alanda fotoğraf çektirmek yasal haktır ki benim için fotoğraf çekmek mesleki bir reflekstir" dedi.   'BAŞBAKANLIK'IN TANITIM FONU İLE PKK PROPAGANDASI MI YAPMIŞIM?'   Erdoğan, Başbakanlık Tanıtım Fonu ile çıkarılan ve "Yılın Basın Fotoğrafları-2016" albümüne yer atıfta bulunarak, "Vahim olan ise bu fotoğrafların daha akıllara durgunluk verecek bir şekilde 'PKK propagandası' olarak fezlekeye konulması ve iddianamede yer alması. Bilinçli ya da bilinçsiz, fotoğrafların bu şekilde bağlamından ayrı kullanılması mahkemeyi yanıltmaya yönelik bir davranıştır ve suçtur. Kaldı ki bu fotoğraf The New York Times, Guardian ve BJP gibi onlarca saygın gazete ve dergide yayınlandı" diye konuştu.   'SEN BİR GAZETECİ OLARAK NE YAPIYORDUN?'   Erdoğan devamında,  "LGBTİ'lerin, farklı inanç kesimlerinin, kültür kimliklerin en önemlisi de coğrafyamızda yaşanan kirli savaşın görünür olmasından duyulan korkudan ve hissedilen suçluluk psikolojisinden başka bir şey değildir" diye konuştu. Yaşadığı coğrafya ya dair kaygıları olan bir genç olduğunu söyleyen Erdoğan, "İnsanlar sırf cinsel eğilimlerinden dolayı katledilirken, maden ocaklarında ölürken, 57 yaşındaki Taybet Ananın ölü bedeni 7 gün boyunca sokak ortasında bekletilirken 'Sen bir gazeteci olarak ne yapıyordun?' diye sorduğunda ona verecek bir cevabım olmalı. Bu benim mesleki ve insani sorumluluğumun gereğidir" diyerek savunmasını sonlandırdı.   Erdoğan'ın ardından avukatları savunma yaptı. Avukatlar, Erdoğan'ın tahliye edilmesini talep etti. Mahkeme başkanının sık sık avukatların savunmalarına müdahale etmesi dikkat çekti. Avukatlar ile mahkeme başkanı arasında sık sık tartışma yaşandı.   Avukat savunmalarının ardından savcı mütalaasını okudu. Mütalaada savcı, Erdoğan’ın tutukluluk halinin devamını talep etti. Mahkeme heyeti kararında Erdoğan’ın tahliyesine karar vererek duruşmayı 1 Haziran gününe erteledi.