İşçi ve emekçiler: Savaşın faturasını ödemek istemiyoruz

img

İSTANBUL – İşçi ve emekçiler, yükü sonrasında yine kendi omuzlarınıza bırakılacak savaşın faturasını artık ödemek istemediklerini söyleyerek, Türkiye’nin Kuzey ve Doğru Suriye’ye yönelik saldırılarına karşı çıktı.

 
Türkiye’nin Kuzey ve Doğru Suriye’ye yönelik başlattığı savaşa karşı çıkan işçi ve emekçiler, yükü yine kendi omuzlarınıza bırakılacak bu savaşın faturasını ödemek istemediklerini söyledi
 
Burada ‘güvenli bölge’ oluşturma iddiasıyla 9 Ekim’de Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Bölgesi’ne yönelik operasyon başlatan Türkiye, yol açtığı sivil ölümler nedeniyle uluslararası camiada ‘insanlık suçu’ ithamları ile yüz yüze. Girişilen operasyonla ülke kaynaklarının savaşa harcanmasının yanı sıra ABD’den gelen ekonomik yaptırım tehditleri ve kararları, uzmanlara göre zaten krizde olan Türkiye ekonomisi için tehlikeli çanları çalıyor.
Bu durumun en çok etkileyip, yüklerini arttıracağı işçi ve emekçiler, bu savaşın faturasını ödemek istemediklerini dile getirdi.
 
‘SAVAŞA HAYIR DİYEN TARAFTAYIZ’ 
 
Savaşlarda en çok zarar gören kesimlerin işçi sınıfı ve yoksullar olduğunu söyleyen DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 1 No’lu Şube Yöneticisi Aliekber Erarslan, işçi sınıfına ayrılmayan bütçenin bugün savaşa ayrıldığını ifade etti. Girişilen savaşın yoksulluk, işsizlik ve kıtlıktan başka bir şey getirmeyeceğini vurgulayan Erarslan, operasyona karşı çıktı. 
 
“Evet, savaşın tarafıyız ama yoksul insanların tarafındayız” diyen Erarslan, “Biz bu ülkenin vergi ödeyen insanlarından başka bir şey değiliz. Sadece seçim zamanı hali sorulan yoksul insanlarız. Savaşa ‘evet’ diyen tarafta değil, ‘hayır’ diyen taraftayız” ifadelerini kullandı.   
 
‘SAVAŞ ÜLKEYİ İKTİSADİ KRİZE GÖTÜREBİLİR’
 
Çalıştığı Maltepe Belediyesi’ndeki işine son verilen Alkan Okuyucu da, girilen savaşın ülkeyi iktisadi olarak bir krize götüreceğini, bu krizin faturasının ise yine işçilerin sırtına bindirilmek isteneceğini belirtti.
 
Ülkenin zaten ekonomik kriz içerisinde olduğunun vurgulayan Okuyucu, girilen savaşın ne Türkiye’ye ne de işçi ve emekçilere bir hayrının olmadığını dile getirdi. Okuyucu, “Bu savaşın yükü yine bizim omuzlarımıza bırakılacak” diyerek, artık bu yükü sırtlanmak istemediklerini kaydetti.
 
‘İŞÇİLERE SAVAŞTAYIZ PARA YOK DENİLECEK’
 
Ataşehir Belediyesi’ndeki işinden çıkarılan Alişan İspiroğlu ise, kaynakların savaşa harcanması ile birlikte krizin daha da derinleşeceğini ifade etti. Zaten hakkını alamayan işçilere ‘savaştayız, para yok’ denileceğini belirten İspisoğlu, “Savaş bitse bile etkileri bitmeyecek” dedi.
 
‘SAVAŞA DEĞİL EĞİTİME, İŞÇİYE BÜTÇE AYIRIN’
 
Savaşa karşı çıkan isimlerden biri de Zeytinburnu Belediyesi’nde taşeron işçi olarak çalışırken KHK ile işinden ihraç edilen Kenan Güngördü.
 
Ülkede milyonlarca işsiz varken, böylesi bir savaşa girmenin emekçiler açısından daha da kötü sonuçları olacağını söyleyen Güngördü, “Ülkede zaten işsizlik, ekonomik kriz vardı. Bu krizin en büyük nedeni de savaşa harcanan bütçedir. Savaşa karşıyız, çünkü savaş demek işsizlik, ölüm, kan ve gözyaşı demektir. Biz diyoruz ki savaşa ve operasyonlara harcanan parayı, eğitime, sağlığa harcayın ya da istihdam oluşturun. İktidar adına ne derse desin sonuçta insanlar ölüyor. Karşılığı ne olursa olsun savaşa karşı olduğumuzu söylemeye devam edeceğiz” diye konuştu.