Kuyumcu esnafı: ‘Dolar bozdurun’ demekle olmuyor

img
İZMİR - Döviz kurlarındaki artışla birlikte altın fiyatlarının da yükselmesi nedeniyle İzmir’deki Kuyumcular Çarşısı bir süredir boş. Hükümetin çözüm yolu olarak halktan ellerindeki dolar ve euroları bozmasını istemesi için “Bu değirmen bu şekilde dönmez" diyen kuyumcu esnafı, umudunu 24 Haziran'a bağladı. 
 
İçerisinde bulunulan ekonomik kriz sonucu döviz kurlarının ardı ardına rekor kırması ile birlikte altın fiyatları da yükseltti. Merkez Bankası’nın döviz kurlarına müdahalesinden sonra Dolar’da kısmi düşüş yaşanırken Kapalı Çarşı’da son durum şöyle,
 
Gram altın: alış 196,97, satış 197,15 TL.
Çeyrek altın: alış 316,12, satış 323,53 TL
Yarım altın: alış 630,27, satış 647,07 TL
Tam altın alış 1.264,49,  satış 1.290,18 TL
Cumhuriyet altını: alış 1.305,00, satış 1.320,00 TL
22 ayar bilezik: alış 180,19, satış 180,47 TL
Ons: alış 1.301,81 satış 1.302,71 TL’den işlem görüyor.
 
Yüksek altın fiyatlarının etkisiyle İzmir’de Kemaraltı Çarşısı'nın iç kısımlarında bulunan Kuyumcular Çarşısı esnafı, dükkanlarından içeri girecek müşteriyi adeta mumla arıyor. Dükkanlarını siftah yapamadan kapatır hale geldiklerinden şikayet eden esnaflar, ekonomik krizin etkilerini değerlendirdi.
 
hükümetin krize çözüm olarak "Dolar bozdurun" söylemleri ile krizin çözülemeyeceğini belirtirken, umudunu ise 24 Haziran'a bağlamış durumda.  
 
‘ÇARESİZCE BEKLİYORUZ'
 
Halkın alım gücünün düştüğünü dile getiren kuyumcu Abdurrahman Ergüzel, daha önce sattıkları altınları şuan 2 kat fiyat ile satmak zorunda kaldıklarını dile getirdi. 20 yıldır kuyumculuk yapmasına rağmen kendisinin bile bu duruma çok şaşırdığını ifade eden Ergüzel, “Kimse şuan çeyrek altın bile alacak durumda değil, asgari ücret de belli. Ülke üzerinde büyük sıkıntılar var, siftahsız günler yaşıyoruz. Orta sınıf diye bir sınıf kalmadı, Çok zengin ve çok fakir bir tabaka oluştu. Masraflar bitmiyor ama alışveriş yok. Şu anda çaresizce bekliyoruz" dedi. 
 
Ergüzel’e göre, ekonominin bu hale gelmesinin tek sorumlusu hükümet.
 
 ‘TÜRKİYE’NİN GELECEĞİNDEN PEK IŞIK GÖREMİYORUM’
 
Halkın elindeki doları ya da altını alıp satması konusunda bir çıkmazda olduğunu ifade eden esnaflardan Mustafa Ergin de, ülkenin kaosa doğru ilerlediği görüşünde. Ergin, içeriisnde bulundukları durumu ise şu sözlerle dile getirdi: “Amerika oradan konuşuyor, biz burada grip oluyoruz. Her şey dolara endeksli olduğu için dolar yükseldikçe, fiyatlar da alıp başını gidiyor. Dolar ve euro yükseliyor ama maaşlar sabit kalıyor. Böylece insanlar etkileniyor. Daha önceki seçimlerde piyasa bu sefer ki kadar etkilenmemişti, ama buz dağının görünen ve görünmeyen kısmı var. Önümüzü göremiyoruz şuan, sabah sattığımızın yerini akşam dolduramaz hale geldik. Hükümet yanlış politika izlediği için Türkiye’nin geleceğinde pek ışık göremiyorum."
 
 
‘BU İNİŞLER VE ÇIKIŞLAR ALINMAYAN TEDBİRLER YÜZÜNDENDİR’
 
 
Altın fiyatlarında normalin çok üstüne bir yükselişe şahitlik ettiklerini dile getiren Hüseyin Nas ise, geçen hafta ile bu haftaki altın fiyatları arasında 40 TL’lik bir fark yaşandığına dikkat çekti.
 
Nas, “Satış bile yapamıyoruz ve bunun yanında insanların elinde satacağı altını da yok. İnsanlar eskiden altın yükseldiğinde elindekileri bozdururdu. Şimdi öyle bir durum da yok. Atölyeler de durmuş durumda. Eskiden bir umudumuz vardı, ama gittikçe umutlarımız da düşüyor. Çünkü umutlanacak bir durumda kalmadı ortada. Bu iniş ve çıkışlar iktidarın almadığı tedbirler yüzünden. Devlet hep bir açıklama yapıyor ama hiçbir şey değişmiyor. Seçimde kim kazanır ama kim gelecekse çözüm getirmeden gelmesin. Umarız 24 Haziran bizim için de hayırlı olur. Bir çıkmazın içindeyiz, 1994 ve 2001 yılındaki krizde de buradaydık ama bu çok sert oldu. Ülkenin nereye gideceğini biz de bilemiyoruz artık” ifadelerini kullandı.
 
 
‘BURASI TÜRKİYE, NE OLACAĞI BELLİ OLMAZ’
 
 
Esnaflardan Mehmet Gürcan da, döviz ve altına dokunmanın mümkün olmadığını belirtti.
 
Akşama kadar dükkanda oturmaktan başka bir şey yapmadığını ifade eden Gürcan, seçim söylentilerinin başlangıcından beri satışların daha da azaldığını ve fiyatların sivri çıkışlar yaptığını kaydetti. Gürcan, “Fiyatlar ancak seçimden sonra düşecek diye tahmin ediyorum, ama burası Türkiye, yine de ne olacağı belli olmaz. Ekonomik gidişat hiç iç açıcı değil, daha fazla üretmemiz lazım. Yoksa daha kötü günler yaşayacağız” dedi. 
 
 
‘BU İŞLERLE BU DEĞİRMEN DÖNMEZ’
 
 
Fiyat yükselişlerini dışa bağımlı ticarete bağlayan Hakan Çetin de, “Düğün sezonu da kapalı zaten bu fiyatlarla düğün sezonun da bile pek bir satış olmaz. Bu ekonomik kriz sokaktan başla Türkiye’nin en üstüne kadar ülkenin tamamını etkiliyor. Bu durumun çözüm önerisini biz veremiyoruz, ekonomistlerin bir şeyler önermesi lazım. Bu işin uzmanları, profesörleri var onların açıklamalar yapması bizim için daha iyi ama onlar da saçma sapan açıklamalar yapıyorlar, her gün görüyoruz. İktidarın bize tek önerisi, insanları galeyana getirip, 'Dolar bozdurun, Euro bozdurun' demekten ibarettir. Bu şekilde bu değirmen dönmez” diye konuştu. 
 
 
‘HER SEFERİNDE FARKLI BAHANELER BULUYORLAR, BU SEFER İSE SEÇİM’
 
 
Her defasında iktidarın doların iniş çıkışlarını bir takım gerekçelere bağladığını dile getiren Bekir Ayçabuk ise, bu sefer bir şeylerin düzelmesi için herkesin seçimleri beklediğini söyledi. Durumun düzelmemesi durumunda ülkenin dibe vurma noktasına varacağına dikkat çeken Ayçabuk, “Şuan da zor dönemlerden geçiyoruz. Seçimler de sıkıntılı bir şekilde geçerse yarın Ortadoğu ülkeleri gibi sıkıntılar yaşayabiliriz. Doların, altının yükselmesi, bunlarla gelen işsizlik, gerçekten çok zor günler bizi bekliyor” ifadelerini kullandı.