Batman, Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) dünya genelindeki hava kirliliği raporuna göre, 2017’de Avrupa’daki havası en kirli ikinci şehir olarak kayıtlardaki yerini aldı. Bunun en önemli nedeni olarak petrol ve petrolün işletildiği rafineri gösteriliyor. Batman'daki petrol rafinelerinin doğaya verdiği zarara son yıllarda baraj yapılmalarının çoğalmasıyla da birlikte bölgenin iklim yapısı tehlikeye girdi. Nisan ayı sonlarına gelinmesine rağmen yeterince yağmur yağmaması nedeniyle çiftçilik ve hayvancılık yapan yurttaşlar zor durumda kaldı. 

 

‘KURAKLIĞIN NEDENİ KİRLİ HAVA’

 

Çiftçi Abdulselam Ekinci, "Nisan ayı bitmek üzere ve halen doğru dürüst yağmur yağmadı. Geçtiğimiz haftalarda iki defa yağmur yağdı o da sel şeklinde ve ekinlere zarar verdi. Dicle Nehri tarım yaptığımız bölgeye 10 kilometre uzaklıkta ama oradan su alamıyoruz. Alsak ne olacak ki o zaman da nehir kuruyacak, o da doğru bir yöntem değil. Havanın dengesini bozdular" diyerek yaşadıkları sıkıntıyı dile getirdi. 

 

Kuraklık ile birlikte ekinlerinin zarar gördüğünü ve topraktan verim alamadıklarını söyleyen Ekinci, "Parası olan kuyu kazacak veya taşıma yöntemi ile sulama yapacak. Peki ya parası olmayan çiftçi, köylü ne yapacak? Köylünün bu yıl işi her zamankinden daha da zor. Devlet petrol kuyusu açıyor da su kuyusu neden açmıyor" diye tepki gösterdi. 

 

'TÜM VARLIĞIMIZI TOPRAĞA YATIRDIK'

 

Bir yıl boyunca çalışıp tüm varlıklarını toprağa yatırdıklarını dile getiren Kadir Yavuz ise, "Petrol kuyusu kazıyorlar ama söz konusu su kuyusu olunca kazmıyorlar. Elimizdeki tüm varlığı toprağa yatırdık ama kuraklık bu yıl bizi her zamankinden daha da etkileyecek. Petrol kuyuları doğamızı mahvetti" diye konuştu. 

 

'NE YAPACAĞIZ BİLMİYORUZ'

 

Hayvancılık yaparak geçimini sağlayan Hasan Kaya ise, kuraklığın sadece çiftçilerin değil herkesin sorunu olduğunu dile getirdi. Petrol kuyuları nedeni ile doğal yaşamın da etkilendiğini söyleyen Kaya, "Petrol kuyularının etrafında hiçbir koruma yok. Kimi zaman hayvanlar özellikle de kuşlar su zannedip oradaki petrole bulanıyor ve hayvanlar bu yolla ölüyor. Kuyuların etrafına tel çekilerek önlem alınması gerekiyor" diyerek kuyuların doğal yaşama verdiği zararı anlattı. 

 

Kuraklık nedeni ile hayvanların yem bulamadığına dikkat çeken Kaya, "Sürüyü otlatmaya çıkarıyoruz ama yiyecekleri otlar şimdiden sarardı. Bu nedenle de önümüzdeki günlerde bizi daha zor günler bekliyor. Bu saatten sonra zaten yağmur yağmaz yağsa da çok faydası görülmez. Kuraklık nedeniyle süt üretimi de düşecek ne yapacağız bilmiyoruz" dedi. 

 

MA / Metin Yoksu