'Sadece Hasankeyf değil, insanlık boğulur'

img

İZMİR - Hasankeyf'in kimliksizleştirilmek istenildiğini belirten ekolojist Ertuğrul Barka, "Eğer Hasankeyf sular altında kalırsa insanlık boğulur” diyerek, Hasankeyf'e sahip çıkılması çağrısı yaptı. 

Ilısu Barajı suları altında bırakılmak istenen 12 bin yıllık tarihe sahip Hasankeyf'teki yıkıma bir tepki de ekolojist Ertuğrul Barka'dan geldi. Sermayenin kendini yaşatabilmek için büyümek zorunda olduğunu belirten Barka, mevcut hükümetin doğayı metalaştırarak madenler, sular, ormanlar, körfezler, koylar ve kıyıları yaşam alanı olmaktan çıkardığını vurguladı.  Barka, Hasankeyf’in ekolojistler açısından da önemli mücadele alanına dönüşmesi gerektiğine vurgu yaptı. 
 
ASKERİ VE KÜLTÜREL AMAÇLAR 
 
Hasankeyf’in insanlık tarihi açısından oluşturulmuş en önemli kültürel merkezlerden biri olduğuna dikkat çeken Barka, dünyanın dört bir yanından “Hasankeyf yıkılmasın” tepkilerinin yükseldiğini ancak Türkiye'nin batısının ise ilgisiz kaldığını belirtti. Devletin Hasankeyf’te bir taşla birkaç kuş vurmaya çalıştığını söyleyen Barka, barajlarla askeri amaçların yanı sıra kültürel asimilasyonun amaçlandığını vurguladı. Barka, "Kültürel varlık, onu üreten halkın belleğidir. Siz bunları yok ederseniz, onları kültürel ve tarihsel belleklerinden uzaklaştırmış olursunuz. Kimliksizleştirmiş olursunuz. Hasankeyf bu yüzden önemlidir. İnsanlık çok önemli tarihsel varlığından yoksun kalacak, insanlık eksilecek” dedi. 
 
SERMAYENİN ÇIKARLARI
 
“Peru’da bulunan ve dünyanın Yedi Harikası’ndan biri olan Machu Picchu Antik Kenti'ni yok ettiğinizi düşünün” diyen Barka, böylesi tarihi yerlerde tüm insanlığın yararlanabileceği bilgilerin yer aldığını kaydetti. Sömürgeciliğe karşı direnen o muhteşem kültürlerin unutturulmak istenildiğini belirten Barka, tüm bunların sermayenin çıkarı için yapıldığını vurguladı. Barka, “Koruyor, sahip çıkıyor gibi göründükleri de var. Nitekim Göbeklitepe bunlardan biridir. Türkiye’deki bir holding Göbeklitepe’ye 20 yılda 20 milyon dolarlık sponsor oluyor. Göbeklitepe gibi insanlık tarihin en önemli kültürel alanı o holdingin çıkarları doğrultusunda kullanılıyor. Acaba oradaki tarih onların bize anlattıkları ve tanıttıkları gibi mi? Onlar bu kültürel olguyu, varlığı doğru mu yorumluyor? Her vatandaşın bu soruyu sorması gerekiyor” ifadelerini kullandı. 
 
'İNSANLIK BOĞULUR’
 
Barajların kısa bir ömrünün olduğunun altını çizen Barka, Hasankeyf’e ciddi anlamda sahip çıkılması gerektiğini dile getirdi. Barka, şöyle konuştu: “Hasankeyf gibi insanlık tarihi için önemli bir yer, ‘Orada Kürtler yaşıyor, onlarla ilgili bir kültürdür’ diyerek, bu hale getirdiler. Oysa insanlığın doğada olmayıp, doğaya kattığı şeyler kültürdür. Batıda başka doğuda başka şeyler katıyorsun. Bunlar insanlığın zenginliğidir. Ama etnik, dinsel ve kültürel olarak o kadar yabancılaştırılıp, düşmanlaştırılıyor ki Hasankeyf batıdakinin umurunda değil. Farkında değil.” 
 
Yakın tarihte yaşanan Irak işgalinde bile ilk olarak Bağdat’taki müzelerin yağmalandığını ve bu amaçla oradaki halkın belleğinin yok edilmeye çalışıldığını belirten Barka, “Hasankeyf’i de bu anlamda değerlendirmek lazım. Eğer Hasankeyf sular altında kalırsa insanlık sular altında kalır, insanlık boğulur” dedi.